Hayatın tehlikede traducir portugués
548 traducción paralela
Nedenini sorma. Hayatın tehlikede.
Porque a tua existência está em risco.
Senin de hayatın tehlikede.
Foi morto tentando o truque.
Hayatın tehlikede.
A sua vida está em perigo.
Hayatın tehlikede Catherine.
Corre um grande perigo, Catherine.
"Hayatın tehlikede."
"Vida em perigo."
Hayatın tehlikede.
Tenha cuidado.
Hayatın tehlikede olabilir.
A tua vida pode correr perigo.
Bir kadının hayatı tehlikede ve "ne fark eder" diyor.
Está em perigo uma vida e ele pergunta : "Que interessa?"
Bir adamın hayatı tehlikede.
Não. É a vida de um homem.
Kocamın hayatının tehlikede olduğunu zannetmiştim.
Pensei que a vida de meu marido estava em perigo.
Sanırım bir adamın hayatı tehlikede olması herkesin umurunda olur özellikle de bir altın madenindeyse.
Acho que qualquer um se preocuparia com a vida de um homem em perigo, especialmente se estivesse numa mina de ouro.
Etrafa öyle söylentiler yayacağım ki Edward hayatının tehlikede olduğunu sanacak.
E providenciarei tais profecias... que o Rei Eduardo IV temerá por sua vida.
Bir adamın hayatı tehlikede.
A vida de um homem está em jogo.
Hırsız ve katil büyük olasılıkla aynı kişi ve şu anda bu evde ve hayatınız tehlikede olabilir.
Quer dizer que o ladrão e o assassino são quase de certeza o mesmo, que ele ou ela está nesta casa e a sua vida pode estar em perigo,
Demek istediğim gibi, dümende bizim sağlam ellerimiz olursa güzel gemi Battledore'un fırtına ve kasırgalar içinde yoluna devam edeceğinden ve hayat denizinde tehlikede olanlara sığınılacak bir liman olmayı sürdüreceğinden eminim.
Como estava prestes a dizer, com as nossas firmes mãos ao leme, estou confiante que o navio Battledore irá continuar a abrir caminho por entre tormentas e temporais, proporcionando um porto de abrigo a quem está em perigo no mar da vida.
Dediğiniz doğruysa masum bir adamın hayatı tehlikede.
A vida de um homem inocente pode estar em jogo, se assim for.
- 6 adamın hayatı tehlikede
Teme-se pela vida dos seis homens que continuam encurralados na estrutura.
Bir kahramanın hayatı tehlikede, ama Septime, meyhanesinin derdinde!
Agora que está em jogo a vida do herói de um povo, o Sr. Septime só pensa no seu botequim!
Spock'ın hayatı tehlikede değilse de, kalıcı delilikle sonuçlanacak bir beyin hasarı yaşaması olasılığı % 93.
E, embora a vida do Spock não corra perigo, há 93 % de hipóteses de vir a sofrer uma lesão cerebral que cause loucura permanente.
Kaptan'ın hayatı tehlikede.
O Capitão corre perigo imediato.
-... hayatının tehlikede olduğunu söyledi.
Disse-o e repetiu várias vezes.
- Bilinmeyen yönlerim mi var? - İnsanların hayatı tehlikede.
A vida das pessoas fora de controlo.
Tanrı kadar güçlü bir ırk tarafından, insanların... hayatının tehlikede olabileceğine dair uyarmak için bırakılmıştı. - Evet.
Era um sinal deixado por uma raça de semi-deuses para avisar as pessoas de que podiam estar em perigo...
Hayatınız tehlikede.
As vossas vidas correm perigo.
Beyefendi, bu fotoğraftaki şayet sizseniz en kısa sürede bizi arayın, sadece önemli bir olaya tanıklık ettiğiniz için değil özellikle kendi hayatınız ve sevdiklerinizin hayatı tehlikede olduğu için.
"Senhor, se essa foto é sua peço que nos procure o mais rápido possível não só porque você é testemunha de um importante acontecimento mas também porque sua vida e a vida dos seus correm grande perigo."
İnsanların hayatı tehlikede!
Há vidas que correm perigo!
Benim hayatımın tehlikede olmasının tek sebebi senin pozisyonumuzu galaksinin yarısına bildirme isteğindendi.
A única razão por minha vida estar em perigo é por que em primeiro lugar você decidiu transmitir nossa posição para metade da galáxia.
Hayatım tehlikede ve hayatım tehlikedeyse hiçbir anlaşmanın falan önemi yok.
Minha vida está em perigo. Não há nenhum contrato no mundo que valha arriscar a minha vida!
Hayatınız tehlikede. Bob Blair sizi öldürmeye çalışıyor.
Bob Blair está a tentar matá-lo.
Hayatımın ciddi bir tehlikede olduğuna inanmak için her türlü sebebim var.
Tenho todas as razões do mundo para crer que corro perigo de vida.
Hayatınız tehlikede miydi?
Correram perigo?
Dinle Pete, burada bir kaç kişi var ama ben Başpiskopos'a hayatının tehlikede olduğunu anlatırken sen de destek yollasana. Terry, sen devam et.
Terry, põe-no a par.
Ama Ekselansları hayatınız tehlikede!
Mas, Vossa Excelência, arriscará a sua vida.
Hayatın tehlikede.
A sua vida corre perigo.
Ama daha da inandırıcı kılmak için Mademoiselle Nick, kendi hayatının tehlikede olduğuna dair hikayeler uydurdu.
Mademoiselle Nick continuou as tentativas de assassínio dela própria.
San Carlos'a dönerse hayatının tehlikede olacağı söylemenizi istiyorum.
Quero que lhe digam que a vida dele corre perigo se regressar a San Carlos.
Fakir, bunun, hayatı tehlikede olan herhangi birini saptayacağını iddia ediyor.
O faquir diz que tem o poder de se plantar diante de todo aquele cuja vida corre perigo.
Bay Harker hayatınızın tehlikede olduğunu düşünüyor.
Mr. Harker crê que a sua vida corre perigo extremo.
Mektubunun bir kısmından anladığıma göre hayatının tehlikede olabileceğini hissettim.
Achei que a sua vida correria perigo quando soubessem da carta.
300 den fazla insanın hayatı tehlikede.
- Estão aqui mais de 300 vidas em jogo.
Hayatın tehlikede.
A tua vida corre perigo.
Hayatınız tehlikede olacak.
Sua vida estará em perigo.
Burada tehlikede olan tek şey, senin hayatın ve huzurun.
Quão único está em jogo é sua vida e sua consciência.
Bana hayatının tehlikede olduğunu söylemişti.
Disse-me que a sua vida estava ameaçada.
Hayatın tehlikede mi?
Já é muito tarde, as pessoas estão à tua espera.
Adamın hayatı tehlikede.
Está em jogo a vida de um homem.
Bir adamın hayatından daha fazla tehlikede olan şeyler var.
Está mais em jogo do que a vida de um homem.
Bir adamın hayatı tehlikede.
Está a morrer um homem.
Ama artık, senin hayatın da tehlikede.
Mas a sua vida agora também está em risco.
- Hayatının tehlikede olduğuna inanıyor.
- Ele pensa que a vida dele está em perigo.
- Hayatınızın tehlikede olduğunu söylemek için.
- A sua vida está em perigo.
tehlikedesin 20
tehlikedesiniz 19
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
tehlikedesiniz 19
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatımda 29
hayatın 30
hayatını yaşa 16
hayata 34
hayat dolu 30
hayattayım 45
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatımda 29
hayatın 30
hayatını yaşa 16
hayata 34
hayat dolu 30
hayattayım 45