Bilmiyoruz traducir ruso
6,376 traducción paralela
Hayır yani demek istediğim, bir sebep-sonuç ilişkisi var mı bilmiyoruz.
Нет, я... Я просто хочу сказать, мы не знаем, связаны ли эти события...
Bu şeyin işe yarayıp yaramayacağını bile bilmiyoruz.
Но мы не знаем, сработает ли это.
Henüz bilmiyoruz.
Мы пока не знаем.
Tüm gençlik izleniyor. Her yaptığımız. Bunların ne anlama geldiğini ve aleyhimize nasıl kullanılacağını hiç bilmiyoruz.
Вся наша молодежь проверяется, всё, что мы делаем, и мы не знаем для чего, как это будет использовано против нас.
Ama hâlâ nasıl kurtaracağımızı bilmiyoruz.
Но мы всё ещё не знаем, как забрать Кейт.
Bütün polisler böyle değil ama evet, kimin yozlaşmış olduğunu bilmiyoruz.
Не полное, но... Да, мы не знаем, кто бы скомпрометирован.
- Ne olduğunu bile bilmiyoruz.
Мы даже не знаем, что это значит.
Nasıl bir kadim şeytanlıkla yüzleşeceğimizi bilmiyoruz ama direk içeriye dalıyoruz.
Мы понятия не имеем, с каким древним, будоражащим мир злом, имеем дело, но продолжаем идти вперед.
Hiçbir şey bilmiyoruz.
Мы ничего не знаем.
Birincisi kötü bir nedenden dolayı zaman atlaması yaşayıp yaşamadığını bilmiyoruz.
переместился ли ты во времени по плохой причине.
Evet, ama hala bunun mümkün olduğunu düşünüp düşünmediğini bilmiyoruz, ya da propaganda algoritmsının başarısız olduğunu bilip bilmediğini.
Но мы ведь не знаем, считал ли он это возможным или знал, что алгоритм обречен на провал.
- Bilmiyoruz.
Мы не знаем.
- Yani kimi aradığını bilmiyoruz.
Но мы не знаем, кто звонил.
Molk, kızın nelere bulaştığını bilmiyoruz.
Молк, мы даже не знаем в чем она замешана.
Sürekli bahsettiğiniz "baştaki adam" ile ne kastediyorsunuz bilmiyoruz.
Мы понятия не имеем, о каком "главном" вы сейчас говорите.
- Daha bilmiyoruz.
Мы этого не знаем.
Kindzi'nin onlara ne söylediğini bilmiyoruz.
Они пожирали живое существо.
Kimlikleri dışında pek bir şey bilmiyoruz.
Кроме основных данных - не так много.
Sarin saldırısıyla bağlantısı olduğunu düşünüyoruz. Ama nasıl olduğunu bilmiyoruz.
Просто точно не знаем, как.
Ashley'i henüz bilmiyoruz.
На Бренде нет. Данных по Эшли пока не получено.
Madison ve şüphelinin yolları Kurt ve Gül'den önce nasıl kesişti hala bilmiyoruz.
Мы, по-прежнему, не знаем, где пересекались Мэдисон и субъект до "Волка и Розы".
Dediler ki, "Michael, ne bok yediğimizi bilmiyoruz."
Они сказали мне : "Майкл", "Мы вообще понятия не имеем, какого хрена мы тут делаем".
- Bunun içinde ne var bilmiyoruz.
Мы даже не знаем, что там внутри.
Nasıl durduracağımızı bilmiyoruz ama denemek zorundayız.
Мы не знаем, как это сделать, но мы попытаемся.
Diğer organlar etkilendi mi kesin olarak bilmiyoruz.
Неясно, задеты ли другие органы.
Dövmelerin işlevini henüz bilmiyoruz.
Мы пока не знаем, что означают её татуировки.
Bilmiyoruz..
Без понятия.
Hayır bilmiyoruz.
Нет, с ним та же история, что с тобой.
Yani hiç bir şey bilmiyoruz öyle mi?
Значит, мы ни на шаг не приблизились к разгадке моего прошлого?
- Bilmiyoruz.
- Немного.
Yani bilmiyoruz.
То есть нет?
Adını bile bilmiyoruz.
Мы всё ещё не знаем вашего имени.
- Henüz bilmiyoruz.
Мы еще не знаем.
Johnny kim bilmiyoruz ve üçüncü bir ceset bulmadık.
Мы не знаем, кто такой Джонни и третьего тела мы не нашли.
Nereden geldiğini bilmiyoruz.
Мы не знаем, откуда он взялся.
Brian Finch'in NZT'yle nasıl bir bağı olduğunu bilmiyoruz.
Мы не знаем, как Брайан Финч связан с НЗТ.
Nasıl olur bilmiyoruz ama kesinlikle bunu öğrenmeyi planlıyoruz.
Мы не знаем откуда, но хотим выяснить.
Uzun dönem etkisini bile bilmiyoruz.
И мы даже не знаем ее долгосрочной эффективности.
İçinde ne olduğunu tam olarak bilmiyoruz.
Но мы не знаем что внутри.
Onun ne anlama geldiğini bilmiyoruz.
Мы не знаем что это значит.
Teğmen Griggs'in kim olduğunu bilmiyoruz.
Понятия не имею, кто такой лейтенант Григгс.
Daha ajanlık yaptığını bilmiyoruz.
Ещё неизвестно, шпионил ли он.
Hâlâ hayatta olup olmadığını bile bilmiyoruz, Donovan.
Мы не знаем жив ли он, Донован.
Hangi numarayı aradığımızı bilmiyoruz.
Мы не знаем, какой номер ищем.
İçeride bizi tam olarak ne bekliyor bilmiyoruz ama SWAT her zaman bu durumlarla karşılaşır, değil mi?
Мы не знаем, что нам там ждёт. Но мы в спецназе понимаем, что к чему.
Dürüst olmak gerekirse, neye bulaştığını bilmiyoruz.
Если честно, мы не знаем, в чем он был замешан.
Onu çaldı mı yoksa ona Tim mi verdi, hala bilmiyoruz.
Но украл он их, или Тим ему отдал, нам не известно.
USB bellek kartelin eline geçti mi bilmiyoruz.
Послушай, мы даже не знаем у картелей ли флешка.
Ve bilmiyoruz. Callen ve Sam patlamaya yakın telsizlerini attı.
Они оба отключили наушники примерно во время взрыва.
- Bilmiyoruz.
- Мы не знаем.
Bilmiyoruz.
Мы не знаем.
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyordum 699
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyor 92
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241
bilmiyorum ki 83
bilmiyordum 699
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyor 92
bilmiyorum işte 23
bilmiyorsun 241