Insanlar bekliyor traducir portugués
173 traducción paralela
- Jonah, insanlar bekliyor.
Jonah, há mais pessoas à espera.
Haydi, insanlar bekliyor.
- Tu sabes quanto é. Há pessoas à espera.
O sular münasebetsiz yerlerde insanları boğmak için bekliyor.
Está por aí, à espera que as pessoas se afoguem nela.
- Üç blok uzunlugundaki kuyruktaki insanlar seni bekliyor.
Eles riem-se de mim. Está uma fila de três quarteirões à tua espera.
İnsanlar, gemiler ve uçaklar gerili yay gibi üzerimize salınacakları anı bekliyor.
Uma torrente de homens, navios e aviões... À espera de serem lançados contra nós.
İnsanlar bekliyor, hatta bir de ekselans.
Há pessoas à espera, até um Senhor.
İnsanlar, toplu cinayet salgınından korunabilmek, ve bir sığınak bulabilmek için, hükümetten yardım bekliyor. Cumberland sivil savunma ekipleri, habercilere, katillerin kurbanların çoğunu yarı yarıya yediklerini bildiriyor.
Segundo as última noticias que temos, muitas pessoas procuraram refúgio em igrejas, escolas e edifícios governamentais exigindo abrigo e protecção contra a vaga de assassínios que assola grande parte da nação.
Başka insanlar da bekliyor!
Há mais pessoas à espera.
Amerika'nın her yanında insanlar evlerinde konseri bekliyor, o ise telefonu açık bırakmış.
Há pessoas em casa, em toda a América, à espera do concerto, e deixou o telefone fora do descanso!
O insanlar bizleri bekliyor!
Johnson, aquelas pessoas estão à nossa espera!
İnsanlar bekliyor.
Temos público.
Müşterilerle konuşma. İnsanlar bekliyor.
Não fique de conversa com os clientes.
İnsanlar piknik yapmak için seni bekliyor, haydi şu bagaja gir!
Estão todos à espera. Vamos ter um piquenique no deserto.
Ordan burdan fakir insanlar Güneşin doğmasını bekliyor
Pessoas pobres dos arredores esperam pelo nascer do sol.
- İnsanlar bekliyor.
- As Tais pessoas estão à espera.
İnsanlar bekliyor, gidelim.
A multidão está à espera!
İnsanlar sen ölsen de cenazene çiçek göndersek diye bekliyor.
A lista de espera de pessoas gostariam para enviar flores para seu funeral.
Hıristiyan alemindeki iyi insanlar bakışlarını bu kutsal duvarlara yöneltmiş şu tartışmalı konuya bulacağımız cevabı merakla bekliyor :
Por toda a Cristandade, boas pessoas continuam a observar estas quatro paredes, à espera ansiosamente da nossa resposta para a questão melindrosa :
İnsanlar yiyecek almak için saatlerce sıra bekliyor.
Passam horas na fila por comida.
Son derece yasal takılırım. Ama ismin Leroy Brown olunca, insanlar senin arıza bir herif olmanı bekliyor.
É tudo estritamente legal, mas quando se tem o nome Leroy Brown, acham que somos más reses.
Kâğıdım yok ve insanlar takside beni bekliyor.
Não tenho papel e tenho pessoas à minha espera no táxi.
İnsanlar çalışanlarımın fayda getirmesini bekliyor. Ve sen bunu çok iyi becerdin.
Os meus empregados esperam que seja eu a cortejar, e tu fazes isso muito bem.
İnsanlar bekliyor.
Tenho gente á espera.
İnsanlar bekliyor.
Tenho gente à espera.
Dinle anne. İnsanlar bizi sette bekliyor.
Mãe, temos clientes nos esperando.
Yıllar önce, artık konser vermeyeceğinizi beste yapmaya odaklanacağınızı söylemiştiniz. Biz de bekledik, yıllar geçi fakat beste namına bir şey yok. İnsanlar bekliyor.
Há anos atrás, disse que deixaria de tocar em público... porque queria compor... e nós esperámos, e os anos têm passado... e não existe nenhum corpo de trabalho, ou seja, musicalmente falando... e as pessoas continuam à espera.
Tabelada Ike ve Tina Turner yazıyor dışarıda insanlar bizi bekliyor ve sen burada yatmış yorgunluktan bahsediyorsun.
O cartaz lá fora diz "Ike e Tina Turner"... as pessoas esperam-me, e tu ficas a falar de cansaço.
İçerideki insanlar seni bekliyor.
As pessoas ali dentro sentiram a tua falta.
İnsanlar bekliyor.
Tenho pessoas à espera.
Dışarıda bir kopukluk var. Ve bu umutsuzluğa düşmüş insanlar, inancın o boşluğu doldurmasını bekliyor.
Hoje em dia, há um grande desenraizamento e os mais desesperados esperam que a fé preencha esse vazio.
İnsanlar bekliyor.
- Sim.
İnsanlar bekliyor.
Temos pessoas à espera.
Düzinelerce öfkeli ve önemli insanlar senin gelmeni bekliyor.
Montes de gente importante e irada chama por si.
Diğer insanlar kullanmak için bekliyor.
Há quem queira usar a máquina.
İnsanlar bizden belli yerlerde olup belli şeyler yapmamızı bekliyor.
As pessoas esperam que vamos a certos sítios e que façamos algo.
İstemiyorsan insanlar televizyon rehberlerini bekliyor.
Se não, as pessoas estão à espera da TV Guia.
İnsanlar beni bekliyor.
Tem gente esperando por mim.
İnsanlar bekliyor.
Anda Temos pessoas à nossa espera.
İnsanlar bizi bekliyor.
Temos pessoas à nossa espera.
Bazı insanlar apaçık bir şeyleri bekliyor.
As pessoas estão à espera de qualquer coisa, evidentemente.
İnsanlar bekliyor.
As pessoas estão esperando.
Şu sıralar insanlar bir gösteri bekliyor.
Hoje as pessoas querem um circo.
- İnsanlar çeklerini bekliyor
- As pessoas estão à espera dos cheques? - De certa forma.
- İnsanlar sırada bekliyor - "İki Yavru" yu mu seçtin yine?
- Tens uma fila atrás de ti. - Escolheu outra vez The Yearling?
İnsanlar iyi bir aksiyon filmi bekliyor. Ne düşünüyorsun?
As pessoas morrem por uma boa cena de acção.
İnsanlar her şeyi benden bekliyor halbuki bu gücün kendilerinde var olduğunu fark etmiyorlar.
As pessoas querem que eu faça tudo, não percebem que o poder é delas.
İnsanlar bu laboratuardan 40,000 şişe pahalı musluk suyunu nasıl incelememizi bekliyor?
E como esperam que analisemos 40 mil garrafas de água caríssima?
İnsanlar onları eğlendirmeni değil onları korumanı bekliyor.
As pessoas não te procuram para as divertires.
- Şu insanlar "bellboy" u mu bekliyor?
Aqueles estão à espera de um paquete?
- Bu insanlar ne sırası bekliyor?
Porque estão todos em fila?
İnsanlar parlamayı bekliyor yazarken ne düşünüyordun?
No que estavas a pensar quando escreveste "Behynd Some Doors People Are Wainting To Sparkle"?
bekliyorum 444
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
insan 293
insanları 60
insanın 25
insanlar 521
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
insan 293
insanları 60
insanın 25
insanlar 521
insanların 77
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insan değil 37
insanlar değişir 33
insanlar ölüyor 21
insan mı 32
insanlar mı 19
insanlık 30
insanlar var 17
insanlara 46
insanoğlu 51
insan değil 37
insanlar değişir 33
insanlar ölüyor 21
insan mı 32
insanlar mı 19