Sevgili dostlar traducir francés
291 traducción paralela
Sevgili dostlarım.
"Mes chers amis..."
Sevgili dostlarım, bu coşkulu karşılama beni çok memnun etti.
Mes amis, cette magnifique démonstration me touche.
Sevgili dostlarım, bu coşkulu karşılama beni çok memnun etti...
Mes amis, cette magnifique démonstration me touche. - Je veux que vous sachiez- -
Sevgili dostlarım, size esrarengiz ve şahane kıta Afrika'yı anlatacağım.
Mes amis, je vais vous parler... de ce continent mystérieux et merveilleux appelé l'Afrique.
Ve şimdi de sevgili dostlarım, Sinyor Ravelli piyano çalacak bizlere.
Maintenant, le signor Ravelli nous jouera un morceau de piano. Signor Ravelli.
Sevgili dostlarım, Beaugard'ı hepiniz tanıyorsunuz. Bu onun belki de başyapıtı.
Mes amis, je suis sûr que Beaugard vous est tous familier... et ceci est peut-être son chef-d'œuvre.
Hal böyleyken sevgili dostlar, bu başarılar beni hüzne boğuyor.
Pourtant, chers amis, ces triomphes me laissent triste.
Sevgili dostlarım, lütfen kusuruma bakmayın... ama biraz larenjit olmuşum da.
Vous m'excuserez. J'ai un peu de laryngite.
- "Sevgili dostlar..." - Bana ver. Bu işi kısa keselim.
Abrégeons, voulez-vous?
Sevgili dostlar, bu güzel şehrin belediye başkanı olarak... bize başarılarını anlatmak üzere seçkin konuklarımızı... buraya davet etmek benim için büyük bir zevk.
En tant que Maire de New York j'invite nos glorieux invités à nous raconter leurs exploits.
Bayanlar ve baylar, sevgili dostlarım, kızım Julia ile Bay John Case'in... nişanlandığını size açıklamaktan onur duyuyorum.
Mesdames et messieurs, mes chers amis, j'ai l'honneur de vous annoncer les fiançailles de ma fille Julia avec M. John Case.
Sevgili dostlar, çok mutluyum...
Chers amis, je suis ravie...
Sevgili dostlar...
Mes chers amis!
Sevgili dostlar, hava çok soğuk. Hepiniz üşütebilirsiniz.
Et maintenant, mes chers amis... il fait froid, vous risquez de prendre mal.
Hoşça kalın sevgili dostlarım Kutsal dans kıtam
Adieu mes chères petites Vous êtes une troupe d'élite
Sevgili dostlar!
- Et nous? - Mes chers amis...
Sevgili dostlarım bir hukuk adamı olarak konuşmam gerekirse, bizim ceza hukukumuzda bile adil biçimde düzenlenmiş bir şartlı salıverme yasası var ve ismini doğal olarak bu evde zikredemeyeceğim bu kişinin yaptıklarının bedelini fazlasıyla ödediğine inanmam için harika bir neden var.
Chers amis... en ma qualité de juriste, je vous fais remarquer que même le code parle de prescription. Et que la personne en question, dont je tairai le nom, a largement payé ses erreurs.
Sevgili dostlar...
De bons amis!
Sevgili dostlar, bu adam ile bu kadını kutsal evlilik bağı ile bağlamak için burada, tanrının huzurunda toplanmış bulunuyoruz.
Mes biens chers frères, nous sommes réunis aujourd'hui devant le Seigneur afin d'unir cet homme et cette femme par les liens sacrés du mariage.
Sevgili dostlar, bugün buraya iki insanı Tanrı huzurunda birleştirmek için geldik. Bu kadın ve bu adamın evlilik yeminine tanık olacağız.
Nous sommes assemblés ici devant Dieu et devant cette assemblée pour unir cet homme et cette femme par les liens du mariage.
Şimdi sevgili dostlarım benim, dostlarım, okul ve silah arkadaşlarım olarak, bir küçük dileğim var sizden.
Chers amis, accordez-moi donc une faveur.
Mesele şu. Bir katedralde olsun, parkta veya oyun salonunda olsun.. .. en yakın ve sevgili dostlarımız olarak sizi yanımızda istiyoruz.
Que ce soit dans une cathédrale, un stade ou une salle de jeux, nous voulons nos fidèles amis à nos côtés.
Sevgili dostlar, geç oldu. Lütfen bizi affedin, ama gitmek zorundayız.
Il est tard... excusez-nous, mais il nous faut partir.
- Sevgili dostlarım, anlaşmazlık nedenimizin ortadan kalktığını görmeniz lazım.
Mes amis, il n'y a pas de litige entre nous.
İçeri buyurun sevgili dostlar. Bir yudum şarap için benimle,..
Chers amis, venez vous rafraîchir.
Sevgili dostlar, bir kez daha saldırın açılan gediğe.
Tous, encore à la brèche, amis, encore une fois.
"Sevgili dostlar... " Tanrı'nın huzurunda ve bu topluluğun önünde "bu erkekle bu kadını kutsal evlilik bağıyla birleştirmek için toplandık. " Evlilik, Tanrı'nın buyurduğu onurlu bir kurumdur.
Mes bien chers frères, nous sommes réunis sous le regard de Dieu afin d'unir cet homme et cette femme par les liens du mariage... une institution bénie par le Seigneur.
Majesteleri affınıza sığınarak sahneliyorum, sevgili dostlar.
Sire... j'ai l'honneur de vous présenter des gens aimables.
Esas sorun, sevgili dostlarım, sizin ressam olmayışınız.
Le fait est, mes chers amis, que vous n'êtes pas peintres.
Sevgili dostlar, kıymetli konyağımızdan içmek istiyorum.
Mes chers, je veux boire notre eau-de-vie...
Sevgili dostlar, bir tebrik telgrafı az önce Moskova'dan bize ulaştı.
Chers amis. Un télégramme de félicitations vient d'être reçu de Moscou.
Dostlarım, sevgili dostlarım! Lütfen beni dinleyin!
Mes chers amis, votre attention, je vous prie!
Sevgili dostlar bugün burada, Tanrı'nın ve sizlerin Tanrı'nın ve sizlerin huzurunda bu adamla bu kadın...
Bien chers frères, nous voici réunis devant... cette assemblée pour unir cet homme et cette femme...
Sevgili dostlar, sadece tek gerçek var...
Chers amis, il n'y a qu'une vérité...
Bugün burada çok sevgili dostlarımız John ve Mary Ashby'yi ve oğulları Antony'yi yâd etmek için toplanmış bulunuyoruz.
Cet office est prononcé à la mémoire de nos chers amis, John et Mary Ashby, et de leur fils Antony.
On beş yıl oldu, sevgili dostlarım!
Quinze ans mes amis. Quinze ans!
Sevgili dostlarım, şaşkına dönmüş görünüyorsunuz.
Vous semblez tout à fait sidérés.
Sevgili dostlarım, teşekkür ederim.
Mes chers amis, merci.
Sevgili dostlarım, Ölü yakılan yerlerin inşa edildiği medeni bir ülkede yaşıyoruz.
Tenez, chers amis, nous vivons dans un Etat bon et humain qui construit pour nous des crématoriums.
Evet Sevgili Dostlarım.. Gelelim Para dolu vagona. İşte bu...
Maintenant, mes amis le wagon avec l'argent.
Sevgili dostlarım, bu coşkulu karşılama beni çok memnun etti.
Hourra, hourra, hourra Mes amis, cette magnifique démonstration me touche.
Sevgili Bay Lincoln, Kız kardeşim Bayan Edwards ve dostlarının Cuma akşamı evde vereceği yemek ve dans davetine teşrifiniz bizleri onurlandıracaktır.
Cher M. Lincoln, ma soeur, Mme Edwards, et quelques-uns de ses amies donnent un souper dansant vendredi soir chez les Clinton.
Bense her zaman geriye, sevgili eski dostlarımın yanına dönmeyi düşündüm. Cumhuriyeti savunan dostlarımın yanına.
Je pensais à mes camarades qui défendaient la République.
Sevgili komşularım ve değerli dostlarım.
Chers voisins, chers amis, je vais bientôt céder la plus charmante, la plus belle des filles,
Bakın sevgili dostlarım, randevum...
Mais non, je suis accompagné...
Sevgili çocuklarım ve dostlarım...
Mes enfants, mes amis!
Sevgili genç dostlarım, çok yorgunsunuz biliyorum.
Chers jeunes amis, vous êtes très fatigués, je le sais.
Amerikalı dostlarımız büyük düşünürler, sevgili amca.
Nos amis américains ne font jamais les choses à moitié.
Sevgili dostlar, bugün burada...
Bien chers frères, nous voici réunis...
Kulak verin, sevgili dostlar, kulak verin!
Écoutez, chers amis, écoutez!
Dostlarım. Sevgili iyi dostlarım.
Mes amis, mes chers amis.
sevgili dostlarım 69
dostlarım 502
dostlar 320
dostlarımız 19
sevgilim 3566
sevgilin var mı 29
sevgili 136
sevgi 162
sevgiler 177
sevgilisi 18
dostlarım 502
dostlar 320
dostlarımız 19
sevgilim 3566
sevgilin var mı 29
sevgili 136
sevgi 162
sevgiler 177
sevgilisi 18
sevgi dolu 20
sevgililer günü 32
sevgilin 16
sevgilerimle 51
sevgili ailem 18
sevgili günlük 28
sevgilin mi 26
sevgili anne 36
sevgili arkadaşım 49
sevgili baba 17
sevgililer günü 32
sevgilin 16
sevgilerimle 51
sevgili ailem 18
sevgili günlük 28
sevgilin mi 26
sevgili anne 36
sevgili arkadaşım 49
sevgili baba 17