Ilk traducir francés
195 traducción paralela
Cılkı çıkmış.
C'est infâme.
Tepeden tırnağa cılkı çıkmış.
Tout n'est qu'infamie.
Ama zamanla elime silah alacak kadar büyüdüm katilleri kendi ellerimle cezalandırmaya başladım ve onlara yataklılk edenleri de.
Mais dès que j'ai su me servir d une arme, j'ai fait payer les assassins, ainsi que leurs complices.
- İsim vermedim ki. Ama ben Teğmen'e nişanlılk konusunda acele edip şeyyy söyledim...
Je ne me permettrais jamais, mais ce n'est pas moi.
Şöyle yüksek bir yere.. Cılkını çıkarırdım hergelenin.
Un peu au-dessus du sol, dégoulinant de sang.
- İşin cılkını çıkardı.
- Il y a de l'abus.
Küçük bir yerde balıkçılk gereçleri satmak
Je vendais du matériel de pêche.
20 eğitilmiş yılkı için paranı alabilirsin.
Vous serez payé pour les 20 mustangs domptés.
Yumurtadan çıkmadan tavukları sayarsan, yumurtalar cılk çıkar.
J'ai un frère et une sœur? Il ne faut pas mettre la charrue avant les bœufs.
ılk görevinde hiçbir bağlantın olmadan kalakaldın.
Balancé à ton premier poste sans aucun contact.
Kafamı kesersen cılkı çıkar.
Ecoutez, si vous me couper la tête, elle va commencer à se putréfier.
- Cılkı çıkar, yani çürür!
- Se putréfier! Pourrir!
ılk öpücükle kalbini kaptırdı... sonunda aradığı huzuru, sığınağı bulmuştu. "
"Le premier baiser le convainquit. " Son C, ayant erré longtemps, trouva enfin l'élue. "Enfin son havre de paix."
- Şimdi yılkılın karşımdan, hepiniz!
- Fichez le camp, tous!
O anda karşılk almış.
{ \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } Il paraît même qu'elle était ravie.
- Şey, biliyorum, fakat onun cılkı çıktı.
- Je sais, mais il a fait son temps.
Pekala.Birşeyi açılkığa kavuşturalım.
Ok, mettons les choses au point, ici.
ılk Hanım, dördüncü Hanım sizi ziyaret için burada.
Première épouse, la quatrième épouse vient vous saluer.
Bendeniz Jacque-kıç akılkıt.
Jacquouille la Fripouille.
Fransa'daki öğrenci protestoları yüzünden bu yılkı Alp dağları seyahatimizi iptal etmek zorunda kaldık.
Nous avons annulé notre séjour alpin à cause des révoltes en France.
Tahminimizce çarpışmada 250,000 ölü olması bekleniyor, bir yılkı nüfus artışının dörtte biri oranda yani.
Notre estimation est de 250 000 morts sur impact, et nous projetons un autre quart de million dans l'année.
İstediğim daha geniş bir açılım. İnsanlar asla anti-semitik toplantılara gitmesin ve Gerald LK Smith'e 10 sent bile göndermesin.
Je veux les préjugés ordinaires... des gens qui n'épousent ni ne financent la cause raciste.
Sessiz kal, bırak Bilbo ile Gerald LK Smith konuşsunlar mı?
Non. Laisser Bilbo et autres racistes parler?
Akllnln biraz karl § lk olmasl hic ; § a § lrtlcl degil.
Il n'est pas étonnant que votre esprit soit un peu troublé.
Kocanlzln vasiyeti gayet a § lk ve anla § lllr.
Le testament de votre mari est explicite.
Ü lk eye kan ağlattılar
Tout le pays ils écumeront
- Hayır. ılk kez çalışacağım.
Va voir le contremaître.
Tamam anne. Geliyor musun baba?
O.lK. Tu viens, papa?
Evet. Tamam, bir kez daha teşekkür ederim.
Oui, O.lK. Eh bien, merci encore...
- Andy, lütfen?
- Andy, s'il te plaît? - O.lK.
Elias.
Tu viens me chercher, O.lK.?
Beverly Hills oteli değil.
- A tout à l'heure. - O.lK.
Mike, gözlerim! Tony.
O.lK., Roy, tu tournes et c'est la 2ème porte à gauche.
lkın.
Poussez.
lkın. lkınabilirsin.
Poussez. Vous pouvez l'expulser.
lKızı eve kadar takip ettin.
Tu as suivi la fille chez elle.
Tofu, ya da suşi... lKızarmış karides de var.
Pâte de soja, sushi. Tempura de crevettes, algues. Tu en veux?
lKızarmış patates bile almadın mı?
Même pas de frites. T'es chiant.
lKızı tanıyor ve ilgileniyor.
Mais il aimait la victime.
lKızı fena dövmüş.
Il l'a massacrée.
lKızı örtüyor, çünkü yaptıklarından dolayı çelişkide.
Il l'a couverte, il y a conflit au sujet de son acte.
- Çok zeki bir piç. - lKızı hatırlıyor musun?
À quoi ressemblait-elle?
lKızı bulan çocukları ayırdın mı?
Les jeunes qui l'ont trouvée?
lKıza iyi davran.
Traite-la comme il faut.
lKıpırdama!
Bouge pas!
lKızlardan yardım istemiş.
Il a demandé de l'aide aux filles.
lKırmızı elbisenle...
Ta robe rouge.
lKımıldayın biraz İrlandalı piç ler!
Activez, sales Fenians!
lKızda bir meleğin sesi var. Benimkiyse kart bir horozunki gibi.
Elle a une voix d'ange et moi de bouc!
lKız.
Fille.
lKıç ımın kenarı!
Mon cul!