Benimle konuşmuyor traducir portugués
463 traducción paralela
Şey birincisi, benimle konuşmuyor.
Bem para começar, näo fala comigo.
Benimle konuşmuyor... ama erkek olsaydım konuşurdu.
Não fala comigo. Falaria se eu fosse homem.
Ama gerçekten uzaklara gitmediyse neden benimle konuşmuyor?
Mas se não se foi, por que não falou comigo?
İnsanlar ya benimle konuşmuyor ya da gülüyor.
Todos estão zangados ou a rir-se de mim.
Büyükbaban benimle konuşmuyor.
O Avô não me fala.
Kendi insanlarım benimle konuşmuyor.
O meu povo não fala comigo.
Hayatım, Kennedy öldürüldüğünden beri kocam benimle konuşmuyor.
Querida, ele não fala comigo desde que o Kennedy foi alvejado.
Ne demek benimle konuşmuyor?
- Não quer falar comigo?
Kimi zaman günlerce benimle konuşmuyor.
Às vezes não me fala durante vários dias.
- Benimle konuşmuyor.
- Ele nao fala comigo.
Anne, Michael benimle konuşmuyor.
O Michael não quer falar comigo, Mãe.
Chad benimle konuşmuyor.
O Chad não fala comigo.
Konuşuyor ama benimle konuşmuyor.
Não quer falar comigo.
Benimle konuşmuyor bile.
Nem sequer fala comigo.
- Hâlâ benimle konuşmuyor.
- Ainda não fala comigo.
- Platformuma geliyor, benimle konuşmuyor ve etrafta adamlarıma emir veriyorsun. Bu şekilde yürümez.
Vens na minha sonda, não falas comigo, e começas a dar ordens ao meu pessoal.
Ne olduğunu bilmiyorum. Benimle konuşmuyor.
Eu não sei o que se passa, ele não fala comigo.
Son derece mutsuz, benimle konuşmuyor ve ona nasıl yardım edeceğimi bilmiyorum.
Ele parece tão infeliz, e não quer falar para mim o porquê. E eu não sei como ajudá-lo.
Benimle konuşmuyor.
Não quer falar comigo.
Artık benimle konuşmuyor.
Ela não fala comigo.
Benimle konuşmuyor ve nedenini bilmiyorum.
Portanto, quer vivamos, quer morramos, somos do Senhor.
Benimle konuşmuyor ve nedenini bilmiyorum.
Ela não fala comigo e não sei por quê.
Benimle konuşmuyor.
Ele não fala comigo.
Fransızca hocam dışında, okulda kimse benimle konuşmuyor.
Só o professor de francês fala comigo na escola.
Kimse benimle konuşmuyor.
Ninguém fala comigo.
Denedim ama benimle konuşmuyor.
- O intentei. Não quer hablarme.
Sayende Elaine artık benimle konuşmuyor.
Graças a ti, a Elaine não quer falar mais comigo.
Kramer ile çıkmaya başladığından beri, benimle konuşmuyor bile.
E agora, desde que começou a andar com o Kramer, nem me fala.
Onu nezaret odasına götürdüm, benimle konuşmuyor, tek kelime bile etmiyor.
Estive com ela na sala de detenção, mas ela não fala, pelo menos comigo.
O artık benimle konuşmuyor.
Ele já não fala comigo.
Kimse benimle konuşmuyor.
Ninguém quer falar comigo.
"Kocam Kenny gece çalışıyor, annesi babası Alaska'da yaşıyor, benimkilerse Kenny ile evlendim diye benimle konuşmuyor."
São 24 horas ao dia. " " O meu marido trabalha à noite, os meus sogros vivem no Alasca e os meus pais não me falam desde que me casei com o Kenny. "
- Çünkü benimle konuşmuyor.
- Porque ele não fala comigo.
- Benimle konuşmuyor musun?
- Não me falas?
Benimle konuşmuyor mu?
Recusa-se a falar comigo?
Babam benimle konuşmuyor! Ona gerçekleri anlattım.
O meu pai deixou de me falar, mas eu fui lá e contei a verdade!
Şimdi de benimle konuşmuyor musun?
Não falas mais comigo, não é?
Ne, benimle konuşmuyor musun bile?
O quê, agora nem falas comigo?
- Mulder, bu - Bazı telefon görüşmeleri yaptım, bilgi almaya çalıştım, ama kimse benimle konuşmuyor.
Fiz alguns telefonemas, e tentei recolher informações, mas ninguém fala comigo.
Benimle konuşmuyor bile.
Pensei que se podiam ter mudado para cá mais pessoas.
Çoğunlukla. Ama Willow benimle konuşmuyor bile.
Mas a Willow nem fala comigo.
Benimle konuşmuyor.
Ela não fala comigo.
Gözlerime yapmacık gözlerle bakıp, yapmacık bir sesle konuşmuyor benimle.
Não me olha com olhos falsos ou fala com voz falsa.
Kimse benimle fazla konuşmuyor.
Ninguém fala muito comigo.
Oğlum benimle hiç konuşmuyor.
O meu filho nunca me conta nada.
Ama benimle hiç konuşmuyor Molly!
Mas ela nunca me fala, Molly! Nem uma palavra.
Gerçi kimse benimle konuşmuyor, ama aslında birisi benimle konuştu.
Bem, não ouvi.
- Ama Lawrence, benimle hiç konuşmuyor elinde değil.
- Mas o Lawrence nunca fala comigo, se o puder evitar.
Son iki haftadır benimle konuşmuyor.
Não fala comigo há duas semanas.
Şu profesörü biliyorsunuz, benimle tek kelime bile konuşmuyor.
Aquele professor nem sequer falou comigo.
- Angel benimle iki kelime konuşmuyor.
O Angel mal me dirige duas palavras.
konuşmuyor 31
konuşmuyoruz 17
benimle evlenir misin 227
benim 5594
benim için fark etmez 98
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
konuşmuyoruz 17
benimle evlenir misin 227
benim 5594
benim için fark etmez 98
benimle 208
benimsin 41
benimle kal 183
benim de yok 54
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benimle gelir misin 93
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim adım 192
benim için sorun değil 83
benimle gel 1086
benim için farketmez 29
benim gibi 258
benimdi 32
benimle gelir misin 93
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim adım 192
benim için sorun değil 83
benimle gel 1086
benim için farketmez 29
benim gibi 258
benimdi 32