English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ A ] / Askerler

Askerler traducir francés

3,461 traducción paralela
- Lanet olasıca askerler!
Salauds de militaires I
Hükûmetimiz kimyasal bakımdan gelişmiş süper askerler yaratmaya çalışıyor.
Notre gouvernement cherche à créer des super-soldats chimiquement améliorés.
Sonra askerler hastalanmaya başladı...
Les soldats sont tombés malades.
Askerler, sıra olun.
Messieurs, en formation.
Askerler...
Messieurs...
Askerler!
Messieurs!
Ama iyi askerler de kaybettik.
Mais on a perdu de bons soldats.
Askerler, siviller, aileler.
Des soldats, des civils, des familles.
AnlaşıIdı, askerler, hatunun gemisini geri alalım.
Bien, soldats. On va rendre son vaisseau au capitaine.
Göreve konsantre olun, askerler.
Concentrez-vous sur la mission.
Bazıları, Lekesizler'in dünyadaki en iyi askerler olduğunu söyler.
On dit que les Immaculés sont les meilleurs soldats au monde.
Dünyadaki en iyi köle askerler.
Les meilleurs esclaves soldats au monde.
Hadi ama tüm askerler savaşı kaybettiğini düşünmeye başlarsa ne olur sanıyorsun?
Allez, qu'est-ce que tu crois qu'il arriverait si chaque soldat décide de lui-même de quand la guerre est perdue?
Diğer askerler ondan bahsediyorlardı.
Les soldats en parlaient.
Uzmanlık alanı ; çocuk askerler için ideal olan küçük boyutlardaki silahlar.
Sa spécialité est les armes compactes
Çok bilmiş, burnu büyük eski askerler, lafta kahramanlar.
Des cadors, des héros de guerre.
Devam edemeyecek olan askerler olduklari yerde infaz edilecek.
Et quiconque dans les rangs incapable de garder la cadence sera frappé où il se trouve.
- Askerler hazir Kumandanim.
Les hommes sont prêts, Imperator.
- Askerler nizamı bozdu ve kaçtı.
Nos hommes ont brisé les rangs et se sont enfuis.
Askerler ve savaş hakkında bir bilgim yok.
Je n'ai pas de connaissances sur les soldats et la guerre.
- Askerler hazır mı?
Les hommes sont prêts?
bu arada askerler surat asmaz.
Je ne fixe personne. Et les soldats ne râlent pas.
Kontrol noktasında ki askerler anormal sinyaller tesbit etmiş durumdalar.
l'équipe de contrôle détecte une espèce de signal anormal.
Bu askerler genellikle çok zayıftı.
Ces types n'ont pas l'habitude d'avoir beaucoup de résistance.
Bu yüzden dinleyin, askerler.
Alors, écoutez, soldats.
Bazı askerler, savaşa geri dönüyorlarmış ve daha sonra da izinsiz çekip gidiyorlarmış.
Certains de ces soldats, sont retournés au combat et... ils s'écroulent.
Ben profesyonellerle çalıştım Paralı askerler, Tehlikeli çifte ajanlar ve hiçbirisinin davranışları tamamen sizinki kadar kafa karıştırıcı olmadı
J'ai travaillé avec des professionnels, mercenaires, agents doubles compromis, et aucun d'entre eux n'avait un comportement aussi déroutant que le vôtre.
Askerler yerine başkomutanı tutmanın nedeni ne, Bertram?
Est-ce que c'est pour ça que vous refusez au Commandant en Chef de nouvelles troupes, Bertram?
Uygun görürseniz efendim, adamlarınıza talimat verip sömürge askerlerine "Lanetlenmiş askerler" dememelerini...
Si vous vouliez bien, monsieur, demandez à vos hommes de ne pas appeler les soldats coloniaux "damnés conscripts..."
2.934 diş fırçasının hangisinin en temiz olduğunu denetledim. Askerler dişleri için kendi düğme fırçalarını kullanıyorlar. Denetimler, onların diş fırçalarını temiz tutmak için.
Eh bien, j'ai inspecté 2934 brosses à dent, la plupart d'entre elles propres, parce que les soldats utilisent leurs brosses à boutons pour leurs dents, pour garder leurs brosses à dent propres pour l'inspection.
İyi askerler kaybolur birden. Kardeşleri de gidip onu bulur.
Les bons soldats disparaissent et leurs frères doivent les retrouver.
Askerler kobay değildir.
Des soldats, pas des cobayes.
İnanılmaz askerler.
Des supers-soldats.
Hiç çıkarmadım çünkü askerler böyle yapar.
Je n'enlève jamais mes habits, parce que les soldats ne le font pas.
- Askerler hep fabrika kızı isterler.
Les soldats veulent tous une fille d'usine.
İngiltere'deki birçok fabrikayı bombaladı. Yani, geride kalırsak askerler silahsız kalacak.
Il a bombardé la plupart des usines d'Angleterre, si on tombe, les soldats seront là-bas sans plomb dans leurs barils.
Askerler tüm kızlarla dans ediyor mu yani? Evet!
Les soldats dansent avec toutes les filles?
Askerler.
Les soldats.
Yağlı kafa, sadece askerler dans edebilir.
Hey, rital. C'est que les soldats.
Sınırlı kaynaklarla, önceliğimiz askerler olmak zorunda.
Les ressources étant limitées, la priorité est aux soldats.
Askerler çok açmış.
Les hommes étaient affamés.
Küçük askerler.
Des petits soldats.
Babies'R'Us Otopark Savaşı'ndaki cesur ve ölü askerler gibi.
Tout comme les courageux soldats morts à la bataille du parking de Babies R Us.
Oradaki askerler için bunun ne demek olduğunu size anlatamam.
Je ne peux pas vous dire ce que ça a signifié pour les troupes.
- Hayır, Hayır Yarın Salisbury'de bize yeni askerler sağlayabilecek bir idam var.
- Non, non, non, il y a une exécution à Salisbury demain sans doute de nouvelles recrues.
Askerler ihanet etti.
Ce sont les soldats qui ont trahi la cause.
Beş para etmez paralı askerler!
Maudit troupeau de mercenaires!
Haydi askerler!
Soldats!
Askerler ölebilirdi.
Des vies étaient en jeu.
Askerler.
Soldats.
O adamlar, askerler kim bilir ne zamandır yoldaydılar.
Ces hommes, ces soldats,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]