Arkansas traducir francés

Ne? Önce Arkansas kürdanımı geri ver.

Premièrement, rends-moi mon cure-dents de l'Arkansas.

Biz Arkansas'lıyız.

Nous, on est de l'Arkansas.

Mr.McCool şu Arkansas çirozunu durdurun.

Dites-lui de jeter son couteau.

- Arkansas'daki.

- Dans l'Arkansas.

63 de ben de senin gibi buffaloların sonu gelmez....... diye düşünüyordum.

En 73, l'Arkansas en grouillait.

Burası, sabah yayını Kalabalıkta Bir Yüz'ü sunan Kuzeydoğu Arkansas'ın sesi KGRK radyosu.

Ici Radio KGRK. Voici notre émission Un homme dans la foule. Quel homme?

Evet! Pickett, Arkansas'ın şerifi, Koca Jeff'i buraya gönder.

Amène-nous ce vieux Big Jeff, le Shérif de Pickett

Şu anda ilgilendiğim tek şey Kuzeydoğu Arkansas'ın en iyi radyo programını hazırlamak.

Je n'ai qu'un but, faire de ce poste le meilleur du Nord-Est.

Ya da "Moe amcan." Arkansas ve Missouri'de amcam olmayan bir kasaba yok gibiydi.

Pas une ville de l'Arkansas où je n'avais un oncle!

Görünen o ki, Arkansas'ın küçük bir kasabasında radyo spikerliği yapan'Yalnız'Rhodes adında biri kelimenin tam anlamıyla köpekleri belediye başkanı adayına havale etmiş.

Il existe depuis peu une sous-vedette de la radio appelée Lonesome Rhodes qui, dans l'Arkansas, a humilié et mystifié un candidat maire.

Bedava yani. Ve tatmin olmazsan ya da ben Arkansas özlemi çekmeye başlarsam o zaman geri dönerim ve kimse de incinmez.

Et si ça ne va pas, ou si j'ai le mal du pays, je reviens.

Arkansaslı gezgin,'Yalnız'Rhodes'un sunumuyla Kalabalıkta bir Yüz

Un homme dans la foule, le voyageur de l'Arkansas, Lonesome Rhodes.

"Yalnız, hayatım, Arkansaslı küçük Annie'ni unutmuyorsun, değil mi?"

"Lonesome chéri, tu n'oublies pas ta petite Annie de l'Arkansas?"

Arkansas, Pickett'tan, hapisten çıkmış bir serseri ve Memphisli bir ofisboy!

Un ancien de la prison de Pickett et un employé de Memphis!

Arkansas'tan yola çıkarken düşlediğimizden bin kat daha derine.

Mille fois plus que je l'avais imaginé à notre départ.

Cumartesi Pickett'ta olacağım. Arkansas Bando Güzeli yarışmasında hakemim.

Samedi à Pickett, je serai juge au concours des Majorettes.

Arkansaslı gezgin'Yalnız'Rhodes evine, toprak yollu pamuk şehri Pickett, Arkansas'a dönüyor. "

Lonesome Rhodes, le voyageur de l'Arkansas, retourne chez lui, à Pickett, la ville du coton.

Son Kalabalıkta bir Yüz programında yüzlerce yarışmacı arasından 1957 Bayan Arkansas Bando Güzeli olacak olan şanslı ve yetenekli kızı seçmek için burada.

Et pour sa prochaine émission Un homme dans la foule, il choisira parmi des centaines de concurrentes une jeune fille de talent qui deviendra la Majorette 1957.

Dostlarım Arkansaslı hemşehrilerim, Amerikalı hemşehrilerim.

Mes amis! Vous tous, de l'Arkansas, chers compatriotes!

Ve oybirliği ile, ki bu sadece benim oyum oluyor kazanan genç Bayan Betty Lou Fleckum 1957 Bayan Arkansas Bando Güzeli.

Et maintenant, je déclare vainqueur, par décision unanime prise par moi-même : La charmante Mlle Betty Lou Fleckum élue Majorette de l'Arkansas pour 1957.

Tatlı Arkansas patatesim Betty Lou.

Ma petite gosse de l'Arkansas : Betty Lou.

Çok fazla politika dinlemenin, eskiden Arkansas'ta hazırladığımız Kickapoo karışımından daha çok kafa yaptığını bilmiyorduk.

On ne savait pas que d'avaler trop de politique pouvait vous faire tourner la tête encore plus vite que cette eau de vie maison qu'on se concoctait dans l'Arkansas.

Seninle bir kontratım var. Arkansas'ta kaldığın sürece her hafta paranı alacaksın.

Tu as un contrat, tu recevras ton argent chaque semaine tant que tu resteras dans l'Arkansas.

Zaptedilemez Arkansaslı Gezginin sunumuyla, Taşra Sohbetleri.

Le Tonneau à idées avec le Vagabond de l'Arkansas.

- Fırtına nehri geçti mi? - Arkansas'a doğru gidiyor.

L'orage s'est éloigné.

İlk gördüğümde, Arkansas'dan bile duyabileceğin bir çığlık atmıştım.

La première fois, j'ai crié si fort qu'on m'a entendu dans l'Arkansas.

Yemek için dur, sürmeye devam et... Yemek için dur, sürmeye devam et...

Je passe du Tennessee à l'Arkansas.

Bay Berman, resmen tanıştırılmamıştık ama ben Mag Wildwood, Arkansas Wildwood'dan.

M. Berman, nous n'avons pas été présentés comme il se doit, mais je suis Mag Wildwood de Wildwood en Arkansas.

Morrilton, Arkansas'tan... 280 kiloluk Balya Calhoun.

De Morrilton dans l'Arkansas. Poids. 280 kilos, Haystack Calhoun.

Annem Sam diye bir adamla kaçtı ve Arkansas yakınlarına gittiler.

Maman a filé avec un Sam et ils sont allés en Arkansas.

Arkansas'a geçecek.

Il va passer en Arkansas.

Burada Arkansas'tan biri var, Corrie Teyzem.

J'en connais une de l'Arkansas, ma tante Corrie.

"Great Arkansas River Vicksburg Gulf" şirketini duydunuz mu?

Vous connaissez la société Great Arkansas River Vicksburg Gulf?

Biliyorsun, John, belki gelecek yılbaşı Arkansas'a gidip kızkardeşimi görürüm.

Tu sais, à Noël, j'irai voir ma sœur en Arkansas.

Hiç unutmam, Arkansas'ın güneyinde bunun kadar soğuk bir kış olmuştu.

Un hiver, il faisait presque aussi froid que ça, dans le sud de l'Arkansas.

Ne olduğumuzu bırakın da ne yapacağımızı düşünün. Şu anda Arkansas'tayız.

Oublions ça et réfléchissons à ce qu'on va faire.

Fort Smith Arkansas'ta bir Yargıç Parker var...

Le juge Parker, à Fort Smith...

Rooster J. Cogburn, siz Arkansas bölge mahkemesi komiseri misiniz?

Vous êtes Rooster Cogburn, shérif adjoint du Tribunal de l'Arkansas?

Ben Arkansas'ın en pervasız günahkarıyım. Beni kimse unutmaz.

Je suis le pire pécheur de l'Arkansas, les gens ne m'oublient pas.

Arkansas, Colorado, Seattle, Washington Los Angeles, Aberdeeen, Washington'lular.

Ils sont de Washington, Seattle, de l'Arkansas, du Colorado, de Los Angeles, d'Aberdeen, de Washington.

Bir Texas polisinin Arkansas'ta ne işi var?

Un poulet du Texas, ça fout quoi dans l'Arkansas?

Deeson County, Arkansas'tan şerif George Branford konuşuyor.

Ici le shérif George Branford, police de l'Arkansas.

Aşağıda bir saattir, Pigs Knuckle - Arkansas'tan gelmiş bir çocuğu eğlendiriyorum.

J'étais en bas à m'occuper d'un plouc de l'Arkansas.

Arkansas mı, eminmisiniz?

En Arkansas? Vous êtes sur?

Arkansan.

Arkansas.

Noxpater, Arkansas'ta takılıp kaldık.

Bloqué à Noxpater!

- Arkansas.

- Arkansas.

Üç ay sonra çiftliğindesin.

Probatoire dans 3 mois, puis élevage de chevaux en Arkansas.

Tennessee'den Arkansas'a geçtim. Üç gün, üç gece.

Je conduis depuis 3 jours et 3 nuits.

Şimdi nereye gidiyoruz, Bertha?

On est dans l'Arkansas. - Tu vas où?

Arkansas'ta ne işi var?

Qu'est-ce qu'il fout dans l'Arkansas?