English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ B ] / Biliyorsun değil mi

Biliyorsun değil mi traducir ruso

5,075 traducción paralela
Eğer katılırsam, geçici olacağını biliyorsun değil mi? Milan mal taşımaya tekrar hazır olana kadar.
- Если я пойду на это, то только временно, пока Милан не сделает поставку.
Sen benimsin, biliyorsun değil mi?
Ты моя. Ты ведь это знаешь?
- Duruşmayla benim ilgilenebileceğimi biliyorsun değil mi?
Но на суде буду выступать я. - Посмотрим.
Benimle konuşabileceğini biliyorsun değil mi?
Ты знаешь, что можешь поговорить со мной, да?
Burada senin gibilere hizmet etmediğimizi biliyorsun değil mi? - Evet.
Мы не обслуживаем людей вашего типа, не знали?
Neden geldiğimizi biliyorsun değil mi?
Вам известно, зачем мы здесь, правда?
Hava daha ne kadar ısınacak biliyorsun değil mi?
Знаешь, как тут бывает жарко?
O şeyleri yemek dişlerini çürütür biliyorsun değil mi?
От этого дерьма зубы сгниют.
Stefan, nasıl kahkaha atılacağını biliyorsun değil mi?
Стефан, ты знаешь как смеяться, правда?
Düğünün, evliliğin koridorda yürümekten çok daha anlamlı bir şey. Biliyorsun değil mi?
Ты же в курсе, что твой брак, то есть, твоя свадьба - не сводится к тому, чтобы дойти до алтаря.
Josh, seks randevusu ile flörtleşmek arasındaki farkı biliyorsun değil mi?
Джош, э... Ты ведь в курсе, чем секс без обязательств... отличается от свидания, да?
Bu kızla takılarak kimseyi kandıramazsın biliyorsun değil mi?
Знаешь, тусуясь с этой цыпой ты никого не обманешь.
Eskiden yaptıklarını tekrarlıyorsun, biliyorsun değil mi?
Ты же в курсе, что повторяешься, верно?
Biz aslında kardeş değiliz biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, что я тебе не брат.
Başka çarem yok, biliyorsun değil mi?
Ты ведь понимаешь, что у меня нет выбора?
Bob, o paranın geldiği yerde daha tonlarca var, biliyorsun değil mi?
Боб, ты знаешь, это лишь малая часть всех денег.
- Ne olduklarını biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, кто они такие?
- Akli dengesi bozuk, biliyorsun değil mi? - Evet.
Ага.
Arkadaş olmamız gerektiğine dair bir kural yok, biliyorsun değil mi?
Знаешь, нет ведь такого правила, согласно которому мы должны быть друзьями, да?
Boşandığımı biliyorsun değil mi?
Ты знаешь, что я разведен, да?
Babam seni neden işe aldı biliyorsun değil mi Ray?
Знаешь, почему тебя нанял мой отец, Рэй?
Peşimizden geleceklerini biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, что они придут за нами, да?
Aptalca bir fikir olduğunu biliyorsun değil mi?
Ты же понимаешь, что это дурацкая затея, да?
Biliyorsun değil mi?
Знаю, мне тоже грустно.
- Yanımda ölmeyeceksin, bunu biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, что не умрешь?
Silah taşıdığımı biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, что у меня есть пистолет.
Karşılığında ne yaptığını biliyorsun değil mi?
Ты знаешь, что ты сделала в ответ?
- Bu yasadışı biliyorsun değil mi?
Ты же знаешь, что это противозаконно, да?
Karanlığı iyi biliyorsun, değil mi?
Ты хорошо знаком с тьмой, верно?
Biliyorsun, değil mi?
Ты же понимаешь, да?
Bunun bilimsel olarak mümkün olmadığını biliyorsun, değil mi?
Знаешь, такое невозможно в принципе по десятку разных причин.
Benim olduğunu biliyorsun, değil mi?
Ты знаешь, что он мой пёс, верно?
Bizi buraya o getirdi, biliyorsun, değil mi?
Он привел нас сюда. Ты понимаешь это, верно?
Belki, 24 48 saat biliyorsun- - değil mi?
Не знаю : 24, может быть 48 часов?
- Her şeyi biliyorsun, değil mi?
Всё-то ты знаешь, да?
Biliyorsun, değil mi?
Ты в курсе, не так ли?
Biliyorsun değil mi?
- Ты же в курсе, да?
Biliyorsun, değil mi?
Ты всё знаешь, да?
- Biliyorsun, değil mi?
- Тебе ведь это известно?
O ineğin nerede olduğunu çok iyi biliyorsun, değil mi Phil?
Ты точно знаешь, где эта корова, так ведь, Фил?
Bir sonraki hedefinin Yukarı Doğu Yakası olduğunu biliyorsun, değil mi?
Ты в курсе, что она собирается зачистить Верхний Ист-Сайд?
Sağır olduğumu biliyorsun, değil mi?
Ты же знаешь, что я глухой, да?
Oğlunla aynı takımda oynadığımızı biliyorsun, değil mi? Bu çıkar çatışması olmuyor mu?
- Мы с твоим сыном в одной команде – вроде как конфликт интересов.
Louvois sana yardım etmez. - Bunu biliyorsun, değil mi?
Лувуа тебе не поможет, и ты об этом знаешь!
Sadece tek bir arabam var biliyorsun, değil mi?
Ты же знаешь, что у меня только одна машина?
Onunla yatamayacağını biliyorsun, değil mi?
Ты знаешь, что не можешь с ней переспать, верно?
Bana güvenebileceğini biliyorsun, değil mi?
Ты же знаешь, что можешь мне доверять?
Bu işlerin nasıl yürüdüğünü biliyorsun, değil mi?
Теперь ты всё понял?
"Bu işlerin nasıl yürüdüğünü biliyorsun, değil mi?" dedim.
Я его не слышу. Теперь ты всё понял?
Ama sen bunu zaten biliyorsun, değil mi?
Но ты же знаешь, да?
Yapmamız gerekeni biliyorsun, değil mi?
Ты знаешь, что нам делать, да?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]