Benim için öyle traducir portugués
762 traducción paralela
- Benim için öyle. Huntley Haverstock olduğunu duyarsanız şaşırmayın çünkü gerçekte Jones'tir.
Não ligue se ouvir... que é Huntley Haverstock, porque na verdade é Jones.
Ama benim için öyle değil.
Bem, não é... para mim não é.
- Benim için öyle.
- Para mim, é.
Benim için öyle, Mac.
Isso é o que ela é para mim, Mac.
Benim için öyle.
Para mim, é.
Bu beni gerçekten çok utandırdı. Yani benim için öyle.
É um tanto embaraçoso, para mim.
- Hadi, o kadar da zor değil. - Şey, benim için öyle.
- Vá, não é assim tão difícil.
Benim için öyle.
Para mim, sim.
Grant de benim için öyle birisi.
É o que o Grant é.
Gerçek değil mi? Senin için gerçek olmayabilir ama benim için öyle.
Não é para si, mas é para mim.
- Benim için öyle biri yok.
- Ela está perdida.
Öyle ya da böyle, benim için tek önemli olan sensin.
És a única a quem isso importa, de uma maneira ou de outra.
Öyle değerlisin ki Benim için
Gosto tanto de ti
Onunla ilişkini gerçekten bitirmeye mi karar vermiştin yoksa bunu, sırf benim öyle duymak istediğimi bildiğin için mi söyledin?
Agora, decidiu realmente cancelar... ou apenas me disse isso porque sabe que era o que eu queria ouvir?
- Benim için öyle.
- É para mim.
Benim için hiçbir anlamı yoktu en azından öyle sanıyordum. Bütün olayı tamamen unutmuştum.
Esqueci-me por completo do assunto.
Benim için de öyle.
Verdade? Para mim também!
Ama senin için iyi bir şey değil, benim için de öyle.
Mas isto não lhe convém, e, certamente, a mim tão pouco.
Ben bir çocukken durumumuz öyle kötüydü ki Noel'de herhangi bir şey alsak, benim için büyük sürpriz diye ona denirdi işte.
Em criança fazia tantas, que pelo Natal era uma surpresa ter prendas.
Ernie benim için çalışmak istediğinizi söyledi. Evet, ona öyle söyledim.
Ernie disse que ainda não se decidiu se quer trabalhar para mim.
Verdiniz efendimiz, unutmuş olmalısınız. Öyle güzel sözler de söylemiştiniz ki verirken, kıymetleri büsbütün artmıştı benim için.
Meu senhor, sabeis muito bem que sim, e com elas vinham palavras duma tão suave ternura que as enriqueciam ainda mais.
Benim için falanca numaralı bir mahkumsun, öyle de kal.
Para mim, és só uma cara e um número e deixemos isso assim.
Ben öyle istediğim için. Ama çadırda seni gördüğümde ve bana dokunduğunda ve benim için dua ettiğinde yalnız olduğuma üzüldüm. Ve gitmeden önce seni yeniden görmem gerektiğini biliyordum.
Queria-o dessa maneira mas quando te vi na tenda e tu tocaste-me e rezaste por mim senti-me mal por estar sozinho e soube que tinha que te ver de novo antes de partir para descobrir se sentia o mesmo que ontem à noite.
Benim gibi bir kadın için büyük bir başarı, öyle değil mi?
Um enorme triunfo para uma mulher!
Benim için de öyle.
- Está com a chave?
Aron'un annesi olmadığı için... aklına gelen tüm iyi özellikleri onda görüyor. Benim de öyle olduğumu sanıyor.
pôs a mãe num pedestal... e é assim que ele pensa que eu sou.
Benim için de öyle.
Para mim também é.
Benim için de öyle, hepimiz için öyle.
E dentro em mim também, E creio que em todos nós.
Bu miras benim için işleri pek kolaylaştırmıyor, öyle değil mi?
Isto não melhora nada a minha situação, não é?
Benim için de öyle.
Sim, também para mim.
- Benim için de öyle.
- Eu também.
Benim için biraz daha öyle konuşsana, Fifi.
Je suis filet avec sole.
- Bu çok ani oldu. - Benim için de öyle Chad.
- Com licença.
Öyle mi, peki benim mal varlığımın sorumluluğunu taşımak için de hazır mısınız, Bay Van Valen?
Oh, e também está pronto a assumir as responsabilidades das minhas propriedades, Sr. Van Valen?
- Benim için öyle.
- Para mim basta.
Evet öyle ama bunun benim için bir anlamı yok.
É, sim, mas isso nada significa para mim.
Bazen bana öyle geliyor ki, sanki benim bir kocam yok sanki ben onun için evin eşyalarından biriyim.
Frequentemente me parece que não tenho marido, é como se eu não existisse para você.
Geçmişin için seni suçlayacaklarsa, öyle arkadaşlara ihtiyacım yok benim.
Se te condenarem pelo teu passado, não os quero como amigos.
- Benim için de öyle.
- Igualmente, Jere.
Eğer benim için anlamı olan bir şey hissediyorsan, zerre kadar bile olsa, şu an benim de öyle hissetmemi nasıl beklersin?
Se achas que isto tem algum sentido pra mim, qualquer que seja, como achas que me sinto neste minuto?
Nejim ödünç aldığı her şey için öyle düşündürür ancak inanın burası benim evim, kendisi bir misafir.
Nejim dá essa impressão em tudo o que empresta, mas asseguro que esta é minha casa e o hóspede é ele.
Benim için pek öyle olmadı, Sayın Başkan.
O mesmo não posso eu dizer, Sr. Presidente.
Mantıklı bir erkek gibi hissettiğim için suç benim, öyle mi?
Porque me sinto como qualquer tipo razoável se sentiria, é culpa minha, hã?
Ona bu çöplükte ölüp gideceğini söylediğimi söyle benim ağzımdan. Öyle ki bir parça Amerikan tarihi için bile harap olacak.
Diga-lhe por mim, que ele será a morte desta vila, e que ele vai acabar com uma parte da história americana.
Benim için bir mesaj götürdün, öyle değil mi koca çocuk?
Entregou uma mensagem minha, não foi?
Belki sizin için öyle ama benim için değil.
Pode ser um sonho para vocês, mas não para mim.
Jimi benim sevdiğim şeylere bayıldığı için... öyle bir şey dinleyemez diye düşünmüştüm. Ama tapıyordu.
Achava que o Jimi exagerava, que nunca gostaria daquilo, mas ele adorava.
Bir ayağım çukurda olduğuna göre, evde herkesin mutlu olması... karımın bana çok düşkün olması... öyle ki daha şimdiden yerime birini bulmuş olması benim için hoş şeyler değil mi?
Não é uma alegria, já tão próximo do fim... dispor de tão acolhedor lar? A minha mulher quer-me tanto que já pensa num sucessor!
- Benim için değil. Bunu bir bankaya götürürüm, kimliğimi sorar, parmak izimi alırlar öyle mi?
Descontar num banco, mostrar a minha identificação, a minha impressão digital?
Onları geçen gece benim için deldi... öyle kazandım.
Só perfurados eles para mim ontem à noite isto é como eu ganhei eles.
Biliyorum, biliyorum, senin için çok güç. Benim için de öyle.
Eu sei que tem sido muito difícil para ti, para mim também.
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için sorun değil 83
benim için zevkti 116
benim için farketmez 29
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için 458
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için sorun değil 83
benim için zevkti 116
benim için farketmez 29
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için 458