English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → portugués / [ Ş ] / Şunu bilmeni isterim ki

Şunu bilmeni isterim ki traducir portugués

143 traducción paralela
Şunu bilmeni isterim ki...
Eu quero...
Şimdi, şunu bilmeni isterim ki, benim hakkımda ne düşünürsen düşün,... Ben katil değilim.
Só quero que saibas, que não é importante o que pensas de mim, mas não sou um assassino.
Şunu bilmeni isterim ki... evimi kendi evin gibi kabul edebilirsin.
Quero que saiba que minha casa é sua casa.
Eğer şu an ölüyorsam, şunu bilmeni isterim ki Levius... Lucila'yı derhal öldürmeleri için emir vermiştim.
Se eu morrer, Lívio, fique sabendo... que dei ordens para matar Lucila!
Şunu bilmeni isterim ki...
Só quero que saibas...
Şunu bilmeni isterim ki korktuğumdan veya başka birşey yüzünden değil.
Quero que saiba que não é por medo ou assim...
Şunu bilmeni isterim ki...
Quero que saibas que eu...
Elbette görmeyeceğim ama şunu bilmeni isterim ki bundan sonra yatacağım güzel kadını sana adayacağım.
Claro que vou, Peg. - Vou para a cama. - Óptimo.
Şunu bilmeni isterim ki bu üniversite işi aile bütçesini köküne kadar kurutabilir.
Todos se têm de divertir. Sei que a faculdade poder ser um escoadouro das finanças familiares.
- Josie. Şunu bilmeni isterim ki, bu evdeki konumunun değişmiş olmasına rağmen, sana hak ettiğin saygı ve sevgiyi göstermeyi istiyorum.
- Josie... só quero que saibas... que, ainda que a tua posição nesta casa tenha mudado... pretendo mostrar-te todo o respeito e o afecto que mereces.
- Hayır. Kararını vermeden önce, şunu bilmeni isterim ki... senden bir çocuğumun olması... hayatımda yaşayabileceğim en güzel şey.
Pois antes que tome, é bom que saiba que, para mim, ter um filho seu seria a maior alegria que poderia ter.
Şunu bilmeni isterim ki Alabama'yla iyi bir hayat kurmanı dilerim.
Quero que saibas que... eu espero que tudo corra bem contigo e com a Alabama.
Şunu bilmeni isterim ki seni de götürmeye karar verdim.
Eu queria que soubesse... -... que eu decidi levá-lo comigo.
Şunu bilmeni isterim ki, yaptığın şey çok iyiydi. Sakat bir çocuğa yardım etmek.
Queria dizer-te que foi bom o que fizeste.
Aslında şunu bilmeni isterim ki Daniel, buraya işimiz için gelmedik.
Daniel, sabes bem que não vim por aquilo de Segunda.
Ama şunu bilmeni isterim ki ; burada, çalmak için inşa ediyorlar!
Mas quero que saibam que aqui eles constroem para roubar!
Lisa, yeni "ben'i" öldürüyorum. Ama yapmadan önce, şunu bilmeni isterim ki zeki olduğumda senin ne kadar inanılmaz olduğunun farkına vardım.
"Lisa, estou a tomar o caminho dos cobardes, mas antes de fazê-lo, quero que saibas que ser inteligente me fez perceber como és fantástica."
Şunu bilmeni isterim ki... bu, duyduğum şükranın bir ölçüsü değil.
Só quero que saiba... que isto não é uma medida do meu nível de gratidão.
Birşey söylemeden önce Albert, şunu bilmeni isterim ki Julie'nin.. ... şuuru tam olarak yerinde değil kazadan beri.
Antes de dizeres qualquer coisa, Albert, eu só quero que saibas que a Julie é realmente muito sensível em relação á sua aparencia desde... o acidente.
Penny, şunu bilmeni isterim ki sen doğduğun gün seni kollarıma almıştım ve bu benim tüm yaşamımdaki en mutlu gündü.
Penny, quero que saibas que no dia em que nasceste segurei-te nos meus braços e esse foi o dia mais feliz da minha vida.
Sadece şunu bilmeni isterim ki ben de sana aşık oldum.
Só queria que soubesses que me apaixonei por ti.
Ama gitmeden önce, şunu bilmeni isterim ki bu fikir planlanmamıştı. Önceden tasarlanmamıştı.
Mas antes de ires embora quero que saibas que nada disto foi premeditado.
Lizzie, şunu bilmeni isterim ki sana olan duygularım...
Lizzie, quero que saibas que meus sentimentos por ti...
Şunu bilmeni isterim ki, Todd ve ailesi... yasalara saygıIıdırlar ve umarım bu, kararınızı etkilemez.
Quero que saiba que o Todd e a família são cidadãos cumpridores.
Seninle tekrar takılmak için heyecanlansam da şunu bilmeni isterim ki...
E embora queira sair contigo outra vez... Por favor, fica a saber que não pretendo começar uma...
Şunu bilmeni isterim ki, canım, oturmamıza rağmen seni ayakta alkışlıyoruz.
Quero que saiba, minha querida, que apesar de estarmos sentados estamos a dar-lhe uma ovação de pé.
Şunu bilmeni isterim ki, ettiğimiz üç sohbetten gay izlenimini verdiğin ilki.
Quero que saibas que esta é a primeira conversa... de três conversas que te levam a ser maricas.
Dinle adamım, şartları konuşmalıyız. Şunu bilmeni isterim ki, ben tam bir başbelası olacağım. Tamam, çünkü bu iş ancak böyle yapılır.
Quando discutirmos os termos, quero que saibas que sou um mau como as cobras, porque é assim que eu negocio.
Ve beni istememeni anlıyorum... Ama şunu bilmeni isterim ki ben Sam'le yat... Tamam.
e compreendo que não me queiras, mas devias saber que não dormi com...
Sana bir soru soracağım ama cevaplamadan önce şunu bilmeni isterim ki cevabın çok önemli, tamam mı?
Tenho uma pergunta para te fazer. Mas, antes que me dês uma resposta, quero que saibas que tem uma razão. - Está bem?
Yani, Jake'nin babasısın ve şey... Şunu bilmeni isterim ki Jake ve Libby'yi çok ama çok seviyorum ve bu konuda olgun davrandığın için teşekkür ederim.
Quero dizer, sabe, você é o pai do Jake... e, bom, eu só queria que você soubesse... que eu gosto mesmo muito da Libby e do Jake... e, bom, só quero agradecê-lo pela sua atitude adulta... em relação a isto, percebe?
Şunu bilmeni isterim ki ekonomik bir faciayla da karşı karşıya olabilirsin.
Só estou a ligar para lhe dizer que também podem estar perante uma económica...
Şunu bilmeni isterim ki, bence Marion'un yaptığı çok yanlıştı.
- Sim. Tu sabes, eu queira te dizer, que não achei bem ao que Marion fez.
Ama şunu bilmeni isterim ki ; iki sene önceki aynı adam değilim. Nasıl sen, zorla götürülüp Çin hapisanesine atılan adam değilsen.
Mas não sou o mesmo homem que era há dois anos atrás, tal como o Jack não é o mesmo homem que atiraram para uma prisão chinesa.
Dinle, şunu bilmeni isterim ki.. bana şans tanıdığın için sana gerçekten minnettarım.
Só queria dizer que agradeço que me tenhas dado uma hipótese.
Ne olursa olsun umarım bunu söylemeye bile gerek yoktur ama ne olursa olsun şunu bilmeni isterim ki ailene her zaman bakacağım.
Acho que não preciso de dizê-lo, mas aconteça o que acontecer quero que saibas que eu irei sempre tomar conta da tua família.
Ve arkadaş olarak şunu bilmeni isterim ki... Ben biriyle çıkıyorum.
E como amigos, eu apenas quero que saibas... que eu estou a namorar com alguém.
Sanırım şu saçma laftan dolayı sinirlendin, ve şunu bilmeni isterim ki babanın parasıyla ilgilenmiyorum.
Pensava que estivesses chateada sobre aquele disparate do acordo pré-nupcial, e só queria que soubesses que não estou atrás do dinheiro do teu pai.
Şunu bilmeni isterim ki, zarar verme niyetim yoktu.
Saiba que nunca quis machucar ninguém!
Mitch, şunu bilmeni isterim ki, bu gece ne kadar çılgınca olsa da kabuğumdan çıkmamı sağladı.
Mitch, quero que saibas que esta noite, apesar de muito maluca, fez-me sair da minha concha.
Sadece şunu bilmeni isterim ki ben... Sen milyonda bir bulunur bir dostsun.
Só quero que saibas que... tu és um num milhão!
sunu bilmeni isterim ki, ne olursa olsun ben sana her zaman minnettar kalacagim.
Só quero que saibas que, aconteça o que acontecer, estou-te muito grata. Não, não. E eu a ti.
Şunu iyi bilmeni isterim ki :
Lamento o que aconteceu.
Şunu fark ettiğimi bilmeni isterim ki... şeyi... Peki, evliliğimizin fiziksel boyutu şey olmayabilir...
Quero que saibas que eu sei que... apesar do lado físico do nosso casamento pode não ter sido...
Debra, şunu da bilmeni isterim ki oğlumun hayatına karışmak benim tarzım değildir.
Só quero que saibas que não sou do género de me meter na vida do meu filho.
Fakat şunu iyi bilmeni isterim ki,
Mas só quero que saibas uma coisa.
Hey, şunu bilmeni isterim ki Alice benim için deliriyor.
Ei, fiquem a saber que a Alice está caidinha por mim.
Davetin için tesekkür ederim ancak sunu bilmeni isterim ki baska birisiyle iliskim var.
Olha, agradeço o convite... mas acho que deves saber que estou a sair com outra pessoa.
sunu bilmeni isterim ki haklisin.
Mas quero que saibas que estás certa.
Jeffrey, Jeffrey burada her ne olusa olsun sunu bilmeni isterim ki, seninle gurur duyuyorum.
Jeffrey, Jeffrey... não importa o que acontece daqui para a frente... quero que saibas uma coisa : Estou orgulhoso de ti.
Ayrıca şunu da bilmeni isterim ki eğer dağılımı değiştirmek istersen, J.D. hazır.
Também quero que saiba, caso decida mudar para a linha ofensiva, o J.D. está pronto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]