English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ I ] / Ikimiz

Ikimiz traducir francés

20,032 traducción paralela
Şimdi ikimiz de daha mutluyuz.
On est plus heureux maintenant.
Parktaki o an ikimiz içindi.
Ce moment au parc, c'était le nôtre.
Her şey değişti, ikimiz hariç.
Tout a changé, sauf toi et moi.
Bence, elini yüzünü yıkamaktan kastının ne.. .. olduğunu ikimiz de biliyoruz.
Tu ne penses pas que "se rafraîchir" veut dire... ce que je pense qu'on pense que ça veut dire.
Bu kadının ikimiz üzerinde de gözü var.
Cette femme nous surveille.
Kimseye sırtımı döndüğüm yok ama ikimiz de biliyoruz ki sen güvenimi sarsacak şeyler yaptın.
Je ne trahirai personne, mais on sait tous les deux que vous avez fait des choses qui me font me demander si je peux vous faire confiance ou non.
Hala duruşmaya gidebileceksin, Donna'yı ve babasını işin dışında tutacağız ve ikimiz de bu savaşa devam edeceğiz.
Vous pouvez toujours aller au procès, on met Donna et son père hors d'atteinte, et on vit tous les deux pour se battre un autre jour.
Sakın bana şimdi Mike Ross'dan haberim yoktu deme çünkü bildiğini ikimiz de biliyoruz.
Et n'essaye pas de me dire que tu ignorais pour Mike Ross, car on sait tous les deux que c'est faux.
Harvard'a gitmediğini ikimiz de biliyoruz.
On sait tous deux que tu n'as pas été à Harvard.
Bunu yaptığını ikimiz de biliyoruz.
Vous êtes coupable.
Öncelikle, ikimiz de biliyoruz ki adamınız ve cephaneniz bizden az.
Tout d'abord, nous savons vous et moi que nous sommes mieux armés.
Zaten ikimiz de ilk defa aile gibi hissetmiştik.
Pour la première fois, on avait l'impression d'avoir une famille.
Ama ikimiz de şu an karının çok daha iyi bir yerde olduğunu biliyoruz.
Mais votre femme est dans un monde meilleur.
Keşke mümkün olsaydı ama ikimiz de olmayacağını biliyoruz.
J'aimerais que ce soit possible, mais tous deux savons que ça ne l'est pas.
Taystee'yle ikimiz söyleriz.
Taystee et moi chanterons.
Sanırım gün sonunda ikimiz de şehre ait olmadığımızı anlamıştık.
Je pense qu'on avait tous les deux réalisé au final, qu'on n'était pas des citadins.
Değil mi? Yani, hadi ama, ikimiz de benim masum olmadığımı biliyoruz.
On sait toutes les deux que je ne suis pas innocente.
- Bunu daha sık yapmalıyız, sadece ikimiz.
On devrait faire ça plus souvent, juste tous les deux.
Sadece ikimiz arasında küçük birşey
Un petit truc entre nous qui dirait,
Ama ikimiz de günümüzü birbirimizi mutlu edecek şeyleri yapmaya çalışarak geçirmişiz ve bence bu çok güzel bir başlangıç.
On a tous les deux passé la journée a essayer de faire quelque chose qui pourrait rendre l'autre heureux et c'est un bon début.
Biz ikimiz de yardımsever bir ölünün yardımıyla içeri gireceğiz.
Toi et moi, nous rentrerons avec l'aide d'une personne serviable morte.
Bence ikimiz de bu işten kazançlı çıkacağız.
On en sortira tous les deux gagnants.
Artık ikimiz de aynı olduk.
Et maintenant... nous deux on est les mêmes.
Öyle diyorsun ama ikimiz de biliyoruz. Buraya beni öldürmeye geldin, iblis olduğumu söylüyorsun değil mi?
C'est ce que vous dites, mais nous savons tous deux que c'est vrai, vous êtes venu pour me tuer et vous m'appelez le diable, n'est-ce pas...
Bizi köle olarak satmış olabilir ancak yarın ikimiz de özgür olacağız.
Il nous a peut-être vendus comme esclaves, mais demain, nous serons des hommes libres.
- Sanırım ikimiz de hatalar yaptık.
Nous avons tous deux commis des erreurs.
Bence ikimiz de hislerimizi fiziksel yoldan göstermeliyiz.
Je crois qu'on devrait exprimer nos sentiments de façon physique.
Ulan evde sadece ikimiz varız zaten.
On est tout seuls, putain.
İkimiz de özür dileme konusunda iyi değiliz.
Et aucune de nous ne sait s'excuser.
İkimiz için de iyi olacak bence.
Je pense que tu as fait ce qu'il fallait pour nous.
İkimiz de aynı raporu mu okuduk?
Avons-nous lu le même rapport?
Tümüyle güvende olur. İkimiz de yanında oluruz.
Elle sera en sécurité, deux d'entre nous seront avec elle.
- İkimiz de işsiz olamayız.
- L'un de nous doit gagner quelque chose.
İkimiz dışında.
Sauf toi et moi.
İkimiz de bunun için söz veremeyeceğinizi biliyoruz.
On sait tout les deux que vous ne pouvez rien promettre.
İkimiz de biliyoruz ki eğer ben suçlu bulunursam o karar düşecek.
On sait que si je suis condamné, cet arrangement sera réouvert.
İkimiz de Bayan Palmer'ın burada olmadığını biliyoruz Karokaro.
Mlle Palmer n'est pas ici, Karokaro.
İkimiz de bu konuda konuştuk.
On en a parlé tous les deux.
kutulara bir bakalım, yanlızca ikimiz halledebilir miyiz...
On va voir si on a besoin d'aide.
İkimiz de kötü alışkanlıklar edinmeye devam ediyoruz.
On continue tous les deux à retourner à nos vieilles habitudes.
İkimiz yalnız olursak daha açık konuşabilir.
Elle serait peut-être plus ouverte si on n'était que toutes les deux.
İkimiz kâğıt üzerinde evli değiliz, değil mi?
Mais, toi et moi, on est pas mariés sur papier, hein?
İkimiz de yerini bildiğini biliyoruz.
On sait tous les deux que tu le sais.
İkimiz de kazandık.
Gagnant-gagnant.
İkimiz de öyle.
Comme toi.
İkimiz de hâlâ buradayız.
On est toujours là. Tous les deux.
İkimiz de arabanın geri gelmeyeceği konusunda hemfikiriz, değil mi?
T'es d'accord, on reverra jamais la bagnole, pas vrai?
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz.
On pense à la même chose.
İkimiz de dışlanmış tipleriz.
On est des intrus.
Yapma Madison, ikimiz de bunun doğru olmadığını biliyoruz.
Nous savons que c'est faux.
İkimiz de neredeyse elimizde hiçbir şey kalmayana kadar yüklü sermayemizi ustalıkla kullanacağız.
On va perdre une grande partie de nos énormes fortunes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]