Sahil traducir portugués
1,975 traducción paralela
Bölüm bir, paragraf bir, patronunu rüzgarda savrulur şekilde bırakıp ve geç kalıp, içeri sarhoş sahil eşeği gibi kokarak girme.
Em primeiro lugar, não deixes o teu chefe sofrer humilhações para depois apareceres atrasado e a cheirar a burro mijado.
Sahil boyunca yüzerek buraya gelmiştir.
Ela nadou da costa até aqui.
Sahil güvenlik etrafımızı sarınca Vladic malı kurtarmak için beni yüzmeye zorladı.
A guarda costeira chegou e o Vladic fez-me fugir a nadar.
Benim için endişelendin mi? Neden? Babamın sahil evindeyim.
Estás preocupado comigo, porque estou na casa de praia do meu pai?
Sahil menzilinden sağ salim çıkana kadar gemideki kalan pervane ve havalandırmaların devreye girmesini bekleyeceğiz.
Ligaremos os outros aquecedores para o resto do barco quando estiver-mos fora da faixa costeira.
Bu gürültülü sahil trafiğinde zaman kazanabilirz ama daha derine inmeliyiz.
- 2-0-0, Capitão. Vamos ganhar tempo entre o barulho costeiro mas temos que sumerger mais.
Sahil Güvenlik botuydu galiba. Üzerimde üniforma vardı.
Acho que era um barco da Guarda Costeira, e eu acho que estava de uniforme.
Sahil Güvenlik tekneyi bulmuş.
A Guarda Costeira pode ter encontrado o barco.
Sanırım bu seçkin sahil şeridindeki kimyasal atıklar, henüz hava deliklerini çürütmemiş.
Os produtos químicos desta propriedade elitista ainda não lhes tapou os espiráculos.
Biliyorsun, doğuda sahil zamanındalar hala, Courtney onları otele geri götürdü.
Bom, ainda estão com o horário da Costa Este, por isso, a Courtney levou-os para o hotel.
Bak ne buldum.. sahil tablom. Evet.
Olha o que encontrei, a minha pintura da praia.
Port Authority Şirketi çalışanlarını gönderiyor, Sahil İşletmeleri- -
A autoridade portuária vai mandar o guarda costeiro chefe...
Tanjalla Sahil Oteli'nden gelen bilgilere göre teröristler saldırıda 20 rehine ele geçirdiler.
As primeiras imformações do ataque terrorista no parque da praia de Tanjalla capturaram acerca de 20 reféns.
Kacey Tuscon'dan... ben ise her pisliğin özgeçmişinde özel stüdyo vesikalığı olan o sahil şehirinden geliyorum.
Aqui a Kacey é de Tucson e eu... eu sou de onde o Diabo perdeu as botas.
Babam ayda bir sahil evinde gospel korosu barbeküsü düzenler, onun tayfadan bir sürü insan, ama yemekler gerçekten güzel ve müzik uçurucu.
Coro gospel, churrasco, pessoas da editora, mas a comida é muito boa, e a música é maravilhosa. Devias ir.
Tek sorun, Mead gölünün 880 km'lik bir sahil şeridine sahip olması.
O único problema é que o Lago Mead tem 885km de margem.
Evet.. sahil güvenlik karışmamış, sizin sayenizde çocuklar.
Sim, a Guarda Costeira afastou-se, graças a vocês.
Sahil şeridinde silahlarınızı taşımaya devam edeceğiz Siz de bizi Rus stoğuyla beslemeye devam edeceksiniz.
Continuamos a vender as vossas armas na costa e dão-nos o material russo.
Kızılhaç'ı ve sahil güvenliği aradım.
- À Guarda Costeira.
Birleşik Krallık Sahil Güvenlik Polisi.
Nadador! Somos a Guarda Costeira.
Değil, sahil köpeğiymiş.
Não, não, é um cão na praia.
Sahil güvenlik tekneyi bir mil açığa sürüklenmiş halde buldu.
A Guarda Costeira encontrou o barco à deriva, a uma milha de distância.
Mayday, mayday. Sahil Güvenlik burası Harper Adası, acil destek istiyoruz.
Guarda Costeira, é da Ilha de Harper a pedir assistência.
Tamam. Mayday, mayday. Sahil Güvenlik, burası Harper Adası.
Guarda Costeira, é da Ilha de Harper.
Mayday, mayday. Sahil Güvenlik, burası Harper Adası acil destek istiyoruz.
Guarda Costeira, é da Ilha de Harper.
Lütfen cevap verin. Seattle Sahil Güvenlik.
É da Guarda Costeira, de Seattle.
Tamam. Sahil Güvenlik ile konuşuyorsunuz.
Aqui é a guarda costeira, fale, Ilha de Harper.
Burası Harper Adası. Cevap ver, Sahil Güvenlik.
É da Ilha de Harper, a chamar a guarda costeira.
Yanımda Henry Dunn var. Sahil Güvenlik helikopteri 45 dakika içinde orada olacak.
O helicóptero deve chegar daqui a 45 min.
Sahil Güvenlik, burası Harper Adası. Cevap verin.
Guarda costeira, é da Ilha de Harper, responda.
Ben KAB'dan ajan Cho. 43565 Trancas sahil yoluna acil ambulans istiyoruz.
Fala o agente Cho, CBI. Precisamos de paramédicos no 43565 de Trancas Beach Road.
Bir onbaşı... Sahil güvenlikteydi.
Havia um Cabo... que serviu na Guarda Costeira.
98'de Venice'e gidip sahil devriyesi olarak çalışmaya başladı.
Agora, em 98, foi até Veneza. Patrulha de praia.
Burada, Moai adı verilen 800'den fazla taş muhafız sahil şeridi boyunca nöbet beklemektedir.
que a razão da construção das pirâmides foi para armazenar conhecimento.
Walsers sahil tarafından çantalarla çıkıyor.
Repito, o Walser está saindo pelo lado da praia com as malas.
Sahil güvenlikçi elemanı oynadığı filme ne diyeceksiniz?
- E aquele onde ele fazia de guarda costeiro?
Ne iş yapardın, sahil güvelik mi?
Na Guarda Costeira?
Bombayı çantaya koyalım, tekneye yerleştirip sahil güvenliği arayalım.
Pomos a bomba no saco, enfiamo-la no barco e chamamos a Guarda Costeira.
Sahil Güvenlik.
Guarda Costeira.
10 gün boyunca Saint-Tropez'deki sahil evinde olacak. Daha çok zamanım var.
Ele está na casa de praia em Saint Tropez durante os próximos dez dias, portanto tenho tempo de sobra.
Ama... Sahil partilerine bayılırım.
Adoro festas na praia!
Sahil yok.
Sem praia.
40 derece enlemde "Kükreyen Kırklar" olarak bilinen şiddetli batı rüzgarı sahil şeridinde patlar.
A 40 graus de latitude, de fortes ventos do oeste conhecida como "Intensos Ruidos" atinge a costa.
Sahil!
A praia!
Bir inşaat ekibi onu sahil yolunda bir rampanın altında bulmuş.
- Os trabalhadores de construção encontraram-no na estrada Bayshore de baixo de uma rampa.
Villanın gerçekten inanılmaz bir sahil manzarası var, büro oradaki bir torbacıdan ayarlamış.
Numa incrível mansão junto à praia que a agência confiscou a um traficante.
Cuma günü Sahil Klübünden geldi, ve birden üstüme atlayıverdi
Ela apenas voltou do Clube da Praia na sexta, e não consegiu tirar as mãos de cima de mim.
Sahil Yolu
ESTRADA DA COSTA
Burada Sahil Güvenliğin acil durum kanalı var.
A Guarda Costeira tem um canal de emergência.
Sahil Güvenlik yola çıktı.
A guarda costeira está a caminho.
Sahil Güvenlik olmalı.
A guarda costeira, tem de ser.