Des traducir portugués
751 traducción paralela
Aynanın içi Hotel des Folies-Dramatiques'de son buldu.
O outro lado do espelho ia dar ao Hotel das Folies-Dramatiques.
Le musée des Antiquités.
Le musée des Antiquités.
- Confiture des prunes ile dolduralım.
- Vamos enchê-la de confiture de prunes.
" Les baisers sont comme des bonbons... qu'on mange parce qu'ils sont bons.'"
- " Les baisers sont comme des bonbons... - qu'on mange parce qu'ils sont bons.
Sizi kulüpte de bulamazsa Paris'ten yazacağını söyledi.
Disse que escreveria des París, se não o encontrasse no seu club.
Ben... özür dilerim, Luella.
Des... desculpa-me, Luella.
Cumartesi sabahı Güzel Sanatlar Akademisine gidiyorum.
Sábado de manhã estou na École des Beaux-Arts.
Des Moines'denim, New York'a ziyarete gelmiştim.
Sou de Des Moines e vim visitar Nova lorque.
- Hiç Des Moines'de bulundunuz mu?
- Já esteve em Des Moines? - Não.
Ona sakın süt verme, tamam mı?
Não lhe des leite nenhum, está?
Saint-Rémy yakınlarında bir villa inşa ettiriyor.
Estão a construir uma casa perto de St. Rémy-des-Chevreuses.
Saint-Rémy'yi biliyor musun?
Bom. Conheces St. Rémy-des-Chevreuses?
Des, der, des.
Die. Das.
Gördün mü, hâlâ hatırlıyorum.
Des. Den. Des.
- Yapı iskelesine kablo bağlanıp çeliği eritene kadar elektrik verilmesini istiyorum.
Atem cabos ao andaime... e des viem toda a electricidade para queimar-lo.
- Polis merkezi.
- Des Orfèvres.
11, Rue des Sycamores, Neuilly-sur-Seine.
11, Rue des Sycamores, Neuilly-sur-Seine.
Porte des Lilas.
Porte des Lilas.
12 Rue des Pyrénées, 20. Bölge.
N.º 12 da Rua Pyrénées, no vigésimo distrito.
- Bu "Sandalda Öğle Yemeği".
- É o Déjeuner des Canotiers.
Parc de Prince stadyumunda. Rally başlamadan.
No estádio do Parc des Princes, no início da reunião.
Siz... Sizi...
De... de... des...
- Eğer keşfedilirsen - Çok kötü olabilir.
Se descobrissem quem és, seria um desast... des... muito mau.
Ben bir şey yapmadım, yemin ederim. Size söylüyorum, hata yapıyorsunuz.
Depois de amanhã na Praça des Vosges.
Dessous des cartes'in anlamı "kartlarımıza bir göz atalım."
O que falei, era na língua francesa.
Bu sürünmemi biraz yavaşlatacak.
Isto vai atrasar o meu des-s-lize.
Place des Fêtes istasyonuna bir araç gönderin. Bir tane Botzaris, bir tane Pré Saint-Gervais.
Um carro para a estação de Place des Fêtes, para Botzaris, para Pré Saint-Gervais.
Araç 16 Place des Fêtes'e.
Carro 16 para Place des Fêtes.
Lys'deki dans kursu sence nasıl?
O curso de dança da Place des Lys presta para alguma coisa?
Cap des Pins, numara 18.
Estou... Fale. Estou... quem é?
Cap des Pins'de bulduğumuz ceset aradığınız adam değildi biliyorsunuz.
Não posso envolver os meus homens. Apenas poderemos segui-la.
Kafasının karışması benim aradığım adamın da öldüğünü gösteriyor.
Bem, isso é problema seu. Sabe que o morto de Cap des Pins não é o homem que procura.
Kendime. Cap des Pins'e.
O pai dela partiu, levando a colcha da cama.
Paris'e geldiniz uçakla Cap des Pins'e, kendinize bir zarf yollamak için mi?
Onde está o envelope? Pu-lo no correioi.
Benim tercihim Des O'Connor, Rolf Harris, Tom Jones, bilirsiniz...
Eu prefiro o Des O'Connor, o Rolf Harris, ou o Tom Jones...
Vous avez des portes de l'extase, n'est-ce pas?
Tendes portais de êxtase, não?
Bu daha önce yapılmıştı.
Meu coronel, não podemos raptá-lo no meio de Saint-Germain-des-Prés.
- "Boynuzlananlar Dansı" - "Le balet des cocus."
O baile dos cornos.
"Le Relais Des Cigales", benim restoranım. Hatırlamadın mı?
"Le Relais Des Cigales", não se recorda de nada?
Orayı yerle bir etmemiz gerek. Tek şansımız bu.
Des viem toda a energia de Londres.
Lions Kulüp...
- "Club des Lions".
Neden gülüyorsunuz?
Eu sei. Des...
- Gece uyuyamayacak demektir.
Não faz mal, vai ser um suplemento da "La Veillée des Chaumiéres".
Şimdi diline hakim ol ve bu beylere hakaret ediyim deme.
Agora, tento na língua e näo dës nem uma palavra a estes senhores.
Ertesi gün Place des Vosges'da.
- Eu não fiz nada! - Venha comigo!
Bu tamamen "dessous des cartes".
Isso foi indelicado.
- Cap des Pins, numara 18 mi?
É claro que sou eu.
Cap des Pins'e nasıl geldiniz?
Quando quero dizer um palavrão, digo um saxofone.
Sağı des - teklemek için merkezi zayıflatırsa o zaman bu İngiliz soylusunun çapını öğrenmiş olurum.
- Então saberemos o calibre deste aristocrata inglês.
- Deş onu!
Corta ele!
Deş onu!
Corte ele!