Ben yalnızım traducir ruso
758 traducción paralela
Unzen'de, yaylada. Ben yalnızım.
Она в Унзене, в горах.
Örneğin, diyebilirdi ki, "Ben yalnızım."
Например, он может сказать : "мне одиноко".
"Tatiana, ben yalnızım, 40 yaşındayım ve her zaman yalnızdım."
"Татьяна, мне одиноко. Мне сорок лет и я всегда был одиноким человеком."
Ama Anna gitti,.. ... ve ben yalnızım oğlumla baş başayım.
А теперь Анна пропала, и я здесь, совсем один, вы понимаете, с нашим маленьким сыном.
Allah'ım beni koru, ben yalnızım.
Поскольку я теперь один, Бог хранит меня.
Allah'ım beni koru, ben yalnızım.
Поскольку теперь я один, Бог хранит меня.
Keşke benim de üç ay boyunca evde bekleyen genç bir zevcem olsaydı. Oysa ben yaşlı yalnız bir bekârım.
Хотел бы я чтобы молодая невеста ждала меня дома, но я всего лишь старый холостяк.
Ben toplama kampındayken, sen Paris'te yalnız mıydın?
Когда я был в концлагере, тебе было одиноко в Париже?
Ben, senin de dediğin gibi yalnız bir ihtiyarım.
Я просто одинокий старик, которому нужен друг, как ты и сказал
Hiç yalnız kalamayacak mıyım ben?
Могу я побыть один?
Ben... Bu ıssız, eski sarayda yalnızım.
Мне одиноко в этом пустынном старом замке.
Ben her yerde yalnız olacağım.
Мне везде одиноко.
Ben tamamıyla yalnızım.
А я одиночка.
Ben de yalnızım. Gel ve benimle ye "
"'и попей со мной, тебя мучают голод и жажда, а я одна. "'
Bu sana komik gelebilir ama... Onca yıI seni bekleyip yalnız kalmak... şey gibiydi... sanki sen içeride değildin de ben dışarıda kalmıştım.
Может, это смешно, но все эти годы, пока я была одна, мне казалось, что это не тебя посадили, а меня.
Ben sizi yalnız bırakayım.
Что ж, оставляю вас вдвоём.
O bir ödlek! Benimle gelmesi gerekiyordu ama ben yalnızım diye gelmek istemedi! Ödlek!
Он трус!
Ben kocamla o köyde yaşardım, sonra kocam öldü... kızım ve oğlumla şehre taşındık, bu yüzden yalnız değilim.
Я ведь со стариком-то в колхозе жила это вот когда уж я овдовела, меня зять с дочкой сюда выписали ну, чтобы вместе-то вроде веселее.
" Ben tutkulu ve yalnız bir kadınım...
" Я страстная и одинокая женщина...
Borulu adam yok, yalnız ben varım.
Нет никакого человека с трубой. Это всего лишь я.
Şimdi de ben yalnız kaldım.
Теперь ты меня побеждаешь.
Ben senin yalnız resmine aşığım.
Я не хочу Вас.
Ben ise zenginim, ama yalnızım.
Я богат. Но я одинок.
Ben değil. Tüm bu süre içinde senden yalnız bir kere haber aldım.
За все эти годы ты связался со мной только раз.
O yalnız değil ki, ben varım.
Он не один. У него есть я.
Biraz kaba saba olduklarının ben de farkındayım, fakat bir şeye ihtiyacın olursa seni asla yalnız bırakmazlar.
Ну, они, конечно, грубоваты, и неотесанны, но если ты попал в беду, хоп! - они тут как тут.
Ben de yalnız ve çıplağım.
Я одна! Голая!
Ben yalnız savaşçıyım.
Я одинокий рейнджер.
Yalnızım geceler boyunca ben
Night after night in the dark I'm alone
Yalnız değilsin Paul, ben buradayım.
Ты не одинок, Поль. Я с тобой.
Ben o kadar yalnızım ki!
Я так одинока!
Seni de bu konuya dahil ettiğim için üzgünüm, Frieda, ama seninle bir kan bağımız yok ve ben de babamı yalnız bırakamam.
Извини, что я говорю это при тебе, Фрида, но ты мне не кровная родственница, а папу без тебя застать невозможно.
Ben de köşeyi döndüm, zillerdeki bütün isimlere baktım. Beşinci katta yalnız yaşayan bir tek sensin.
Так что я пошёл за угол, посмотрел на имена возле звонков, и одно имя оказалось только в 5-й квартире.
Ben Tanrı'nın bir yalnızıyım.
Бог создал меня одиноким.
Lütfen. Ona yardım edebilirim. Ona yalnız ben...
Пожалуйста я могу помочь ей, Только я могу помочь ей.
Haydi, ben sizi yalnız bırakayım, Bichat'da konsültasyonum var.
Ладно, я оставляю вас. Надо заехать в клинику Бише.
Ben de sadece kendim için yalnız çalışırım.
Я тоже буду делать сам, сам за себя.
Ben hainim, yalancıyım,.. ... tamamen yalnızım.
Я изменяла, лгала, покинутая, с израненной душой.
Hep yalnızım ben...
" О, как я одинок,
Öncelikle, burada soruları yalnız ben sorarım, anladın mı?
Во-первых, здесь не ты задаешь вопросы, а я, ясно?
"Birlikte hayal ettik, ama ben burada yalnızım."
" Мы мечтали об этом вместе, но я сейчас одна.
Ben hep yalnızım zaten.
Я всегда одна.
Ben yalnız biriyim, sadece kedimle yaşarım.
Я - одинокий человек, живу один со своей кошкой.
Ben yalnız yaşarım.
Я живу один.
Ben kırk yaşındayım, beni yalnız bırak!
Мне уже сорок, оставьте меня!
Ben genellikle yalnızım. Serseri bir yahudi gibi.
Я почти всегда один, как вечный скиталец.
Bana arkadaşlık edersin. Ben çok yalnızım.
- Не переведено -
- Ben de yalnızım.
- И я тоже.
Ben çok yalnızım. Bu ne kadar aptalca değil mi? Evet, aptalca ama ben yine de yalnızım.
Я один сам с собой - это не то, что имелось в виду... сыграть втроём - вот будет денёк, но...
Artık bunu söyleyebilirim. İşte bu gece ben de nihayet yalnızım.
Сейчас я могу это сказать, так как сегодня ночью я, наконец-то, буду одна.
- Ben ev hanımıyım. - Nasıl oluyor da, yalnız yemek yiyorsunuz? - Yalnız yemiyorum.
Но изредка, посреди своей монотонной бубни
yalnızım 166
ben yokum 169
ben yoruldum 32
ben yaptım 316
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yaşıyorum 19
ben yokum 169
ben yoruldum 32
ben yaptım 316
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yaşıyorum 19
ben yedim 21
ben yapmadım 408
ben yapamam 117
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapayım 56
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yapacağım 68
ben yapmadım 408
ben yapamam 117
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapayım 56
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yapacağım 68