Konusun traducir francés
2,230 traducción paralela
Pizza konusunu değerlendirmemizi istiyorsanız en azından onunla konuşun.
- Si vous voulez que je considère votre proposition concernant vos pizzas, vous devez d'abord lui parler. - Non. - Au moins...
Siz ikiniz Tucker'la konuşun.
Allez parler à Tucker.
Normal bir şekilde konuşun, motive edin, şakalaşın.
Parle-lui normalement, motive-le, fais des plaisanteries.
Herhangi bir itirazınız varsa şimdi konuşun.
Si vous avez des objections..... parlez maintenant.
Konuşun.
Manifestez-vous,
- Dokunma! - Anlaşmamıza sadık kaldım. Lütfen alçak sesle konuşun babam ölmek üzere.
Je respecte l'accord mais baissez le ton, mon père est en train de mourir,
- Sessiz konuşun lan!
- Arrêtez ce bordel!
Aklınızla konuşun ve tamamen kendi kelimelerinizle bizim yerli "Annelojist" imiz olun bir ayda 3 bin dolar kazanın!
"Devenez notre experte-maman avec votre propre rubrique." "Gagnez jusqu'à 3 000 dollars par mois."
Gidip Adler ile konuşun, tamam mı?
Vous pouvez aller rencontrer Adler.
Konuşun benimle. Haydi, konuşun benimle beyler.
Parlez-moi, les mecs!
Konuşun bakalım.
Tu peux parler.
X Files hakkında konuşun.
X Files, mon œil.
Pekâlâ, bırakıyım da aranızda konuşun.
Je vous laisse bavarder.
Ödenmemiş bir park cezam var, şoförümle konuşun.
Si c'est pour parking non payé, j'en parlerai à mon chauffeur
Hanımefendi, yüksek sesle konuşun.
Madame, il faut nous en dire plus.
- Mahalleliyle konuşun.
Ils se souviennent peut-être de Roy.
Öğrenmek istiyorsanız erkek arkadaşıyla konuşun.
Si vous voulez vraiment le découvrir, parlez à son petit ami.
" İtalyan Hükümeti'yle konuşun.
"Aidez-nous à arrêter cet homme qui pervertit vos croyances."
Üst kattaki Organize Suçlar Bürosu'yla konuşun. Arlov'un Kaliforniya'daki bağlantılarının kimler olduğunu böyle bir iş için kimi kullanacağını ve dün gece nerede olduğunu öğrenin.
- Voyez avec la Crim, trouvez les contacts d'Arlov en Californie, à qui il ferait appel,
Dostları, iş arkadaşlarıyla, herkesle konuşun.
Parlez à ses amis, ses collègues, tout le monde.
Arkadaşlarıyla konuşun.
Parlez à ses amis.
Pekala, konuşun o zaman.
Alors, parlez-moi.
Silahlarla konuşun.
Me parler avec des flingues.
Şimdi izninizle, sizi bırakayım da işinizle ilgili konuşun.
Veuillez m'excuser. Je vous laisse parler affaires.
Steve'le konuşun.
Parlez à Steve.
- Alçak sesle konuşun.
- Parlez à voix basse.
Siz ikiniz konuşun bir size sonra yetişiriz.
Non, allez-y. Prenez votre temps, discutez, on se verra... plus tard.
Türkçe konuşun. Düzelir miyim?
Arrêtez le jargon!
Benimle konuşun.
Parlez-moi.
Arkadaşlarıyla, sınıf arkadaşlarıyla ve pizza getiren çocukla konuşun. Foreman'ı da çağırın.
Il faut parler aux amis, aux potes de fac, au livreur de pizza.
İdarecimle konuşun, Paulo Ivanoff.
Vérifiez auprès du directeur, Paulo Ivanoff.
Sizi bırakalım da, konuşun.
On vous laisse en discuter.
Eğer güvenlikle ilgili endişeniz varsa, Piney'le konuşun.
Pour ce qui concerne la sécurité, voyez Piney.
Rahatınızla ilgili sıkıntınız varsa kraliçemle konuşun.
Et pour ce qui concerne le confort, voyez ça avec ma reine.
Yardımcımla konuşun. Yetkili olan o.
Parlez à mon adjoint, il fait fonction de shérif.
Stockton ve Pelikan Körfezi'ndeki Ortaklarınızla konuşun.
Parlez à vos associés à Stockton et Pelican Bay.
- Mikrofona konuşun lütfen.
Parlez dans le microphone, s'il vous plaît.
Gidip kızla yeniden konuşun.
Allez reparler à la fille.
lütfen, onunla konuşun.
Faites-le revenir.
Lütfen, benimle konuşun.
Vous devez me parler.
Damadı tanıyan insanlarla konuşun.
Parle aux connaissances du marié.
Gidin konuşun onunla.
Va donc lui parler.
Dürüst konuşun, Bu çok mu abartılı?
Sincèrement, c'est trop voyant?
Konuşun.
Parlez.
Konuşun!
Parle.
Konuşun bakalım.
Quoi?
Siz bizimle konuşun, bize bilgi verin. O insanları öldüren şey hakkında bize yardım edin.
Parlez, donnez-nous l'information, aidez-nous à découvrir ceux qui tuent ces gens,
Bırakayım, siz konuşun. - Teşekkür ederim.
- Je vous laisse en discuter.
Didrikson'ın hizaya soktuğu çocuklarla konuşun. Bakalım adam hakkında aynı şeyleri mi söyleyecekler.
Rigsby et toi, allez parler aux gosses qu'il surveillait.
Siz ikiniz Gina Russo'yla konuşun.
Vous deux, parlez à Gina Russo.
Muhbirlerinizle konuşun.
Parlez à vos informateurs.
konuşun 135
konuşun benimle 21
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşun benimle 21
konuşacağım 73
konuşmak 63
konuşalım 186
konuşmalıyız 270
konuş 892
konuşacak 21
konuşacağız 38
konuşuruz 96
konuşuyorum 38
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşmuyor 31
konuşma 379
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18
konuşuyorsun 21
konuşuyor 62
konuşmuyor 31
konuşma 379
konuştuk 50
konuşsana 113
konuşmuyoruz 17
konuşacaksın 18
konuşur 18