English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ H ] / Her ne olduysa

Her ne olduysa traducir francés

451 traducción paralela
Kardeşler arasında doğadan gelen bir rekabet vardır. Artık her ne olduysa, o olaydan beri ondaki rekabet duygusu gittikçe büyüyerek anormal bir hal almış.
Il y a toujours une forte rivalité entre soeurs, mais à cause d'un incident que j'ignore, cette rivalité a grandi jusqu'à devenir monstrueuse.
- Bea... O adama her ne olduysa, seninle hiçbir ilgisi yok.
- Bea... le sort de cet homme ne te concerne pas.
Onca yıl beklenti ve umudun ardından geldi ve hasta. O yokken her ne olduysa da onunla olmamı istiyor.
Après des années d'attente et d'espoir, il est là, malade, et il me veut à ses côtés, quoi qu'il ait pu se passer.
Her ne olduysa, tek bildiğim bize kederden başka bir şey getirmediğiniz.
Vous n'apportez ici que le malheur.
Her ne olduysa bir şeyler onu çok kötü etkilemiş gibiydi. Neredeyse kendinden nefret ediyormuş gibi görünüyordu.
On aurait dit qu'elle était envahie par un mal... un dégoût d'elle-même.
Babama her ne olduysa bana olmayacak.
Qu'importe ce qui est arrivé à mon père. Cela ne m'arrivera pas.
Belki diğerleri değil, ama her ne olduysa, eminim yapacaktı.
Compte tenu des événements, je suis certaine que Hyoma voudra se venger.
Her ne olduysa, uyarısız olmamış.
Le naufrage n'a pas eu lieu brutalement.
Burada her ne olduysa bu çocukların içinde kilitli duruyor.
Dire que ces enfants renferment le secret de ce qui s'est passé ici.
Kaptan'a her ne olduysa Dr Lester'la yalnız kaldığı kısa süre içinde oldu.
J'ignore ce qui s'est passé mais c'est arrivé pendant qu'il était seul avec le Dr Lester.
Çünkü ona her ne olduysa sadece kötü bir talihti.
Il a seulement manqué de chance.
Her ne olduysa Fay Wray'a
Qu'est-il arrivé A Fay Wray
Her ne olduysa... AIan'ın yüzünden oldu.
Alan est responsable de ce qu'il est et de ce qu'il a fait.
Her ne olduysa içeridekiler çok korktular.
Ils avaient tous la trouille.
O tankın içinde her ne olduysa çok fazla enerji ortaya çıktı.
Sous la pression d'une masse d'énergie!
Her ne olduysa oldu, o iyi bir taşıyıcı ve iyi bir çocuktu.
C'était un bon caddie et un brave gosse.
Şu sendikacı kaybolduğu zaman. Ya da her ne olduysa...
Quand ce type du syndicat est parti ou a été kidnappé ou je ne sais quoi.
Her ne olduysa kendi bildiğin gibi anlatır mısın?
Que s'est-il passé?
Her ne olduysa oldu. Çok zararlı bir molozu bir şekilde başımızdan atmış olduk işte.
Quoi qu'il arriva, la terre fut débarrassée d'une redoutable ordure.
Bak dün gece her ne olduysa her noktasında numara yaptım.
Tout ce qui est arrivé hier soir, je ne jouais que la comédie.
Orada her ne olduysa, sence neden oldu... Neden sadece sana oldu da bana olmadı?
Comment expliques-tu, quoi qu'il se soit passé là-bas, que ce ne soit arrivé qu'à toi, et pas à moi?
Her ne olduysa, üzgünüm.
En tout cas, je suis désolé.
Ne var Jim, her ne olduysa korkunç görünüyorsun.
Y a de quoi, Maggie. Il y a eu un vol à l'hôtel. Allez, entre me raconter!
Her ne olduysa sonuçta soygun engellendi ve para kurtuldu.
Quoiqu'il en soit, le hold-up a échoué et l'argent a été sauvé.
Kolonistlere her ne olduysa bile, o, onun sinyaline ilk yanıt veren mürettebat tarafından bulunacaktı.
On nous informe qu'en Zone Neutre, de plus en plus de vaisseaux romuliens approchent.
O odada her ne olduysa onlarda iz bıraktı.
Ce qui s'est produit dans cette chambre... Ies a marqué tous Ies deux.
Her ne olduysa, bunu Yamato kendi kendine yapmış.
Le Yamato s'est bien détruit tout seul.
Şey, babama her ne olduysa,... olağanüstü diye düşünüyorum.
Je ne sais pas ce qui se passe avec lui, mais c'est super.
Burada başka her ne olduysa, hepsi gerçekti.
Quoi que j'ai pu dire aujourd'hui, c'est la vérité.
Her ne olduysa, bunu bildirmeliyiz.
Peu importe ce que c'était, on a dû l'expulser.
Her ne olduysa bu senin hatan değildi.
Ce n'était pas de votre faute!
Brittain'de her ne olduysa, burada da başlamış olabilir.
On dirait qu'il nous arrive la même chose qu'au Brittain.
Her ne olduysa, canını fena sıkmışa benziyor.
J'ignore ce que c'est, mais ça l'a bien secoué.
Belki. Her ne olduysa.
Peut-être.
Her ne olduysa eminim Davey'le bir alakası vardır.
Je suis sûr que c'est lié à Davey, d'une manière ou d'une autre.
Her ne olduysa hemen söyle.
On est entre hommes, tu peux tout me dire!
Şifreli mesajlara her ne olduysa, tüm depolama sistemine zincirleme etki yapmış.
Ce qui est arrivé aux messages a affecté tout le système.
Her ne olduysa münferit bir olay olmayabilir.
Ce n'est donc peut-être pas un incident isolé.
Yanlış olan neyse, her ne olduysa bilmeni isterim, ben sana inanıyorum.
Quoique tu fasses, quoi qu'il advienne, je veux que tu saches que je te crois.
Her ne olduysa, bu gitgide Romulan saldırısı değil gibi görünmeye başladı.
Ça ressemble de moins en moins à une attaque.
Her ne olduysa O yapmadı. Tristan için endişelenmeyin.
- Il ne s'agit pas de Tristan.
Her ne olduysa konuşabiliriz.
Quoi qu'il se soit passé, on peut en parler.
Dışarıda her ne olduysa, büyük bir kaza oldu.
Je sais pas ce qui s'est passé, mais c'était une erreur.
Ve bugün her ne olduysa daha önce hiç olmamıştı.
Et ce qui est arrivé aujourd'hui n'est jamais arrivé auparavant.
Bak, her ne olduysa, sakın değiştirme.
Quoi qu'il se passe, ne change rien.
Ona her ne olduysa?
Qu'est-ce qu'il est devenu?
Stanley, her ne olduysa söyle?
- Alors, Stanley?
Her ne olduysa bunu bulmalıyız Watson.. Herde olduğunu nasıl anlayacağız?
Quoi qu'il arrive, Watson, il faut les trouver.
Boş ver. O gece ne olduysa oldu, her ne olduğunu düşündüysen düşündün, şimdi biz birbirimizi istiyoruz!
Quoi qu'il se soit passé ce soir-là, oublions-le.
Her ne yaptıysan, neler olduysa seni seviyorum.
Quoi que tu aies fait... au-delà de tout ce qui a pu se passer... je t'aime.
Bak, orada ne olduysa, her ne gördüysen-- -
Ce qui s'est passé là-bas, ce que tu as vu...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]