English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ B ] / Bunu al

Bunu al traducir portugués

6,344 traducción paralela
Bunu alıp gideceğim.
- Vou levar.
- Bunu alın.
- Pegue nisto.
Bunu al!
Gosta disto!
- O zaman bunu al.
- Então toma.
Bunu al.
Aceita isto.
- Bunu alıntı yapabilir miyim?
Posso registar essa sua declaração?
- İşte sen bunu al. Ben gidip bir tane bulayım.
- Segura nisto que eu vou procurar.
Rebecca, bunu ciddiye al yoksa hapse gireceksin.
Rebecca, leva isto a sério ou vais para a prisão.
Bilgi alıyor olması gerekirken, bunu yerine, erkek arkadaşından bahsediyor.
Devia arranjar informações, mas está a falar sobre o seu namorado.
Bunu ne kadar ciddiye alıyorsun Chuck?
O quanto estás envolvida nisso, Chuck?
İşte Al Fayeed'ler bunu düşünmenizi istiyor.
E, isso é aquilo que os Al Fayeed querem que pensem.
Tamam, bunu evet olarak alıyorum.
Está bem, vou considerar isso como um sim.
Al bunu üzerimden!
- Tira isto de cima de mim!
Al bunu üzerimden! Tanrım!
Tira isto de cima de mim!
Al bunu üzerimden!
Tira isto de cima de mim!
Tamam. Bunu senden alıyorum.
- Vou tirar-te isto.
Bunu da al yanına.
E leve isto.
Sen al bunu.
Para ti.
Toz alırken bunu buldum.
Encontrei enquanto limpava o pó.
Bunu üstüme alınmıyorum.
Vou tentar não levar isso a peito.
Tam tersi bunu çok ciddiye alırım.
Pelo contrário. Eu levo-o muito a sério.
Abbudin içkilerinden biraz fazla kaçırmışım ve tekrar etmemem gereken bir şeyi söyledim. Barry alınma lütfen, tecrübesiz bir vatandaşın yanında bunu yapmamalıydım.
Bebi demasiados "Abbudin Libres", e repeti algo que, obviamente, não devia ter feito em frente a... sem ofensa, Barry... um civil sem qualquer experiência.
Bunu yerine getirdiğim ilk kefaret olarak düşün. Senin için yaptığım ağza alınmaz tüm o gaddarlıklar için.
Pense que é o meu primeiro ato de penitência, por todas as crueldades atrozes que cometi em seu nome.
Al, bunu ye.
Toma, come isto.
Bu sen de kalsın tamam mı? Bunu da al, kapıya git ve kapıyı çal tamam mı?
Leva isto contigo vai para a porta e bate, está bem?
fakat bazı günler, düşünüyorum, eğer biz bunu kendi açımızdan ele alırsak planet dünya olayını tamamıyla doğru yapma şansına sahip olduk ve... ve onu batırdık.
Alguns dias, porém, pergunto-me se trouxemos isto sobre nós mesmos. Tivemos a oportunidade de fazer o correcto com a Terra e... estragamo-la.
Eğer benimle başka bir zaman konuşmak istersen bunu yapabiliriz. Ama şu anda kızımı da alıp eve gideceğim.
Se quiser falar comigo noutra altura, falamos, mas para já, só levo a minha filha para casa.
- Al, bunu ye.
- Come isso.
Al bunu.
por isso, toma.
Hemen bakıyorum. Geçerken seni de alırım. Bunu bir kontrol edelim.
Eu passo por aí, para verificarmos.
Al, bunu bir deneyim. Tamamdır. İşte geldi.
- Aí está, finalmente.
Birçoğunuzun bunu nahoş bulduğunu biliyorum ama tıp fakültesi öğrencisi olarak buna mümkün olduğunca kısa sürede alışmalısınız.
Sei que muitos de vocês acham isto desagradável, mas como alunos de medicina, têm de se habituar o mais depressa possível.
Bana sonradan pişman olacağın bir şey yaptırmadan önce bunu benden al.
Tira-me esta coisa antes que me obrigue a fazer algo que te arrependas.
Işte, al bunu.
Toma, leva isto.
Al bunu.
Isso é para ti.
Al bunu.
Leva isto.
Alın bunu buradan.
Tire-o daqui.
Ve bunu senden alıyorum.
Isso eu herdei de ti.
Eğer bunu bölüme götürürsen işi onlar alır.
Se levarmos isto para a DPD, vão assumir o caso.
Al, bunu yüzüne koy ve bastır.
Tome, coloque isso no seu rosto e pressione com força.
Şimdi al bunu, git bana biraz yemek getir ve gelecekte kendini daha profesyonel bir şekilde idare et.
Agora, leve isto, traga-me um jantar e porte-se com profissionalismo no futuro.
Bunu ciddiye alıyoruz - beyaz balık, tavuk, alkolsüzlük.
Vamos levá-la a sério, peixe branco, frango, parar com o álcool.
- Ona... alıştım. Bunu söyleyebilirim.
- Estou habituado a ele.
Al bunu.
Pega nisto.
- Alın bunu.
Levem-no.
- Al bunu.
- Toma isto.
- Butch, bunu listeye al.
- Butch, guarda o nome desta.
Nash bunu haber alır,
Nash fica a saber disso.
O yüzden bunu ben alıyorum.
E é por isso que vou levar isto.
Ölülerin ölü olarak kaldığı bir dünya için bunu göze alırım.
Onde as coisas mortas permanecem mortas... É um risco que irei correr.
Bunu ben alırım.
Eu fico com isso.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]