English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → francés / [ Ö ] / Ölmüştüm

Ölmüştüm traducir francés

273 traducción paralela
O gerçek değil, yoksa bin defa korkunç şekilde ölmüştüm.
Si c'était faux, je serais morte mille fois.
Sen ölmüştün, yani ben ölmüştüm.
Tu étais mort, alors, j'étais morte.
Ama ben ölmüştüm ve onu duymuyordum. Cevap veremiyordum.
Etant morte, je ne pouvais répondre.
Ölmüştüm. - Ciddi olamazsınız.
- Vous plaisantez.
Sen olmasan ölmüştüm.
Je ne serais pas là, sans toi.
Onlar olmasaydı ölmüştüm.
Sans eux, je serais morte.
- Ben ölmüştüm!
- J'étais mort!
- Başkaları için ölmüştüm. Senin için daima yaşadım.
Je suis morte pour les autres, mais pour toi je vis pour toujours.
Ama gerçek yaşamımda, ölmüştüm.
Mais dans ma vraie, j'étais mort!
Olamaz ben ölmüştüm!
Non, non, j'étais mort!
Ölmüştüm ben.
J'étais mort.
İki gün önce zaten ölmüştüm.
Il était invité par souci de compassion.
Buraya gelmeden önce zaten ölmüştüm.
J'étais mort avant d'arriver ici.
Bir tıp merkezine yakın olmasaydık, kesin ölmüştüm.
Si je n'avais pas été à proximité d'une antenne médicale, j'étais fini.
Ölmüştüm. Birden canlandım.
J'étais mort... et soudain, j'étais vivant.
- Başka yerde olsaydım ölmüştüm.
- Partout ailleurs, je serais mort.
Windom beni öldürmek isteseydi, çoktan ölmüştüm.
Harry si Windom voulait me tuer, je serais déjà mort.
Çünkü emin olsalardı, şimdiye çoktan ölmüştüm.
S'ils en étaient sûrs, je serais déjà mort.
Eğer sen olmasan çoktan ölmüştüm.
Sans toi, j'étais mort.
Ölmüştüm.
J'étais comme morte.
Ölmüştüm.
J'étais mort.
Riski anlayabiliyorum, fakat, bir kere ölmüştüm zaten, ve eğer gerekliyse yeniden ölmeye hazırım.
Je comprends, mais je suis déjà morte une fois et je suis prête à recommencer.
- Ölmüştüm.
- J'étais mort.
Ölmüştüm gerçekten.
Je suis vraiment mort!
Eğer beni öldürmek isteseydiniz, çoktan ölmüştüm zaten.
T'as eu de nombreuses occasions pour me descendre.
Ölmüştüm.
Je l'étais.
Eğer Mickey beni hızla yakalamasaydı çoktan ölmüştüm.
Si Mickey ne m'avait pas rattrapé, je ne serais plus de ce monde.
Ben ölmüştüm.
- J'étais mort.
Benimle tanıştığında ben zaten ölmüştüm.
Je devrais déjà être mort.
Ölmüştüm.
Je suis mort.
Ölmüştüm. Ama senin aşk test edici makinen olarak geri döndüm.
Je suis revenu sous la forme de ta machine teste-amour.
Sadece bir dakikalığına ameliyat masasında ölmüştüm.
Pendant un moment, j'ai été morte sur la table d'opération.
Neredeyse ölmüştüm.
Ca a bien failli.
- İlk karımın aşkından ölmüştüm. Gerçekten sevdiğim tek kadın. Bir dansçıydı.
Mort pour ma première femme... une danseuse.
Sen ve babam birbirinizin gırtlağına sarılmıştınız çünkü ben babama bunu açıklayamadan ölmüştüm.
Oui, mon père et toi, vous vous faisiez la guerre parce qu'après ma mort, il découvrait tout ça sans que je lui en ai parlé.
- Ben ölmüştüm, unuttun mu?
Je suis déjà mort, tu te souviens?
- Carter, ailen ölmüştü. Ben ölmüştüm.
Carter, toute votre famille était morte.
Daha önce ölmüştüm.
J'ai déjà été morte, tu sais.
Daha önce ölmüştüm.
J'ai déjà été morte.
Sanki ben de ölmüştüm.
J'avais l'impression que j'étais morte, moi aussi.
Meraktan ölmüştüm.
J'étais très inquiet.
O kadar yıldan sonra, senin için ölmüştüm.
Pendant toutes ces années, j'ai été mort pour toi.
Kurşun geçirmez yeleğin yukarısından vurulsaydım ölmüştüm.
Si j'avais été touché au-dessus du gilet, je serais mort.
Son kez deprem olduğunda ölmüştüm!
La dernière fois, je suis morte.
Eğer Chris Keller olmasaydı, ölmüştüm.
Sans Chris Keller, je serais mort.
Sky Walker'ın kahramanlığı olmasa ölmüştüm.
Je serais mort à l'heure qu'iI est sans Ia conduite héroïîïque de Sky walker.
Ve biliyorum, seninle karşılaşmasaydım çoktan ölmüştüm.
Je serais mort si je t'avais pas rencontrée.
Siz olmasanız ölmüştüm.
C'est plus la peine.
- Sizin de çabanız olmasaydı, ben karda ölmüstüm. -
Je serais mort dans la neige sans votre dévouement.
O canavar olmasaydı ölmüştüm!
Vous n'allez pas trop vite?
- Ölmüştüm.
Morte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]