Kaçırma traducir portugués
2,398 traducción paralela
Kaçırma olayı düzmece.
O rapto é falso.
Fleming suikast girişiminin ve kaçırma olayının ardındaki kişiyse neden öldü?
Se Fleming estava por trás da tentativa de assassínio e do rapto, porque é que ele está morto?
Adam kaçırma olayı anlaşmayla ilgiliydi.
O rapto começou por causa do tratado.
Çocuk kaçırma suçuna da ortak olmak istemiyorsan Marcus'un nereye gittiğini söylersin.
Portanto, a não ser que também queiras ser cúmplice de rapto, diz-me o paradeiro do Marcus.
Geçtiğimiz yedi günde yaşananlar Sıyrık nerdeyse yolu kaçırma 7 kırık omur, 4 kırık kaburga 5 ölümden dönme iki ezilmiş akciğer ve maalesef çok daha kötülsü
Durante os próximos 7 dias, ali, vão haver muitos arranhões e razias sete vértebras partidas, quatro costelas partidas, cinco acidentes que põem a vida em risco, 2 pulmões perfurados e infelizmente, muito pior.
Ben senin, uykunda kaçırma ve zorla gasp etme olaylarının etkisindeydim.
Fiquei com a impressão que você fazia isto com um pé às costas.
O halde, şayet şirketiniz, Afganları kaçırma ve sorgulama işine karışırsa, bu yasadışı bir işlem olur, öyle değil mi?
Se sua empresa estivesse envolvida na captura e interrogatório de afegãos, seria ilegal, não?
Bir yabancı tarafından kaçırma.
Raptada por um estranho.
Kaçırma işinde dikkatli oluyor.
Foi cuidadoso no rapto.
Sadece tek bir atışın olabilir görüş alanına girerse sakın kaçırma yoksa biz onun görüş sahasına girebiliriz.
Talvez tenhas só uma oportunidade. Se o tiveres sob a tua mira, não erres, ou podemos acabar na mira dele.
Emma'nın yanındaki kızın kaçırma olayıyla ilgisi olabileceğini düşünüyoruz.
Pensamos que quem estava com a Emma pode ter participado.
Sahte bir kaçırma düzenleyeceğiz.
Nós vamos fingir um rapto.
Adam kaçırma.
Rapto.
Bir de atmosferik basınç yitimi olan bölgeleri gözden kaçırma.
E esteja atenta às secções que perderem pressão atmosférica.
- Hazır mısın? Kaçırma şansın yok.
- Está bem, estás preparada?
¶ Gözünü kaçırma bebeğim ¶ ¶ Lütfen, gözünü kaçırma ¶
Não olhes para o lado, amor, não olhes para outro lado
¶ Dosdoğru gözlerime bak ¶ ¶ Ellerimiz beraberce benim apışaramda ¶ ¶ Lütfen gözlerini kaçırma ¶
Olha-me nos olhos, põe as tuas mãos nas minhas, por isso, por favor, não olhes para o lado.
¶ Kaçırma ¶
- Não olhes para o lado...
¶ Gözlerini kaçırma ¶
- Não olhes para o lado...
Okulda potansiyel bir adam kaçırma vakasının gerçekleştiğini unutmayın.
Devo informá-lo de que esta escola pode ser o local de um rapto.
Jack, Ana'yı kaçırma.
Jack, não deixes escapar a Ana.
Cezaevi müdürü soruşturma başlatmış. Vergi kaçırma suçundan içerideymiş ama Çirkin Elvisler çetesi üyeliğinden şüpheleniliyor.
Estava preso por fraude de impostos, mas é suspeito de estar ligado com os Elvises Malvados.
Buna adam kaçırma denir.
Isso é rapto.
Peki bu çığlık... Bir kaçırma olduğunu düşünüyorsun...
O grito, acha que foi um rapto... porquê?
En azından herhangi biri bildirene kadar raporlarımıza adam kaçırma bilgisi olarak geçecek.
Até lá, ao menos temos a informação dos outros raptos.
Maystro, kaçırma ya da zorla alıkoyma gibi bir durum gözükmüyor.
Oiça Maestro, não temos indícios de que tenha sido sequestro, ou de desaparecimento forçado.
- Herkes kaçırma diyor.
- Chamar-lhe-ia outra coisa?
Ama kuku kaçırma ustası falan oldun artık.
Mas tu és como o menino que gritou vagina.
O halde nasıl oldu da bir soruşturmadan adam kaçırma işine kadar geldik?
Quando passámos de uma investigação secreta para rapto ilegal?
Hareket edişleri üç kişilik kaçırma ekibi.
Os movimentos. Uma equipa de três homens.
Çocuk kaçırma davasını iptal edin hemen.
Oh, bom. Podemos cancelar o alerta Amber.
Kaçırma olduğu sanılan olay, bu adam tarafından yapılan bir düzmece çıktı. Yerel iş sahibi ve internet yıldızı Burt Chance.
O que se acreditava ser um rapto, acabou por ser uma brincadeira, conduzida por este homem, trabalhador local e sucesso da Internet.
Sıranı kaçırma.
Não percas a tua hipótese.
Seninki daha çok topu dışarı kaçırma gibi bir şey olmuş.
Creio que o que fizeste foi mais um ground rule double, uma roçadela.
Bu bir adam kaçırma mı yoksa randevumu karar veremiyorum.
Não sei se isso é um sequestro ou um encontro.
Sakın kaçırma. Tamam mı?
Não a deixes ir, OK?
Şu ana kadar üç farklı tetikçi olduğunu ve üç olası kaçırma olayı gerçekleştiğini düşünüyoruz.
Até agora, pensamos que já houve três atiradores, com três possíveis sequestros.
Çok sayıda tanık,.. ... Lakeside Parkı'nda bir kaçırma olayı gördüklerini bildiriyor.
Várias testemunhas dizem ter visto, o que pensam ser um rapto, no Lakeside Park.
Kaçırma anını gören var mı?
- Alguém viu o rapto?
Adam kaçırma...
Rapto.
Bunu benim yüzümden kaçırma.
Não a percas por minha causa.
Adam kaçırma mı, gerçekten mi?
Raptado?
Adam kaçırma...
- Rapto.
Araba kaçırma, sekiz yaşındaki kızım konusunda karşıma çıkabileceğini düğündüğüm şeyler listesinde yoktu.
O roubo de carro não fazia parte da lista de coisas que fosse enfrentar com a minha filha de 8 anos.
Kredi kartı sahteciliği altı ay gözaltı demektir. Adam kaçırma ise müebbet hapis...
A fraude de cartão dá 6 meses sob condicional, rapto é prisão perpétua, faça as contas.
İlk iki seferde gözden kaçırma sebebim bu.
Por isso não tinha percebido antes.
¶ Lütfen, kaçırma ¶
- Não olhes para o lado.
Bir kaçırma var mıydı, yok muydu?
Houve um rapto ou não?
Kaçırma mı?
já que estamos a discutir preocupações legais estão a vontade, tenho cerca de uma dúzia sobre as vossas actividades na América do Sul. Raptada?
Silahlı araba kaçırma suçu on yıl ceza gerektirir.
O roubo de carro a mão armada dá uma pena de 10 anos.
Araba kaçırma.
Roubo de carro.