English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ B ] / Beni aradı

Beni aradı traducir portugués

3,630 traducción paralela
Bugün beni aradı.
Ela ligou-me hoje.
Bekle. Eğer sabah burda olduğunu biliyorduysa, Neden öğleden sonra beni aradı?
Espera, se ela sabia que estavas aqui esta manhã, porque havia de me ligar esta tarde?
Koruma seni görmüş ve beni aradı.
O guarda viu-o. Ligou-me para casa.
Başta anlamamıştım ama Tanrı'ya şükür beni aradın.
No começo não entendi, mas ainda bem que me chamou.
Hayır, ama bu sabah beni aradı.
Não, mas ele ligou-me hoje de manhã.
Rusya'dan beni aradığında, onu sesinden tanıyabilirdim.
Quando me ligou da Rússia, percebi na voz dele.
Buraya taşınınca beni aradılar.
Eles ligaram-me com tu vieste para aqui.
O beni aradı.
Ele ligou-me.
Popon beni aradı, seni saman kafa.
Tu é que me ligaste, pateta.
Beni aradı.
Ela ligou-me.
Dün gece beni aradın biliyorum.
Sei que me ligaste a noite passada.
David, nasıl oldu da beni aradın?
porque és tu a ligar-me?
Hasta olması mı? Hayır, sen beni aradın ya ondan.
que sejas tu a ligar.
Avram beni aradı.
Recebi uma chamada do Avram.
Ms. Twohey beni aradı, durduk yerde, ve buluşup bazı finansal konuları görüşmek istedi.
Então, a Sra. Twohey ligou-me, do nada, e queria ver-me para falar de problemas financeiros.
Sonra durduk yere beni aradı, büyük bir işte yardımımı istedi.
Então, do nada, ela liga-me, a pedir ajuda num serviço grande.
Kızgın kurul üyeleri bütün gün beni aradı durdu.
Eu tive os membros do conselho de administração, com raiva a chamar-me o dia todo. - Do que está a falar?
Ama neden beni aradın?
Mas porque me ligaste?
Dinle, Nolfo beni aradı.Sessizliğimiz ile ilgili endişeleri varmış. Yokluğunuzda konuşulanlarla ilgili.
O Nolfo telefonou-me, está preocupado com o nosso silêncio, com os boatos que circulam por causa da tua ausência.
De Bellis beni aradı. Partinin kapanış konuşmasından sonra seni akşam yemeğine davet ediyor.
O De Bellis telefonou, gostava de o convidar para jantar depois do comício de encerramento.
Ama beni aradıklarında bana verilen emirleri yerine getirdim.
Mas quando essa chamada chegou eu fiz o que me mandaram fazer.
Beni aradın.
Tu é que me ligaste.
Sera pazartesi gecesi beni aradı.
A Sarah procurou-me na segunda à noite.
Beni aradı.
Telefonou-me...
İlginçtir, seni karşıdan karşıya geçerken gördüm ama tam o sırada patronun beni aradı.
Vi-te a chegar do outro lado da estrada, mas tinha o teu patrão ao telefone.
Marta beni aradı, ben de onun yanına gittim.
A Marta ligou-me, e fui até ela.
Randevusunu teyit etmek için dün gece beni aradı.
Mas ele ligou-me ontem à noite para confirmar a sessão.
Carly geçen gece beni aradı.
A Carly ligou-me ontem à noite.
Durup dururken beni aradı ve buraya bir sene önce geri taşındığını söyledi.
Ligou-me do nada, disse que tinha voltado há um ano.
Psikiyatrist beni aradı.
O psiquiatra ligou-me.
Eğer yardım çağırmadan önce beni aradığını anlarlarsa Beth bu işin peşini bırakmazlar.
Se eles descobrirem que me ligaste antes de ligares para a Central, Beth, vão começar a cavar.
Peki, neden beni aradın, Woz?
Então, porque é que me chamaste, Woz?
- Yine de beni aradın. Peki ya o notu ilk başta Hardman yerleştirdiyse?
E se o Hardman tivesse fabricado o memorando?
Beni o aradı.
Ela telefonou-me.
Üzgünüm, cehennem buz mu tuttu, yoksa beni kıçınla mı aradın, Beyaz Çikolata?
Desculpa, mas o inferno congelou, ou ligaste-me por engano com o teu rabo de chocolate branco?
Beni iki kez aradı.
Mas... ele ligou duas vezes.
beni bir iş için aradılar...
Fui chamado para um trabalho lá...
Onlar beni "Jane Doe" nu değerlendirmek için aradı. Kamp alanının yakınlarında, Ranger Parkında bulundu.
Chamaram-me para fazer a avaliação de uma desconhecida que os guardas-florestais encontraram a vaguear perto de um acampamento.
Buradayken beni soyup öyle aradılar.
Tenho de me despir para ser revistada à saída.
Kusura bakma geç saatte aradım ama beni arar mısın?
Desculpa estar a ligar-te tão tarde, liga-me por favor.
Dün gece konuşmayan biri beni üç kez aradı.
Recebi 3 chamadas ontem à noite de alguém que não disse nada.
Hannah beni geri aradı.
A Hannah telefonou-me.
Sang beni içeriden aradı. Mahkemede giymek için yeni bir takım istedi.
O Sang ligou-me da prisão e disse que precisava de roupas novas para ir a tribunal.
Beni gece yarısı aradı ve tek başına geleceğini söyledi.
O Senador telefonou-me para não o ir buscar, que iria por sua conta.
Beni sen aradın.
Chamaste-me.
- Arkadaşımı aradım ama beni ekti.
Chamei uma amiga, mas ela não apareceu.
Beni mektubu gönderdikten sonra aradı.
Ela informou-me depois de enviar a carta.
Beni neden aradı ki diye.
Pensei...
Beni neden aradığını hiç söyledi mi?
Ele disse por que me ligou? Disse-lhe alguma coisa?
Beni aradığında sana haber veririm.
Aviso-te quando ela me ligar.
Yates'in yanında. Beni aradı.
Está com o Yates.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]