Gitmeliyim traducir portugués
9,801 traducción paralela
Güvenlik toplantıma geç kalacağım. Gitmeliyim.
Vou atrasar-me para a instrução de segurança.
Arkadaşlar, ben gitmeliyim.
Ei, pessoal, eu tenho de sair.
Neyse gitmeliyim.
De quaisquer das formas, é melhor eu ir.
Şimdi önümde bir sürü yol görüyorum doğru olduğuna inandığım yoldan gitmeliyim.
Mas, agora, encontro-me perante uma encruzilhada e devo decidir aquilo que acredito ser a verdade.
Biliyorum fakat eski haritacım Michael Edward Upton ölüyormuş, onun yanına gitmeliyim.
Eu sei, mas o meu caro cartógrafo Michael Edward Upton está a morrer, e eu tenho de ir ter com ele.
- Gerçekten gitmeliyim.
- Eu na verdade devia ir.
Kahretsin, duşa girmem lazım. - İşe gitmeliyim.
Bolas, tenho de ir tomar um banho.
Gitmeliyim, Sherlock için bazı şeyler yapmalıyım.
Tenho de ir, resolver coisas para o Sherlock.
Gitmeliyim.
Tenho de ir.
Tamam, ben gitmeliyim.
Tenho de ir. Peço desculpa.
- Ama önce banyoya gitmeliyim.
- Vou à casa de banho primeiro.
Eve gitmeliyim.
Tenho de ir para casa.
Mahkemeye gitmeliyim.
Tenho que ir ao tribunal.
Özel araba ile gitmeliyim, kilo kilo yiyecek almaya giden balerin gibi giyinmis Hasidik bir aile gibi degil.
Devia ir num carro de luxo. Não entalado com seis pessoas qual família hassídica que vai ao mercado abastecedor.
Üstümü değiştirip Luke'un yanına gitmeliyim.
Vou mudar de roupa e depois vou à casa do Luke.
Gitmeliyim!
Tenho de ir!
Moskova'ya gitmeliyim.
Tenho que ir a Moscovo.
- Raisa, gitmeliyim.
- Queres que tenha calma? - Raisa, tenho que ir.
Ben gitmeliyim.
Tenho de ir eu.
- Gitmeliyim.
Tenho de ir.
Gitme lütfen. - Gitmeliyim.
Não, por favor!
Gitmeliyim.
Vou falar com ele!
Gitmeliyim.
Tenho de sair daqui!
- Gitmeliyim.
- Tenho que ir.
Ben gerek bugün erken ayrılmak. Ben gitmeliyim Havaalanında eşimin eski pick up.
Preciso de sair mais cedo para ir buscar o ex da minha mulher.
- Gitmeliyim, Majeste.
- Tenho de ir, Majestade.
Gitmeliyim ama konuşman gereken biri var bence.
Mas pensarei em falar consigo.
Bu sefer gerçekten gitmeliyim.
Desta vez, tenho mesmo de ir.
Gitmeliyim.
Preciso de ir.
- Gitmeliyim. Birazdan konuşuruz.
- Tenho de ir, falamos mais logo.
Pekala, şimdi gitmeliyim, çok teşekkürler.
Agora tenho de ir. Muito obrigada!
Florida'ya gitmeliyim.
Tenho de ir à Flórida.
Eve, Clawtooth Dağı'na gitmeliyim.
Montanha Clawtooth.
- Eve gitmeliyim.
- Preciso ir para casa.
- Eve, annemin yanına gitmeliyim.
E preciso ir para casa.
Biliyorum, gitmeliyim. - Gitme!
Tenho que ir...
Font color = "# FFFF00" face = "Comic Sans MS" Affedersin baba, gitmeliyim.
Desculpe, pai, preciso sair.
Hangi tarafa gitmeliyim?
Para que lado devo ir?
Burada kalıp, yattaki elemanla öpüşme konusunda yalanlarını dinlemek isterdim fakat gitmeliyim.
Adorava ficar para a ouvir mentir e dizer que não ia beijar o tipo do iate, mas tenho de ir.
İşe gitmeliyim.
Tenho que voltar ao trabalho.
Sonuna kadar gitmeliyim Cass.
Tenho que arriscar a minha garganta, Cass.
Bence oraya birkaç günlüğüne gitmeliyim ve yardım etmeliyim.
Acho que devia ficar lá uns dias para ajudar.
Gitmeliyim.
Eu tenho que ir.
Tamam, gitmeliyim.
Muito bem, tenho de ir.
Altı dakika. Gitmeliyim.
Seis minutos.
Onunla buluşmak için San Fransisko'ya gitmeliyim.
Mas tenho de ir a São Francisco falar com ele.
Gitmeliyim. Fakat size sonsuza dek borçluyum, beyler.
Vou-me embora, mas ficarei para sempre em dívida para convosco, cavalheiros.
Tuvalete gitmeliyim.
Tenho de ir à casa de banho.
Buradan gitmeliyim.
Tenho de sair daqui.
Tanrım gitmem gerek, yarın erken kalkmam gerekiyor... gitmeliyim millet.
Deus. Não. Tenho de ir.
- Gitmeliyim.
Eu vou buscar-te. - Eu tenho de ir.
gitmemi mi istiyorsun 48
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210
gitmek 43
gitme 1049
gitmedim 39
gitmelisin 203
gitmem lazım 361
gitmek istiyorum 180
gitmeyeceğim 167
gitmem gerek 808
gitmek istemiyorum 210