English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → ruso / [ F ] / Fırtına

Fırtına traducir ruso

2,544 traducción paralela
Bir fırtına kopacak.
Германия. Италия. Приближается катастрофа.
Sis geliyor. Sanki bir fırtına kopmak üzere.
Судя по мгле это бриз перемен.
Hayal kırıklıkları ruhlarda, fırtına ise havada olur.
Разочарование для души, как гроза для воздуха.
Fırtına geçene kadar burada kalacağım
Я останусь, пока не переменится ветер.
Sis geliyor. Sanki bir fırtına kopmak üzere.
Понять не могу, что ждёт теперь нас.
Fırtına geliyor.
Гроза собирается.
- Sadece fırtına, tatlı dev.
— Это просто гроза, милый здоровяк.
Hayır, kemiklerinin Fırtına Burnu'na götürülmesini istedi.
Нет, он пожелал, чтобы его останки вернули в Штормовой Предел.
Bir yılın yarısından daha uzun bir süre, Fırtına Burnu'nu kuşattığını hatırlıyorum.
Насколько я помню, он взял в осаду Штормовой Предел почти на год.
Ben Eski Valyria kanına sahip Targaryen Hanesi'nden Daenerys Fırtınadadoğan.
Я - Дэйенерис Бурерождённая, из Дома Таргариен, во мне кровь древней Валирии.
Fırtına yaklaşıyor.
Предвестник бури.
Yatakhanene dönüp Tanrı'ya bağışlanman için tevazu ile dua edeceksin ve fırtına sona erdiği vakit her şey düzelecek.
Ты вернешься в свою опочевальню, и будешь молить Бога о прощении и смирении.. И когда закончится шторм, все будет хорошо. Ты сделаешь то, что я прикажу.
Yatağımdaydım. Sanki... Evi bir fırtına vurmuş gibiydi.
Я был в постели, и было похоже... будто торнадо промчался по нашему дому.
Hayır, fırtına değildi. Daha çok bir deprem gibiydi.
Нет... не торнадо... это было больше похоже на землетрясение.
Cowell sorup soruşturuyor Piyasaya düştüklerinde fırtına estirecekler.
Коуэлл что-то вынюхивает тут. Как только все закончится, они прославятся. - Хорси?
Fırtına.
Шторм.
Önemli olan şey dinmeyen fırtına.
Что имеет - так это пространственный шторм.
Dinmeyen fırtına mı?
Пространственный шторм?
Bırak kopsun fırtına.
Пусть шторм бушует!
Bırak kopsun fırtına.
Пускай бушует шторм...
Bırak kopsun fırtına.
Пускай бушует шторм!
Fırtına heryeri ıslattığında bazı şeyler su üstüne çıktı.
После шторма в ручье кое-что нашли...
Karanlıktı gökyüzü, büyük bir fırtına yaklaşıyordu.
Небо почернело, будто собирался шторм.
Öyle bir ses vardı ki... Yıkıcı bir fırtına gibi.
Раздался оглушающий звук, словно грозный раскат грома.
Fırtına başlayana kadar.
А потом началась гроза.
Gwendolyn ölüm döşeğindeki bedenini kavradı ve bir fırtına patladı.
Гвендолин обнимала его умирающее тело, пока бушевал шторм.
Sanırım fırtına başlamadan eve varabileceğim.
Думаю, я успею доехать до дома до того момента, как ударит шторм.
Tropik bir fırtına sınıfındayken... Amerika için halen ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Хотя он и классифицирован только, как тропический шторм, он будет представлять большую опасность для США.
Fırtına mı?
Смерч...
Azgın bir finansal fırtına.
Настоящая финансовая буря.
O saatleri bulmalısınız ve bunu düşmandan önce yapmalısınız çünkü o saatler ortaya çıkarsa ve kan dökülmüşse o zaman fırtına geliyordur.
Вы должны найти их и вы должны сделать это до того, как их найдут враги, потому что если их обнаружат, и кровь прольется, придет буря.
Florida'da büyük bir fırtına var ve tüm uçuşları iptal etmişler.
Во Флориде гроза, и они отменили все рейсы.
* Toplanabilir fırtına bulutarı çarpışabilir yıldızlar *
* Пусть собираются грозовые тучи * * Пусть взрываются звезды *
Peki tamam, biraz ciddi olalım. Beyin fırtınasına başlamamız gerekiyor.
Ладно, ладно, ладно, давайте... давайте посерьёзнее.
Önümüzde güçlü bir fırtına var.
Там будет бурное море впереди!
Fırtına yaklaşıyor.
Гроза приближается.
Fırtına geçtiğinde benim için geri gelirsin.
Вернешься за мной, когда гроза пройдет.
Fırtına her an her yerde olabilir.
Шквалы непредсказуемы, могут появиться где угодно, в любое время.
- Ava, korkarım ki, fırtına yağmuruna kapılıp gitti.
Эйва, боюсь, этот шторм мог унести ее навсегда.
Altıncı Bölüm "Fırtına Bulutları Toplanıyor."
Лана : Глава шестая, "Надвигающаяся Буря"
Esaretimin üçüncü haftasındaydım ve bir fırtına yaklaşıyordu.
Шла третья неделя моего заключения, и надвигалась буря.
Sodom günahları yüzünden yıkıldığında tuz tepelerinden gelen bol tuzlu fırtına tarafından gömülmüştür.
В ней сказано, что когда Садом был разрушен за твои грехи, буря похоронила его в соленых дюнах, сделав их такими богатыми.
Sodom günahları yüzünden yıkıldığında tuz tepelerinden gelen bol tuzlu fırtına tarafından gömülmüştür.
Когда Содом был разрушен за свои грехи, буря похоронила его в соленых дюнах, сделав их такими богатыми.
Pete, peki ya nesne, fırtına tarafından yaratılan tuza bulanmış bir avuç obje değil de tuzun kendisiyse?
Пит, что если артефакты, созданные бурей, не были обычными предметами, что, если это сама соль?
Deniz Ticareti Kurumu ve Sahil Güvenlik 31 Ekim 2011 saat 12 : 05'de yaptığı açıklamayla Shannon, Rockall, Malin, Hebrides Bailey, Faeroes ve Güneydoğu İzlanda yakınlarında fırtına uyarısında bulundu.
От лица Морской и береговой охраны на 12 : 05, понедельник, 31 октября 2011 года поступило предупреждение о о сильных ветрах в Шенноне, Роколле, Малине, на Гебридах, Бейли, Фарерских островах и юго-востоке Исландии.
Bu gece fırtına olabileceğini söylüyorlar.
Сегодня обещают шторм.
Özellikle Roarton Vadisi'nde 96 km hızında fırtına gördük.
В долине Рортон... буря достигает ста километров в час.
Rainy'ye ilk bölümde Theresa'da kalacağımızı söyle yani darbeden gerçekleşmeden önce fırtına tahmin merkezi olmayacak.
Скажите Рейни, что мы будет продолжать с Терезой, для первого сегмента выпуска, поэтому никаких штормцентров, до тех пор, пока не будет команды.
- Fırtına yaklaştı ve kötüye gidiyor.
Буря распространяется и усиливается. Продолжай!
- Aynı vakitte vuran iki fırtına yağışın miktarını arttırarak su baskını çıkarabilir.
Два шторма одновременно сталкиваются, повышается уровень осадков, возникает неожиданное наводнение.
Fırtına bulutları toplanıyor, Pepper.
Тучи сгущаются, Пеппер.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]