Fransız mı traducir ruso
740 traducción paralela
Vichy tarafında mısın, yoksa özgür bir Fransız mısın?
Луи, ты свободный француз или про-вишианец?
- Fransız mısınız?
- Французы?
Fransız mı...
Ну, господа, вы среди французов.
- Fransız mı?
Француз. Как тебя зовут?
Fransız mıydı, savaş sırasında sevdiğin adam?
Мужчина, которого ты любила во время войны, был французом?
Sen Fransız mısın?
Ты - француженка?
- Fransız mı?
Самая лучшая.
Fransız bayan, acaba hala burada mısın?
вы все еще тут?
Tamam mı? Oradan direkt geçersin ve güçlü Fransız direnişine saplanıp kalmazsın.
Прорвите там фронт и не придерживайтесь этой бесконечной французкой позиционной войны.
Elinden geldiğince çabuk bagajlarımı Fransız seferi limanına götür ve yerimi ayırttır.
Отправь вещи на пароход и сама будь там как можно скорее.
Fransız hükümeti Sovyet Rusya'yı tanımış... ve benim uğruma savaşı göze alacaklarını hiç sanmıyor.
Франция признала Советскую Россию... и вряд ли она станет рисковать миром ради меня.
Sizi uyarırım, bu dava yargıya giderse Fransız bir mahkeme karşısına çıkacak.
Предупреждаю, если дело дойдет до суда, то это будет французский суд.
Hatam, bu harika kadın Fransız Tiyatrosu'ndayken benim Matuschek Mağazası'nda çalıştığımın ayrımına varamamamdı.
Понимаете, я ошибалась, потому что не понимала,.. ... что та роскошная дама была из "Комеди Франсэз",.. ... а я - из магазина Матучека.
Ve şu an Fransız topraklarındayım.
А сейчас я на Французской земле.
Bu işe hiç girmesen Fransız sana yardım etmez mi?
Френчи не поможет тебе, но чтоб тебе этого не делать?
Adresimi Fransız'a bırakayım ki beni bulabilesin.
Я оставлю адрес Френчи, чтоб ты мог меня найти.
Fransız, ayrılmadan önce seninle konuşmam lazım.
Френчи, мне кое о чём надо поговорить с тобой перед от'ездом.
Gerçekten uçuk bir şeyler isteseydim Fransız olanı alırdım.
Берегитесь, дамы,
- Tatlım, bunlar Fransız marketinden alındı.
Он мытый?
Bildiğim harika bir Fransız lokantası var. Korkarım Paris'ten sonra pek beğenmeyebilirsin.
Я знаю отличный французский ресторанчик на Первой авеню, хотя, наверное, после Парижа он тебе не понравится.
Fransızlar kanadımızı böldü gibi, efendim.
Кажется, французы прорвали наш фланг.
İkinci kuzen, canım. Fransız elçi de orada!
Держит себя так, словно он - король.
Fransızlar benim düşmanım, evimi yıktılar, kız kardeşim ve oğlumu evlerinden sürdüler.
Теперь они идут разорять Москву. Брать пленных - это игра, а не война! Нет, не брать пленных.
Nedir? Dr. Freud, Mayo kardeşler ya da Fransız odalıklardan biri değilim ama bir de ben şansımı deneyebilir miyim?
Я не доктор Фрейд, не браться Майо и не французские девушки, но можно тоже я попробую?
Fransız kadınlarla Amerikalı kadınların romantik ilişkilerindeki tavırları farklı mıdır?
Отличаются ли французские и американские женщины в своём отношении к любви?
- Bu benim doğal halim ben Fransızım.
Настоящий. Я - француженка.
Fransız. işin gerçeği, senden hoşlandım.
Настоящее французское. Как и ты.
Siz gerçekten Fransız'mısınız?
Вы и вправду француженка?
Evet. Evet, Fransızım, Bir aptalım ve de bir sürtüğüm.
Да, я - француженка, дура и шлюха.
Fransız şiirlerinden İngilizceye yaptığım bazı çeviriler... başarı kazanmış ve ders vermek üzere... sonbaharda Ohio'daki Beardsley Üniversitesine davet edilmiştim.
Мои переводы из французской поэзии на английский принесли мне некоторый успех, и я получил место лектора в колледже Бердсли, штат Огайо, начиная с осени.
Dinle, Amerikan taşrasından kaçmak için Paris'e taşındığımı kabul ediyorum ama bu, benim Fransız geleneklerine hazır olduğum anlamına gelmez.
Послушай, я действительно приехала в Париж из американской глубинки, но это не значит, что я готова принять все французские традиции.
Pekala, sanırım Fransız polisini arasanız iyi olacak.
Ладно, вызовите для нее полицию.
İsteklerimi uzun süre önce gerçekleştirdim ama bu bir hataydı. Fransız Akademisi için her şeyi bıraktım ben.
Я давно написал завещание, но это была ошибка.
Seni Fransız modacılar hakkında uyardım.
Я вам говорил, зачем нам эти французские портные?
Ben Fransızım.
Я - француз.
Kan dökülmesini önlemek için, Fransız yetkililerine... bizim kendimizi yönetme hakkımızı tanıyacak adil görüşmeler öneriyoruz..
Чтобы избежать кровопролития, мы предлагаем французским властям переговоры касательно нашего права на самоопределение.
Fransız ordusunu yenme olasılığı var mıdır? 4 Mart, 1957
4 марта 1957 года
Ben Fransız'ım...
Я француз, там немцы, прошу вас...
- Aradığınız iki Fransız bunlar mı? - Evet.
- Это те самые французы?
Herşeyden önce ben bir Fransızım.
Француз всегда француз, что бы ни было.
"Brezilya'nın en beyaz Zencisi." Ben de Brezilya'nın en Fransız adamıyım.
Я тоже люблю страстно, и лучше всего могу выразить свою страсть в самбе.
- Atalarım Fransız. Evet.
Моими предками были французы, да.
- Hayır, iyi hız alırsam, biraz da Fransız sahillerinde esen rüzgarla Calais'nin içine atlayacağım.
Ухты! Я не ожидала здесь Испанской Инквизиции. А никто Испанской Инквизиции никто не ожидает!
Bir grup Fransız. Bizim vatandaşımız, üst düzey resmi görevlerdeler Sovyetler Birliği için çalışıyorlar.
Есть несколько французов, наших соотечественников, занимающих высокие должности, которые работают на СССР
Şansımız varsa Fransızlar o midillileri izleyecektir.
Надеюсь, французы поедут за теми лошадьми.
İşe yararsa Fransız hazinesinin yarısını alacağım.
Если план удастся, они отдадут мне половину французской казны.
- Evet. Fransızım.
- Да, я француженка.
T'nin açılımı Talavera savaşı M Madrid, T, Torres artı B, Butaco savaşı, M, fransız general Mussein Nand, C, Curano savaşı.
К. - это название города B. - участвовал в сражении... и Д. происходит от названия урока. Вопросы?
- Ben Fransızım. Yoksa neden böyle feci bir aksanım olsun şapşal kral?
Oткyдa y мeня инaчe этoт yжacный aкцeнт, глyпый кopoль?
Sevgili evlatlarım, bu tesadüf falan değil. Sabotaj kelimesinin Fransız'lar tarafından icat edilmesi hiç tesadüf değil.
И это не удивительно дети мои, ибо слово "саботаж" было придумано французами.
Düşmanımız Fransız'lar neredeyse tüm görkemli yarışlarımızı mahvetti.
Наши враги французы уничтожили почти всех наших отважных гонщиков.