English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ B ] / Bloody mary

Bloody mary traducir portugués

269 traducción paralela
- Bloody Mary isterim.
- Quero um'Bloody Mary'.
- Daha önce Bloody Mary'i duymadın mı?
- Alguma vez ouviu falar num'Bloody Mary'?
- İki bloody mary, Deke.
Dois Bloody Marys, Deke.
- Hala bloody mary'leri bekliyorum.
- Deke, estou à espera dos Bloody Marys?
Bir Bloody Mary olsun.
Queria um Bloody Mary.
Kanlı Mary.
- Bloody Mary.
Bloody Mary.
- Bloody Mary.
Evimizin yakınındaki marketten alamaz mıydın? Ben kerevizleri, uçakta Bloody Mary içersin diye aldım. Özür dilerim.
Não o podias comprar no mercado ao pé de nossa casa?
Bloody Mary mi?
Um Bloody Mary?
Ben, uçakta verilen Bloody Mary'den hiç hoşlanmam.
Eu nem sequer gosto do Bloody Mary que eles servem no avião.
Gece gündüz, o berbat Bloody Mary'lerden içerdi.
Ele bebia, de manhã á noite, Bloody Marys com Snappy Peppy.
Bol miktarda Worcestershire soslu duble Bloody Mary
Um Bloody Mary duplo com um pouco de molho Worcestershire.
Bir Bloody Mary... bir biftek sandviçi, ve ah, evet biftek sandviçi.
Traga-me um Bloody Mary e um prego, - e um prego, por favor.
Ah, Kanlı Mary demek istiyorsun.
Ah, quería dizer um Bloody Mary.
Ona biraz marul ve bana da bir Bloody Mary.
Uma alface para ele e um Bloody Mary para mim.
Bir büyük Bloody-Marry alabilirmiyim? Şuraya oturuyorum.
Pode dar-me um Bloody Mary bem servido?
Bir Bloody Mary, değil mi efendim?
É um Bloody Mary, não é, senhor?
Ben votka alacağım ve hanımefendi için de Bloody Mary.
Eu quero uma vodka com gelo e um bloody mary para a senhora.
Bana bir RH negatif Bloody Mary hazırlayabilirsin.
Podes-me preparar um pequeno Bloody Mary.
- Bir Bloody Mary iç.
- Toma um Bloody Mary.
Bloody Mary alır mısın?
Quer uma bebida?
Bildiğimiz domates suyu, dörtte üç doldurun, içine biraz votka ekleyin - sadece bir kadeh - yanında biraz limon.
Isto é o que quero. Sumo de tomate vulgar, 3 / 4 do copo, depois adicione uma pitada de Bloody Mary só uma pitada - e algum limão à parte.
Frank "screwdriver," yardımcısı da "bloody mary" içti.
screwdriver para o Frank e bloody mary para o amigo.
- Bloody Mary dönemi. Doğru.
- Foi o reinado da Bloody Mary.
Bir votka tonik, bir Bloddy Mary, bir de limonlu Daiquiri alabilir miyim lütfen?
Pode servir-me uma Stoli com água tônica.... um Bloody Mary... e um Daiquirí de lima?
Bloody Mary alabilir miyim?
Pode dar-me um Bloody Mary, por favor?
Bloody Mary, yapardı.
Fazia muitos Bloody Marys.
Evet, belki bir Bloody Mary. Yapabilir misiniz?
Que tal um Bloody Mary, é possível?
Bir Kanlı Mary, iki Kanlı Mary, üç Kanlı Mary, -... dört Kanlı Mary -
Uma Bloody Mary, duas Bloody Mary, três Bloody Mary, quatro Bloody Mary...
Gözlerini kapayıp 13'e kadar sayarsan aynada Kanlı Mary belirecektir.
Se fechares os olhos e contares até 13 a Bloody Mary aparece no espelho.
Beş Kanlı Mary,... altı Kanlı Mary, yedi Kanlı Mary -
Cinco Bloody Mary, seis Bloody Mary, sete Bloody Mary...
Kanlı Mary, sıfır pozitif.
Um Bloody Mary ( com sangue ), O-positivo.
Bir Bloody Mary daha.
Quero um Bloody Mary.
Ben beş kez "Kanlı Mary" dersem tam olarak ne olur?
Que acontece quando digo "Bloody Mary" cinco vezes?
Kanlı Mary...
Bloody Mary...
Valium ve Bloody Mary ikilisi sayesinde valizimi alırken uyandığımı söyleyebilirim.
Entre os Valiums e os Bloody Marys, praticamente só acordei na recolha de bagagem.
Günaydın, Bloody Mary'e ne dersin?
Bom dia, que tal um Bloody Mary?
Bloody Mary gibi ama domates suyundan çok votka var.
É como o Bloody Mary, mas com mais vodka do que sumo de tomate.
Kumar oynamayacaktım. Bir şey içmek istedim.
Eu não ia jogar, só queria um "Bloody Mary".
Demek Bloody Mary döndü.
- A Bloody Mary está de volta?
Tamam, artık kahvaltıda Bloody Mary içilmeyecek!
Muito bem. Acabaram-se os Bloody Mary ao pequeno-almoço.
Başka bir içki istiyorsun üzerinde biraz domates suyu var.
Queres um "Bloody Mary". Tu já deitaste o sumo de tomate.
Soğuk bir beze ve Bloody Mary'ye ihtiyacım var. Çabuk!
Preciso de compressas frias e de um Bloody Mary.
Sürekli gülümsemeyi öğrendik Bloody Mary yaparken bile.
Aprendemos a estar sempre a sorrir. Mesmo quando saímos da mistura da Bloody Mary.
Bir Bloody Mary lütfen, çok baharatlı olmasın.
Um Bloody Mary, por favor, não demasiado picante.
- Bloody Mary var mı?
- Nada, obrigado.
- Evet.
- Tem algum tipo de Bloody Mary?
Bloody Mary'ni şimdi mi istersin?
Queres o teu Bloody Mary agora?
Bana, bir "Bloody Marry" daha getirir misin, canım?
Dê-me outra "Veggie Mary," certo?
- Buzlu Votka, lütfen.
- "Bloody Mary". Vodca com gelo.
- Kanlı Mary, lütfen.
- Um Bloody Mary.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]