Fazlasını traducir ruso
7,954 traducción paralela
- Bundan fazlasını kaybettiniz.
Вы потеряли нечто большее.
- İstediğinden daha fazlasını sana vereceğim.
Я дам вам кое-что, что вам нужно ещё больше. О, да?
Bak, cinayetle suçlanmak üzeresin. Bundan daha fazlasını vermeni şiddetle tavsiye ederim.
Слушай, тебя могут обвинить в убийстве, я бы советовала тебе рассказать всё, что знаешь.
Ama Supergirl daha fazlasını yapabilirdi.
Но Супергёрл могла бы сделать больше.
Daha fazlasını bulacağımızı sanmıyorum.
Вряд ли мы найдём что-то ещё.
Daha fazlasını ekleyebiliriz.
Мы всегда можем добавить больше.
Bay Boss yüzünden hep. Hep daha fazlasını istediğimizi söylerdik.
Мы всегда говорили, что мы хотим большего.
Tavsiyeden daha fazlasını yapıyordun.
Вы руководили им гораздо больше.
- Evet. - Ya da elinden gelenin fazlasını yaptığı için yemek arkadaşına teşekkür ediyor.
- Или он просто оценил старания партнера в подготовке к совместному ужину.
Zebra birkaç insanı burada, bayağı fazlasını da Meksika'da öldürdü.
Ла Зебра убил несколько человек здесь и несколько человек в Мексике.
Oraya geldiğinde sana daha fazlasını anlatırım.
Расскажу больше, когда встретимся.
Glenport Village'a hizmet veren IT görevlilerini araştırıyorum. Daha fazlasını verin.
Ищу компьютерщиков, оказывающих услуги на дому, и получавших вызовы из Гленпорт-Виллидж.
Hiç daha fazlasını istemedin mi?
Ты что,... не хочешь ничего большего?
İlişkiler hakkında söylediklerin, daha fazlasını istemen.
То, что ты сказал об отношениях, о желании чего-то бо́льшего...
Ultrason çekince daha fazlasını öğreniriz.
Будем знать больше после анализа.
Daha fazlasını geçirdim.
Было больше.
Ben seni eve bıraksam ve sende bana fazlasını anlatsan?
Как насчет этого – я подвезу вас домой, а вы расскажете мне еще что-нибудь?
Onunla konuşuyoruz, böylelikle yakınımızda tutuyoruz. Bu da yakalama şansımızı arttırıyor. Konuşmaktan fazlasını yapıyorsun.
Наше с ним общение держит его неподалеку и повышает шансы их поймать.
Johnson ve Costello'yu masa başına almaktan daha fazlasını yapmalıydım.
Я должен был сделать больше, чем просто перевести Джонсона и Костелло на бумажную работу.
Bazen eski dostlar geçmişin hakkında, bilinmesini istediğinden fazlasını bilirler.
Иногда они знают твою историю больше, чем тебе бы хотелось.
Ama hepsi bu değil. Kenny'nin Evindeki Villalar ayrıca özel fitness salonu, kulüpler ve çok daha fazlasını sunuyor. Ayrıca yapılması planlanan, Whole Foods marketine uzanan bir geçit.
В "Виллах у дома Кенни" также есть свой фитнес-центр, клуб и многое другое, в том числе - крытый проход к скоро открывающемуся супермаркету "Хол фудс".
Keşke sana daha fazlasını verebilsem.
Хотел бы я заплатить тебе больше. Ты заслузиваешь большего.
Daha fazlasını hak ediyorsun. Fakat ; sanırım dükkanı kapatacağım.
Но, похозе, мне плидется заклыться.
Daha fazlasını yapın.
Больше.
Sizden çok daha fazlasını beklerdim. Daha fazlasını yapın.
Я ожидала большего... намного большего.
"Çekilebilirsin" lafından fazlasını hak ediyorum.
Я заслуживаю большего, чем команду "свободна".
Çok daha fazlasını.
Я заслуживаю большего.
Onu ve daha fazlasını hak ettin Craig.
Ты заслужил гораздо большее, Крейг.
Fazlasını başarmaya çok yaklaşmıştık.
Мы подошли так близко для достижения столько.
Ama hırsım bana hep daha fazlasını istetiyor hep daha fazlasını isterim.
Но моим амбициям этого мало, они всегда хотят большего.
Daha fazlasını istedim.
Я хотел большего. Мне был нужен другой вид футбола, мне была нужна новая глава, новое испытание. Другой лиги.
Hep daha fazlasını istedi.
Он всегда хотел большего.
- Artık daha fazlasını biliyorum.
Я знаю больше, чем сказал.
Bir fabrikaya zarar vermekten fazlasını yaptılar, Lizzy.
Не в одном здании дело, Лиззи.
Bunu satıp kendi kaybımızı karşılayacağız, ama fazlasını alamayız.
Продадим и восполним свои потери, а другие - нет.
Fazlasını biliyorsun.
Вы знаете больше.
Benimle personel maaşlarını tartışman doğru değil. Çok daha fazlasını hak ediyor.
Мне кажется некорректным обсуждать с вами зарплату других сотрудников.
Şu anda kaldırabileceğinden fazlasını yapması için zorluyoruz ve kendimi- -
Мы заставляем ее делать то, что она не может, и мне кажется...
Bir insana sevdiği birinin öldüğünü söylemek için odaya girdiğiniz zaman ezberlediğiniz maddelerden çok daha fazlasını yapmanız gerek.
Когда вы приходите, чтобы сообщить кому-то о смерти любимого человека, нельзя просто использовать парочку заученных фраз.
Bir çocuktan, haddinden fazlasını istedim, sanırım.
Наверное, я слишком много от него хотел.
Görünüşe göre Senatör Organa davamıza uygun bir gemi bulmuş ve bu K-kanatlardan daha fazlasını imal etmek istiyormuş.
Похоже, сенатор Органа решил, что новый корабль поможет нашему делу, и желает тайно запустить производство этих Б-вингов.
Düşündüğümden fazlasını yapabilirim artık.
Я себя недооценивал.
Fazlasını istiyorum.
Я хочу большего.
Ölenler hakkında daha fazlasını ve o kişileri parka neyin getirdiğini merak ediyordum.
Я хочу узнать о погибших, и что привело их в парк.
Bu adamdan bir şey öğrenmek istiyorsan kelimelerden fazlasına ihtiyacın var.
Если хочешь сломать это парня, тебе потребуется что-то большее, чем слова.
Bu işi yeterince yap, herkes daha fazlasını isteyecektir.
Сделай достаточно работы, и всем захочется больше.
Kim bilebilirdi ki? Aklın daha fazlası için yanıp tutuşmaya başlıyor.
Кто бы мог подумать?
İlacını yapacaksak onlardan fazlasına ihtiyacımız olacak.
Нам он нужен для лекарства.
Dipper, bana dürüstçe söyler misin sen daha fazlası için yaratıldığını hiç düşünmedin mi?
Диппер, скажи честно, неужели ты никогда не чувствовал, что можешь сделать нечто большее?
Elbette Sam bir anlaşmadan fazlası olacağını biliyordu.
Надеюсь, Сэм не пойдет с ним на сделку.
Bu karton kutudakilerden daha fazlasına ihtiyacın var.
Нам нужно что-то большее, чем папки в коробке.