English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ Y ] / Yazık oldu

Yazık oldu traducir portugués

717 traducción paralela
Çok yazık oldu.
Muito mal isso.
Baron'a çok yazık oldu.
É uma pena o Barão.
Yazık oldu çünkü geri dönmeyecek.
Uma pena que ela não vai voltar.
Yazık oldu.
Uma pena.
- Çok yazık oldu gerçekten.
- lsto é uma vergonha.
O ikisine yazık oldu.
Que pena dos garotos.
Kay'in dünürlerimizi tanıdığımız birilerinin arasından seçememesi yazık oldu. 362, 364...
Pena que a Kay não escolhesse os seus sogros entre os nossos conhecidos.
Yazık oldu! Kendini iyi bilirdim.
Pobrezinho... conhecia-o bem.
Yazık oldu.
É uma pena, é claro.
Bu şekilde ölmesi yazık oldu.
É uma pena ter morrido assim.
Bunlar günahlarımız yüzünden başımıza geldi. Bize yazık oldu.
Nossos pecados nos trouxeram a derrota, vele por nós.
Yazık oldu, Lanser. Poker oynarız diye umuyordum.
Esperava que pudéssemos jogar uma partida de pôquer.
Yazık oldu.
Bem, isto é uma pena.
Stacey'e yazık oldu, efendim. Spor yaparken çok özlenecek.
É uma lástima o que se passou com o Stacy.
Marlowe'un çakmağına yazık oldu, değil mi?
Foi uma pena o Ronson do Marlowe, não foi?
Çok yazık oldu. İyi bir yarış çıkartıyordu.
Que pena, estava a fazer uma boa corrida.
Yazık oldu!
É pena.
Hendorff'a yazık oldu.
É uma pena acerca do Hendorff.
Denizaltınızı yanlış yerden çıkarmanız yazık oldu.
Pena que tenha desencaminhado o seu submarino.
Yazık oldu, Tommy.
Que grande pena, Tommy.
- Yırtılması yazık oldu.
- Pena que o tenhamos rasgado.
O kese bir hediyeydi. Yazık oldu.
A bolsa foi uma distinçäo militar.
Bir arkadaşınızı yitirdiğinizde, "zavallı, yazık oldu" derdiniz, o kadar.
Se um colega desaparecia, pensávamos que o pobre colega tinha morrido e ficava por aí.
Tabii, babana çok yazık oldu.
Claro que foi pena o que aconteceu ao teu pai.
Adamın sadece 38 yaşında olması yazık oldu. İki sene daha yaşlı olsaydı, şu ankinin üç katı puan aldırabilirdi. Ama iki senedir yaptığı gibi Makineli Tüfek Joe skor tabelasına ilk kanı sıçrattı.
O sujeito em questão tinha 38 anos, se tivesse tido mais dois anos teria triplicado a pontuação, mas, com 2 anos consecutivos nesta carreira Joe metralhadora foi... o primeiro a estrear o marcador.
Evet, yazık oldu.
Sim, foi uma pena.
Yazık oldu.
Que desperdício.
Yazık oldu arka koltuğa!
Coitado do banco traseiro!
Ah Louise, çimenlerine yazık oldu!
Louise, o teu relvado!
İyi bir çantaya yazık oldu.
Isto é que é um desperdício de boas malas.
Bizi terketmen çok yazık oldu, Lamia "GENETIX" te harika bir kariyerin olabilirdi.
Uma pena, Lamia, que você nos deixou.
Yazık oldu evlat.
Uma perda terrível, rapaz.
Yazık oldu!
Que pena.
Ne yazık O tam bir yabani oldu.
É uma pena ter saído tão incivilizado.
Ne yazık ki ben oraya taşınmadan bir yıl önce oldu.
Infelizmente, foi antes de eu me mudar para lá, um ano antes.
Bunun şimdi ortaya çıkması yazık oldu.
É uma pena que agora isto tivesse de a apanhar.
Ne yazık ki, bir kısmı yok oldu.
Infelizmente, parte disto foi destruído.
Derken, bir yaz kuraklık oldu.
E então um verão vem a seca.
Hayır. Yazık, bana büyük bir dert oldu.
Santo Deus, eu sempre tive imenso receio que isso acontecesse.
Zavallı John'un gelememesine yazık oldu.
- Pena que John não pôde vir.
Süleyman yenildi! Askerlerimiz yenildi. Bize yazık oldu.
Ó senhor da vida vele por nós, os egípcios virão!
Yazılı bir sözleşme yoktu, ama satış yapılır yapılmaz... açıkça artık onun kölesi oldu.
Não houve nenhum contrato, mas ficou claro que ela seria dele... Logo que o negócio fosse fechado.
Gower'a yazık oldu.
- Sim, foi o que supuz. Foi uma pena, o Taffy Gower.
Ne yazık ki bu telgraf şimdiden çok pahalı oldu.
" Infelizmente, este telegrama já está muito caro.
- ve, ne yazık ki, oda da temizlenmiş oldu.
Infelizmente, o quarto já foi limpo.
Ne yazık ki sonu trajik oldu.
Infelizmente, acabou em tragédia.
Küçük Tod'a yazık oldu.
Pobre pequeno Tod.
Bizimle gelememen yazık oldu.
É pena não vir connosco.
Ne yazık ki paramparça oldu.
- Não sobrou muita coisa.
Ve şimdi ne yazık ki, onların rüyası sizinki oldu.
E agora, por trágica necessidade, os sonhos deles tornaram-se os vossos.
Fakat yazık ki, sonuç çıkarma yeteneğim başarısız oldu.
Mas, os meus poderes de dedução falharam.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]