English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ K ] / Korkarım bu imkansız

Korkarım bu imkansız traducir portugués

37 traducción paralela
- Korkarım bu imkansız.
- Lamento, mas não posso.
Korkarım bu imkansız.
- É impossível, tenho um jantar...
Korkarım bu imkansız.
Receio que seja impossível.
Korkarım bu imkansız.
Receio que isso seja impossível no momento, Capitão.
Korkarım bu imkansız.
Temo que seja impossível.
- Korkarım bu imkansız.
- Temo que não.
- Korkarım bu imkansız.
Lamento, é impossível.
Korkarım bu imkansız.
Acho que não.
Korkarım bu imkansız.
Infelizmente não é possivel.
- Korkarım bu imkansız.
- Receio que isso seja impossível.
Korkarım bu imkansız.
Temo ser impossível.
Korkarım bu imkansız.
Isso não é possível.
Korkarım bu imkansız.
Isso é impossível.
Korkarım bu imkansız, Bay Block.
Receio que seja impossível, Mr. Block.
- Korkarım bu imkansız.
- Receio que seja impossível.
Korkarım bu imkansız.
Receio que isso seja impossível.
Korkarım bu imkansız sayın Senatör.
Temo que isso não seja possível, Senadora.
Oh, korkarım bu imkansız.
Receio que isso não seja possível.
Korkarım bu imkansız, Jimmy.
Temo que isso não seja possível, Jimmy.
- canım korkarım bu akşam imkansız.
- Minha querida, hoje é impossível.
Korkarım bu oldukça imkansız olacak.
Receio que isso vá ser totalmente impossível.
- Korkarım, bu imkansız.
Receio que tal seja impossível.
Korkarım ki bu imkansız.
Lamento, mas não seria possível.
- Korkarım ki bu imkansız.
- Tens andado a praticar.
Korkarım bu imkansız.
Receio que não possa.
Korkarım, bu imkansız.
Isso está fora de questão.
Korkarım ki bu imkansız. O bizim izole edilmiş hastalarımızdan biri.
Infelizmente, é impossível, ele é um dos pacientes no isolamento.
- Hayır, korkarım ki bu imkansız.
- É impossível, "Fritz".
Korkarım ki bu imkansız. İkimiz için de.
Temo que isso seja impossível, para ambos.
Korkarım ki beni kurtarman imkansız. Şartlar böyle... ve sana güveniyorum. Bu senin hatan değil!
Mas receio que as circunstâncias tornaram isso impossível.
Elinde bulunan tek kopyayı bizim alabilme şansımız var mı? Hayır. Korkarım, bu devirde imkansız.
Me falaram que esse escritório era da Ellen Parsons.
Beni sihirsiz bir diyara götürebileceksen olur. Ama korkarım ki bu imkansız.
A menos que me possa levar a uma terra sem magia, temo que isso seja impossível.
Korkarım ki, bu imkansız.
Temo que isso não seja possível.
Süremeyiz. Korkarım bu verici acayip yaygın bu da izini sürmek neredeyse imkansız demek.
Receio que o transmissor é comum, o que faz o rastreamento quase impossível.
Korkarım ki bu imkansız, General.
Receio que seja impossível, General.
Korkarım, ne yaparsa yapsın... bu diyara dönmesi imkansız.
Não importa o que tente, voltar a este reino é impossível para ele.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]