English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ U ] / Uk

Uk traducir portugués

93 traducción paralela
Nerdeyse yırtılmaz postuylayken 2 ton kadar gelen mors, saldırınca, dişleri ışıldar ve "Kuzey Kaplanı" olarak da anılan....... "uk-uk" diye mücadele çığlığı atar.
Pesando quase duas toneladas, protegida por uma pele quase impenetrável, a morsa, ao atacar, faz brilhar suas longas presas e entoa seu canto de guerra "uk-uk". É chamada "o tigre do norte".
Seni kuc _ uk kurnaz adam seni!
Es muito espertinho!
Grup Nikaragua'ya döndüğünde hasta İngiltere'de kalmış.
"Ficou no UK quando o grupo regressou à Nicaragua."
Glasgow'u, ilk geldikleri yer olduğu için seçmiş.
"Conhecia Glasgow apenas por ser o seu primeiro" "Local onde esteve no UK"..
Bir tane. Bir buç uk yıldır hiç kavga etmedik.
Num ano e meio não tivemos uma discussão.
Uk-su motel, Bupyung İstasyonu'nun yanında.
O motel Uk-su perto da estação Bupyung.
Evet. "Anarchy in the UK" yi bağıra bağıra söyleyebiliriz.
Podíamos cantar Anarchy in the UK a plenos pulmões.
Onun ne düşündüğü önemli değil, çünkü ben seni seviyorum.
Consegui! Olha... Estaca UK!
Kendine vurma, bu gerçek bir ürün.
Estaquem UK! - O quê? !
Sex Pistols ve Anarchy in the UK.
Os Sex Pistols com Anarchy in the UK.
Basit. İngiltere, rejimi silahlandıran, insanların buraya gelmesine neden olan silah satışını durdurur.
O UK deixa de vender as armas que armam os regimes que empurram as pessoas para cá.
Irkçı birinin yasadışı yollarla mültecileri İngiltere'ye sokmasının nedeni nedir?
O que faz um racista a contrabandear imigrantes ilegais para o UK?
Bildiğimiz kadarıyla, Asabiyah, şimdilik İngiltere'de herhangi bir eylem plânında bulunmadı.
Mas, tanto quanto sabemos, os Asabiyah nunca mostraram interesse em planear acções no UK. Ainda.
Asabiyah'ın İngiltere'ye saldırma ihtimali varsa, bir an önce harekete geçmeliyiz.
Se há o perigo de um ataque dos Asabiyah no UK, temos que agir. De imediato.
Britanya'da kürtaja karşı kimi tanıyoruz?
OK, quem conhecemos aqui no UK, como extremistas pro-vidas?
Şayet İngilterede öyle bir liste hazırladılarsa, Karen'in ismide görünür.
Ok, então... assumindo que fizeram uma lista semelhante no UK, o nome da Karen estaria lá.
Amerikadan da fırtmayı başardı, İngiltereden de. Halen... - -
Ela fugiu escondida do US, um grande fiasco, entrou escondidano UK, fiasco ainda maior.
Neden İngiltereye gelinsinki?
Porquê vir para o UK?
bunların Uk'deki gibi dizayn edilip edilmediğini bilmiyorsun değil mi?
Não sabe se estes têm a mesma designação como no Reino Unido, ou sabe?
UK'in de aralarında bulunduğu, 17 ülkeye doğru.
Com destino a 17 países, incluindo o Reino Unido.
Eşi ve çocuğuyla birlikte UK'de yaşayan Londra Üniversitesi'nde okuyan Ürdün'lü bir yönetim danışmanı.
Um consultor de gestão jordano que estuda na universidade de Londres e vive no Reino Unido com a mulher e o filho.
UK'e nükleer bomba tehdidi olduğunu varsayan hiç istihbaratımız yok.
E não há informações que indiquem uma ameaça de "bomba suja".
UK-9023.
UK-9023.
Doğum yeri Londra, 1975, 2 yaşında Osaka'ya taşındın, 1986'da UK'ye geri döndün.
Nascida em Londres, 1975, vais para Osaka aos 2 e voltas ao Reino Unido em 1986.
İngiltere'de 30 tane ve yaklaşık birkaç düzine de Amerika'da.
Bem, cerca de 30 aqui em UK, e à volta de outra dúzia nos Estados Unidos.
Hunuku-uk, Hunookook...
é Hunuku-ook, Hunookook...
Orta Asyalı pop star ve güçlü Turaki aşiretinin veliahdı Uk-Mi-Fey Taknufmini'nin yaklaşan evliliği...
O casamento da estrela pop centro-asiática Yonica Babyyeah com Ooq-Mi-Fay Taqnufmini, herdeiro do clã Turaqui.
Artık Uk-Mi-Fey ile birlikteyim.
Agora, estou com o Ooq-Mi-Fay.
Ellerinin ve dizlerinin üstünde. Erkeği, Uk-Mi-Fey'i bekleyecek.
Quero-a de gatas, à espera do senhor da guerra fálico :
Uk-Mi-Fey'le evlenmemeli miyim sence?
Acha que não devo casar com o Ooq-Mi-Fay?
Gelmiş bir de bana Uk-Mi-Fey'le evlenmememi söylüyor!
Aquele idiota ainda me diz para não casar com o Ooq-Mi-Fay?
Uk-Mi-Fey'le evleneceğim.
Vou casar-me, porra!
Az önce Uk-Mi-Fey'in yarım düzine adamını doğradı...
Ele matou meia dúzia de homens do Ooq-Mi-Fay.
Uk Yayınının alanın yüzeyindeki malzeme - Gördünmü, Eff? - Hayır.
Aquele bocadinho de nada de tecido não consegue tapar a superfície exigida pelas leis da televisão no Reino Unido.
Yeni UK şampiyonu, Jay-2-0!
Jay-2-0, os próximos campeões do Reino Unido!
UK şampiyonu olabiliriz New York'a gidip ülkemizi temsil edebiliriz.
Todos temos pressões... temos a hipótese de ser campeões do Reino Unido... e ir a Nova Iorque e representar o nosso país.
Kazanıp, UK şampiyonu olmak istediğini sanıyordum.
Pensei que querias ganhar? Ser campeão do Reino Unido!
- O zaman oraya gidelim ama önce UK şampiyonu olmalıyız.
- Então, vamos para lá... mas temos de ser campeões do Reino Unido primeiro.
Birkaç hafta sonra UK finalleri var.
Temos finais daqui a algumas semanas.
Finalde karşınızda UK'in en başarılı dansçıları olacak.
Vão competir contra os melhores dançarinos de rua do Reino Unido daqui a umas semanas...
İki sene öncesinin UK şampiyonları.
Estes foram os campeões de Dança de Rua há 2 anos.
UK şampiyonu.
São os Campeões Nacionais do Reino Unido.
Bunlar UK şampiyonu bebeğim.
Campeões do Reino Unido, queridos.
Yıldız gemisi UK.
A Nave Estelar UK.
Yıldız gemisi UK'in tarihiyle ilgili bir sunum kısa zaman içinde başlayacak.
Uma apresentação sobre a Nave Estelar UK... logo vai começar. PROTESTAR.
altyazılar : t-becks tanbecks @ yahoo.co.uk
HUMANOCRACIA
altyazılar : t-becks tanbecks @ yahoo.co.uk
Ripadas por : olimac Adaptação :
Dışarı çık!
Alterar estes ficheiros irá alterar os cálculos dos planos de voo sobre o espaço de voo no UK.
DVD Subtitle Rip by karton _ piyer karton _ piyer @ yahoo.co.uk
Piglet
Onun için de bina dökülüyor ve biz de "ÜK" kabul ediyoruz.
Por isso que esta casa está a cair e por isso recebemos HPs.
- "ÜK" nedir?
- HPs?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]