Karımın traducir ruso
9,744 traducción paralela
Eğer bana seni kimin tuttuğunu söylemezsen... eğer bana karımın nerede olduğunu söylemezsen... sana neler yapacağımı ben bile bilmiyorum.
Если не скажете, кто вас нанял, если не скажете, где она, я не знаю, что с вами сделаю.
Karımın adını ağzına alma!
Не смей произносить имя моей жены!
Karımın başı belada.
У моей жены проблемы.
Karımın iyi sır tutacağını kim bilebilirdi?
Кто знал, что моя жена хорошо хранит секреты?
Karımın 50. doğum günü için pasta yapıyordum.
Торт на 50-й день рождения моей жены Рут.
Karımın eve gelmesi gerek.
Моя жена должна вернуться домой.
Adam dahi yahu. Bense karımın üstündeki kruvasan kokusunu fark edecek zekaya erişemedim bile.
То есть.. он же гений, а я даже не смог догадаться, почему от моей жены все время пахло круассанами.
Şimdi yörüngemizde olduğuna göre, belki de kendi çıkarımını yapmalısın.
Теперь, когда он на виду, возможно, тебе стоит составить о нем свое представление.
Kalkan kapılarını geçmek için diğerlerinin güçlerinin karışımını kullanabilir.
Он мог использовать объединенные силы заключенных, чтобы сломать хотя бы защитные двери. Я вскрою блокировку клеток Но я не могу дать тебе стоять на моем пути
Mendez dosyasını çıkar ve hakimden önce, davacının geçmişteki hareketlerini incele, tamam mı?
Достань файл Мендеза и посмотри, какие прошлые движения истец предъявил перед судьей, ладно?
Aman Tanrım, bütün o konuyu arkadaşlığımızın içine karıştırmam bile.
О Боже, как будто, я никогда не учитывал этого в нашей дружбе.
Anladığım kadarıyla valinin karısını tanıyorsunuz, Alicia Florrick'i.
Как я понимаю, вы знакомы с женой губернатора, Алисией Флоррик.
- Karınızı bulmak mı istiyorsunuz?
Вы хотите найти вашу жену?
Anlamadım. 15 yıldır Mark Moore'un partnerisin ve karısıyla tanışmadın mı?
Прости. Ты была напарником Марка Мура 15 лет и никогда не встречала его жену?
Benim eğlencem ve çıkarım için şehri dolaştınız.
Вы бегаете по городу к моему удовольствию и выгоде, а я вам говорю, что...
Ama beni bu işe sokan hap olmadan da bu karışıklığın içinden çıkamayacağımı biliyordum.
Но я знал, что из этого мне не выбраться без таблетки, что привела меня ко всему.
O parmak izi kalıplarını çıkarıp kasanın içindekileri alacağım.
Я подделаю отпечатки и залезу в сейф.
Karını geri kazanmada sana yardım edeyim diye mi?
Думаете, я могу помочь вам вернуть жену?
Bir dakika... sosyetik yatırımcının karısı mı?
Погоди... светская львица, жена парня с хедж-фондом?
- Acısını çıkar tatlım.
Выкуси, дорогой!
İnsanların dediğini biliyorum ama sandal ağacı odununu çıkarırsa kusacağım.
Я знаю, что люди говорят так, но если он достанет сандал, меня стошнит.
İçimizden bir başkasının daha böyle ferdi bir olaya karışmaması için bu davayı FBI'daki meslektaşlarımıza devrediyorum.
Очевидно, что эти больные ублюдки снова планируют напасть, поэтому наши друзья из ФБР забирают это дело себе.
Bir tane yukarıda silahın başında bir Jedi'a... Ve bir tane de burada bizi bu karışıklıktan çıkaracak bir Jedi'a ihtiyacımız var.
Нам потребуется один джедай за пушкой и второй тут внизу, чтобы вывести нас отсюда.
Kelepçeleri çıkarır mısınız lütfen?
Вы можете снять с него наручники, пожалуйста?
O zaman beni kürsüye çıkarın. Vajinamla kimseyi öldürmediğimi çok net açıklayayım.
Тогда я могу дать показания и объяснить, что моя вагина никого не убивала.
Çıkar mısınız?
Вы позволите?
Özgürlüğün tadını daha rahat nasıl çıkarırım birkaç ipucu versene.
Есть мысли, как лучше наслаждаться свободой?
Çöpü çıkarır mısın?
Можешь выкинуть мусор?
Kızgın mısın, üzgün müsün, kafan mı karışık? Bu olabilir.
Ну, ты расстроилась, разозлилась, запуталась, или...
Ve yardıma ihtiyaçları olan bu zamanda ineklerin doğumuna yardım edecek nasırlı ellerini terli karınlarına bastırarak ve içindekilere derin derin uzanarak ki böylelikle içerideki kandan var olmuş canı serbest bırakacak ve o genç ve masum ruhları Montana'nın şafağının orman renkli sessizliği altında inleyip terlemek için dışarı... çıkartacak.
И в моменты их нужды, она поможет им появиться на свет, нажав на их жаркие бока своими ловкими наученными руками, и достигая глубины их внутренностей, освободит отполированную кровью жизнь изнутри и явит свету свежие и непорочные души, тяжело дышащие и борющиеся за жизнь на морозной тишине Монтаны... на рассвете.
Pediatriye çıkar mısın? Yerleşmesine yardım et.
Почему бы тебе не отправиться в педиатрию и разместить мальчика?
Sanırım, karının izleri soğudu.
Полагаю, след вашей жены остыл.
Karın, Ginny. Ben sadece, bana söylediklerini yaptım.
Ваша жена, Джинни...
Bu sabah Frank'in eşyalarını karıştırdım.
Утром я рылась в вещах Фрэнка.
Babamın adı karışmayacak, tamam mı?
Вы не вмешиваете имя отца, в любом случае.
Bu da aklımıza evlilik dışı çocuk yüzünden karısını getiriyor.
Так что, вероятнее всего, это либо жена, либо незаконнорождённая дочь, либо секретарь партии.
Sadece kedi karım olacağını tahmin etmedim.
Вот только не думал, что за своей.
- Justin çıkar mısın artık?
Джастин, выходи. Серьезно.
- Tamam. Ayrılık seksi üzücü bir mutluluk verir. Duyguların karışımıdır.
- Ладно, потому что прощальный секс это...
Bütün yanıkları temizleyip, ölü dokuları çıkarıp yıkadın mı?
Ты удалила всю грязь, промыла и очистила все ожоги?
Bir günlüğüne elimi ayağımı çektim ve ortalığın nasıl karıştığına bakın.
Смотрите, какая тут получилась помойка всего за один день, пока я не наводил порядок.
- Gezmeye çıkar mısınız?
– Готовы проехаться со мной?
Yüce Tanrım, göğüsleri, karın kasları, saçları.
Господи. Грудь, пресс, волосы.
O yüzden evimden çıkar mısın?
Итак, ты уйдешь из моего дома?
Dışarı çıkar mısınız?
Не могли бы вы выйти из кабинета?
- Ayaklarımın karıncalandığını hissediyorum.
Что случилось? Мои ноги покалывает.
Geri kalanı ile karımı kirletiyorsunuz ve hakkınızda hakaret davası açılmasına çok yaklaşıyorsunuz.
Будете продолжать чернить мою жену, и вас ждет обвинение в клевете.
Çok iyi iş çıkarıyorsunuz, Bay Adler ama sizi uyarmalıyım ki, müvekkiliniz avukatlarının karılarıyla yatmaya meyillidir.
но должен ваш предупредить : ваш клиент склонен спать с женами подчиненных.
Çok şaşırdım ama karısını aslında kimin öldürdüğünü bildiğini iddia etti...
Но он утверждал, что знает, кто убил его жену.
Ben bunu yapamıyorum çünkü üç çocuğum var. O yüzden çeneni kapayıp odamdan çıkar mısın lütfen?
Мне нельзя расклеиваться, ведь у меня трое детей, так что, пожалуйста, закрой рот и убирайся!
Aptal karım Stacey, kızımın velayetini almaya çalışıyor.
Это всё моя глупая жена Стэйси. Она пытается получить основную опеку над моей дочерью.