Devam edemiyorum traducir portugués
65 traducción paralela
"Orman o kadar karanlık ki yoluma devam edemiyorum"
A floresta é muito escura! Não quero continuar!
Oh, Matthew, devam edemiyorum!
Oh, Matthew, não posso continuar!
Böyle devam edemiyorum.
Eu não segui em frente.
Böyle devam edemiyorum işte.
Não se acendeu...
Papet, ayrılıyorum çünkü devam edemiyorum...
Papet, vou-me embora porque já não posso mais.
Çılgınım, devam edemiyorum.
Estou louco, não posso continuar.
Devam edemiyorum.
Não aguento mais.
Devam edemiyorum.
Não consigo continuar.
Ben rol yapmaya devam edemiyorum- - Yani- -
Continuar sonhado.
Ben iki hafta egzersiz yapıyorum. O kadar. Devam edemiyorum.
eu exercito-me durante um par de semanas e é isso.
O, "Artık devam edemiyorum" mu dedi?
Ele disse : "Não aguento mais"?
Devam edemiyorum.
Não posso mais continuar.
Devam edemiyorum!
Não o consigo acompanhar.
Devam edemiyorum.
"Não posso aguentar"
Devam edemiyorum.
Não consigo manter.
Bu şekilde daha fazla devam edemiyorum.
Vender drogas? - Calma! Vamos enfrentar isto.
Hayatıma devam edemiyorum!
Não posso apenas continuar com a minha vida!
- Dinle, bu şekilde devam edemiyorum.
- Não posso continuar assim.
Bu şekilde devam edemiyorum.
Já não posso continuar a fugir.
Daha fazla devam edemiyorum... Konuşunca iskambil kağıdı gibi yıkılacak gibi görünüyor.
Se construir mais, tudo se desmoronará como um castelo de cartas.
Devam edemiyorum.
Estou bloqueado.
- Artık devam edemiyorum.
- Ei, treinador. Não consigo mais!
Devam edemiyorum.
Não consigo.
Devam edemiyorum.
Não posso continuar mais.
Yoluma devam edemiyorum.
E não consigo apagá-lo.
Devam edemiyorum.
Continua.
Beni bekle, Devam edemiyorum!
Esperem por mim, não consigo acompanhá-los!
Uzun, sıkıcı, devam edemiyorum ve hayatımdaki her şey konusunda delice kaygılarım var ve yerimi kaybettim.
- Tudo. É grande, entediante, não consigo acompanhar... e tenho uma ansiedade louca com tudo na vida e me perco.
Buna devam edemiyorum.
Não consigo enfrentar isto.
Yapamıyorum... - Hayatıma devam edemiyorum.
Eu não consigo avançar com a minha vida.
Bittim ben Cath. Devam edemiyorum.
Não posso mais, Cath.
Ayrıca neden hayatıma devam edemiyorum? Kendi hayatıma. Onun güneşinin yörüngesinde uyduluk yapıp çocuklarına bakmadığım hayata.
E porque não consigo avançar com a minha própria vida e continuo a ser como um satélite a orbitar em volta dela e a criar-lhe os filhos?
"Devam edemiyorum."
Não consigo viver assim. "
- Devam edemiyorum anne!
- Não consigo fazer isto, Mãe!
Neden bütün arkadaşlarım gibi hayatıma devam edemiyorum? Tanrım.
Porque não posso seguir em frente como as minhas amigas?
Buna daha fazla devam edemiyorum.
Não posso continuar a fazer isto.
* Ama ben devam edemiyorum *
E não consigo continuar
Peki o zaman neden devam edemiyorum?
Então, porque não consigo seguir em frente?
- Devam edemiyorum.
Já não aguento isto.
Devam edemiyorum.
Não posso continuar.
Konu para ve flört olunca meraklanmadan edemiyorum - neden yatırım yapmaya devam ediyoruz?
Portanto, em termos de finanças e encontros, só me perguntei : Porque continuamos a investir?
Sözleşmemize saygı duyuyorum. Her Cuma buraya gelip sizinle yemek yemeye de devam edeceğim. Ama seni memnun edecek bir tavrı garanti edemiyorum.
Vou cumprir o nosso contrato... e continuarei a vir todas as sextas à noite... jantar convosco, mas não garanto vir com uma disposição que agrade.
Artık devam edemiyorum.
- Não aguento mais isto!
Devam edemiyorum.
Esta é a sua primeira época.
Herkes bu ölümlerin geçmişte kaldığını düşünerek hayatına devam etti fakat ben daha fazlasının olacağını düşünmeden edemiyorum.
Já toda a gente superou isso, acreditando que as mortes são passado. Mas não consigo evitar pensar... que ainda não acabou.
Herkes bu ölümlerin geçmişte kaldığını düşünerek hayatına devam etti fakat ben daha fazlasının olacağını düşünmeden edemiyorum.
Toda a gente já superou isso. Acreditando que as mortes fazem parte do passado. Mas não consigo evitar pensar... que ainda não acabou.
Herkes bu ölümlerin geçmişte kaldığını düşünerek hayatına devam etti fakat ben daha fazlasının olacağını düşünmeden edemiyorum.
A minha mãe foi uma delas. Toda a gente já superou isso. Acreditando que as mortes fazem parte do passado.
Ama şimdi, hayatımın başka yönde devam ettiğini hayal bile edemiyorum.
Mas agora não imagino que a minha vida pudesse ter sido de outra forma.
Birisiyle yarım yüzyıl yaşayıp sonra yola devam etmeyi hayal edemiyorum.
Não imagino o que é passar 50 anos com alguém e depois ter de continuar.
Biz de seninle birbirimize destek olmaya devam edeceğiz çünkü bunları sensiz yaşadığımı hayal bile edemiyorum.
Vamos apoiar-nos um ao outro, pois não imagino passar por isto sem ti.
Devam edebilirim sandım, ama edemiyorum.
Achei que conseguia acompanhar, mas não dá.
devam 340
devam et 5157
devam ediyorum 40
devam ediyor 34
devam edecek 39
devam edin 1943
devam edelim mi 59
devam edeyim mi 59
devam edebilirsin 25
devamlı 23
devam et 5157
devam ediyorum 40
devam ediyor 34
devam edecek 39
devam edin 1943
devam edelim mi 59
devam edeyim mi 59
devam edebilirsin 25
devamlı 23