English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ U ] / Universiteye

Universiteye traducir francés

1,086 traducción paralela
Ona "Genc dostum Charlie de universiteye gidecek" dedim.
J'ai dit : "Mon jeune ami veut aller à l'université."
Universiteye gitmek ister misin?
Tu veux aller à l'université?
Sen tek kalan paranin universiteye gitmesini istemiyormusun?
Vous voulez pas que tout ce qui vous reste aille étudier à l'université?
Üniversiteye gittiğim yer...
Je suis allé à l'université de...
Üniversiteye dönüyorum.
On pourrait passer le week-end ensemble, non?
Üniversiteye gerek yok. Bana öğretebilirsin.
Tu pourrais me former.
Üniversiteye gerek yok.
Tu peux m'apprendre.
Üniversiteye gitmediğime pişman oldum.
Je regrette de n'ìtre jamais allée á la fac.
- Üniversiteye gitmeyecek miydi?
Il devait entrer en Fac.
Üniversiteye mi gidiyorsun?
Tu arrives ici pour études?
Sen daha iyisin. Üniversiteye gittin.
Vous avez fait des études.
Üniversiteye gittin, bunu bilmelisin.
Tu n'es pas allée au lycée? Tu devrais savoir ça.
Üniversiteye mi gitmek istersin yoksa Disney Dünyası'na mı?
Tu veux aller à l'université ou à Disney World?
Üniversiteye gittin değil mi?
T'as pas été à l'université?
Üniversiteye gitmek istiyormuşsun.
Il paraît que tu veux avoir ton bac?
Üniversiteye mi başvuruyorsun?
Tu veux vraiment aller en fac?
Üniversiteye olanlar tam bir trajedi.
Ce qui arrive à l'université est tragique.
- Üniversiteye mi gidiyorsun?
Vous allez à l'université?
Üniversiteye gitmeyi düşündüğünü bilmiyordum.
J'ignorais que tu voulais t'inscrire.
Üniversiteye git, hayatına başla.
Va à l'université. Commence ta vie.
- Üniversiteye mi gitmemi istiyorsunuz yani?
- Vous voulez que j'aille à la fac?
Üniversiteye beraber gittik.
On était ensemble à la fac.
Üniversiteye de gittim.
J'ai pu aussi aller à l'université.
Üniversiteye hiç gitmedin mi?
Vous n'avez pas fait d'études?
Üniversiteye gitmek istemiyorum.
Je ne veux pas aller à la fac.
Üniversiteye gitmen yaptığın hataları unutturacak mı sanıyorsun?
Tu crois que ton retour à la fac corrige tes erreurs? - S'il te plaît...
Larry Üniversiteye geri dönmesine karşın sakladığı parayı aldı ve tepedeki bir eve yatırdı.
Larry a pris l'argent qu'il économisait pour ses études comme apport personnel pour leur maison.
Üniversiteye daha yakın.
C'est plus près de l'université.
- Üniversiteye mi gidiyorum demiştin? - Üniversiteden bahsetme.
Et les études?
- Üniversiteye gidiyordun, değil mi?
- Parle pas de ça.
- Üniversiteye gitmeyeceğim.
C'est juste en attendant la fac.
- Onun kafasında hiçbir sorun yok. - Üniversiteye mi gittin?
Sa tête va très bien.
Hayır, Kent Üniversiteye Hazırlık Okulu.
Non. L'école préparatoire Kent.
Bay Lebowski, onların hepsini, Üniversiteye göndermeyi planlıyor.
M. Lebowski s'est donc engagé à les envoyer à l'université.
Üniversiteye gidemediniz ama bu...
Vous n'avez pas fait d'études.
Üniversiteye gitmek istiyor musun?
Tu veux aller en fac?
Görevimiz, liseyi bitirdikten sonra iki genç puNk olmaktı... Bence Salt Lake'de sadece ikimiz puNktık... Üniversiteye giderek sistemi çökertecektik..
Notre mission, après le lycée, en tant que punks en herbe... les deux seuls punks à Salt Lake City à l'époque, je crois... était d'aller à l'université et de faire tomber le système.
Üniversiteye girmene yardımcı olurum.
Je t'aiderai pour tes études.
Üniversiteye girmeyi başardığımda rehberlik öğretmenim bunun bir mucize olduğunu söylemişti.
Quand j'ai été acceptée, moi une élève peu douée, dans cette université mon professeur principal a dit que c'était un miracle.
YETENEĞİ NOKSAN VE ÜNİVERSİTEYE MÜRACAAT EDECEK!
MANQUE DE CAPACITÉ ET DE VOLONTÉ POUR ENVISAGER L'UNIVERSITÉ
Üniversiteye başladık, ayrı yönlere gittik ama...
En entrant à la fac, nos chemins ont divergé.
Üniversiteye başvuru yapmadan önce ölmüş olabilirim.
Je risque de mourir avant d'aller à la fac.
Üniversiteye ilk geldiğinde her şey ne kadar şoke edici.
Que quand on arrive à la fac, c'est un grand bouleversement.
Üniversiteye ihbar ederse ne olur?
Et si elle le signalait à l'université?
Evet, belki değiştirebilirim sanmıştım. Üniversiteye temiz bir sayfa ile başlardım ama belli ki yanılmışım. Ve karşımda durup Zack'le olanları ihbar etmemi söylediğinde- -
Je pensais qu'aller à la fac serait un nouveau départ, mais j'avais tort, alors quand tu me dis d'aller signaler ce qui s'est passé, c'est vraiment facile pour toi, c'est tout blanc tout noir.
Üniversiteye nereye gidiyorsun?
A quelle université vas-tu?
Üniversiteye gitmeleri için para biriktirmek zorunda kalmayacaksın... Veya kötü davrandıklarında onlara bağırmayacaksın. Veya sakinleşmediklerinde onlara Ritalin vermek zorunda kalmayacaksın.
Tu n'auras pas à économiser pour leurs études... ni à crier sur eux quand ils seront méchants... ni à leur donner du Prozac pour les calmer.
Ama sen gidilecek yolu biliyorsun. Üniversiteye gittin.
Madame connaît le chemin, elle a fait des études!
- Üniversiteye veya- - - Üniversitede bir yıl okudum.
- Vous avez fait des études?
Üniversiteye gideceğini biliyorum.
Tu iras à l'Université...
Üniversiteye gireceksin ve rüyalarını gerçekleştireceksin.
Tu vas aller à la fac, et tu réaliseras ton rêve.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]