Vik traducir francés
53 traducción paralela
- Nasıl gidiyor, Vik, dün gece çalıştın mı?
Comment va, Vic? Tu travaillais la nuit dernière?
Engstrom ve Vik.
Engstrom et Vik.
Önce Vik'e ateş etti. sonra senin peşinden geldi.
D'abord il tue Vik et ensuite il court droit sur vous.
Vik'i vurduktan sonra...
Après avoir tué Vik...
Dedektiflerden biri Vik'in davasına bakacak.
Un de nos détectives s'occupera du cas de Vik.
Sahile ilk gelen bendim. Vik'i yerde yatarken buldum.
Je suis arrivé le premier sur la plage, et j'ai trouvé Vik étendu.
- Vik'i vurduğunu gördün mü?
- Vous l'avez vu tirer sur Vik?
- Vik'in dosyasına ben bakacağım.
Je m'occuperai du cas de Vik.
Sizleri arkadaş canlısı ve onurlu bir polis olan Erik Vik için bir dakikalık saygı duruşuna davet ediyorum.
Rendons hommage à Erik Vik... à l'honorable policier qu'il était, en respectant une minute de silence.
- Vik'i burada mı buldun?
- C'est là que tu as trouvé Vik?
- Vik'in sağlık sorunları var mıydı?
- Vik avait des problèmes?
Ve burası da Erik'i gördüğün yer.
Et c'est là que tu as vu Erik Vik.
O mesafeden Erik'i görmen mümkün değil hem de o yoğun siste.
Tu n'as pas pu voir Erik Vik dans l'eau d'aussi loin... Pas avec ce brouillard.
"Erik Vik" dedi.
Pour "Erik Vik", il répond.
Ben : "Ne?" "Ben de Oslo'dan Erik Vik."
Je dis : "Quoi"? "Erik Vik, d'Oslo".
Ama Vik'i de vurdu.
Il a vraiment tué Vik.
- Merhaba Vik.
- Salut, Vik. - Kent.
Eğer sekse teş vik edici olmadan doğaçlama kaydedemiyorsan, bu iş olmaz. Tarih olursun. Ayınlayamayız
Si vous ne pouvez contrôler la spontanéité... si rien ne change, c'est terminé, on n'en parle plus.
Eğer sekse teş vik edici olmadan doğaçlama kaydedemiyorsan, bu iş olmaz. Tarih olursun. Ayınlayamayız.
Si vous ne pouvez contrôler la spontanéité... si rien ne change, c'est terminé, on n'en parle plus.
Vik, bunu derhal bitirmen gerekiyor.
Vick! Il me faut votre signature, pronto.
"vik vik" geliyor.
22, v là le Chuinteur!
"Kahraman müfettiş Fong Yik Wei hayat kurtarmak için mermileri yuttu."
L'inspecteur Fong Vik Wei, un héros qui pond des balles.
Vik, bak, başka biri mi var?
Vika, mais... Tu as quelqu'un?
Vik, vik Bir fare yemek için pirinç buluyor
Des petites souris en mangent, très contentes.
Bolovax Vik'ten Kilowog. Önerin nedir? Bence hızlıca Oa'ya dönelim, avcı uçağına alabildiği kadar YF'ler doldurup Ultra-vorpla geri gelip, kırmızı kıçlarını Siyah ve mavi renge dönüşene dek tekmeleyelim.
quelles sont vos recommandations? Et botter leurs culs rouges jusqu'à ce qu'ils deviennent noirs et bleus. C'est une suite logique aux événements actuels.
Bolovax Vik. Üzgünüm.
je suis désolé.
Bolovax Vik'e ne olduğunu biliyorum. Gezegenini kurtarmak için bir şansın olsaydı... O zaman sen ne yapardın?
Que ferais-tu?
Başka seçeneğim yoktu...
Je n'avais pas le choix, Vik.
Vik! Vik! Vik!
Couic, couic, couic.
Vik! Muhteşem!
D'enfer!
Sadece Max'i teÅ vik etmek ià § in yà ¶ netimin yaptÄ ± Ä Ä ± bir uydurmaydÄ ±.
C'était juste une fiction romantique inventée par la direction pour promouvoir le numéro de Max.
Karen, Vik için çok üzgünüm.
Karen, je suis désolée pour Vik.
Vik'in ölümü özellikle Danny için zor oldu.
La mort de Vik a été particulièrement difficile pour Danny.
Tüm bu hafta çetin geçecek çünkü Helen ile Vik Afrika'ya gittiler ve çocuklar Pazar'a kadar bizde.
Vous savez, toute cette semaine va être difficile parce que, euh, Helen et Vik sont allés à l'Afrique, et nous avons eu les enfants jusqu'à dimanche.
Helen ile Vik, Afrika'ya mı gittiler?
Helen et Vik sont allés à l'Afrique?
Vik nazik bir adama benziyor.
Eh bien, Vik semble comme un gars décent.
Elbette.
[Vik] Bien sûr.
Ne oluyor?
[Vik] Qu'est-ce qui se passe?
Evet, seni bir kontrol etmek, nasılsın diye görmek için uğradım.
[Vik] Ouais, je suis venu pour vérifier par vous, bien sûr, voyez comment vous faites.
Harika.
[Vik] Grand.
Inger Johanne Vik, Stockholm Üniversitesi psikoloji profesörü.
- Oui. Inger Johanne Vik, professeure de psychologie à l'université de Stockholm.
- Norveç fiyordu Vik!
Vik, un fjord norvégien.
Psikoloji profesörü Inger Johanne Vik.
Inger Johanne Vik, professeure de psychologie.
- Benim Inger Johanne Vik.
- C'est Inger Johanne... Vik.
Profesör Inger Johanne Vik eşliğinde vakaların yöntemi değerlendirilecek.
Étude des causes de la mort avec la professeure Inger Johanne Vik.
- Inger Johanne Vik. - Gidiyorum dedim sana.
Je ne veux plus rien à voir avec cela.
Adım Inger Johanne Vik.
Je m'appelle Inger Johanne Vik.
Vik nasıl?
Comment va Vik? Il va bien.
Mal... vik.
Mal... vik.
Adım Vik, Kral Harald.
Je m'appelle Vik, le roi Harald.
Vik nerede?
- Où est Vik?