Yararı yok traducir ruso
439 traducción paralela
Konuşmanın bir yararı yok.
- Нет смысла говорить об этом.
- Yararı yok çocuklar. Benden paso.
Все, я уже выдохся.
Yararı yok Rainsford.
Бесполёзно, Рэнсфорд.
Hayır, yararı yok.
Нет, это бесполезно.
O kapıyı çalıp durmanın bir yararı yok.
Бесполезно.
Bana isim takmanın bir yararı yok Susan, çünkü seninle tartışmayacağım.
Обзывайте меня как хотите, потому что я с Вами больше не спорю.
- Rhett, yararı yok.
- Это бесполезно.
Yararı yok.
Всё напрасно.
Yararı yok!
Всё напрасно!
Yararı yok. - Çıkaracak mısın?
- Так, ты выпустишь его?
Hiçbir yararı yok!
Работы-то нет!
Bırak beni. Böyle davranmanın kimseye yararı yok. Evet, olamaz.
они мне не нужны никогда
Yararı yok. Hala uykum var.
Никакого толку, спать охота.
- Sinirlenmenin yararı yok.
- Криками делу не поможешь.
Yararı yok Jekyll. Sakinleşsen iyi olur.
Бесполезно, Джекилл, следуйте за мной.
O çeki neden bozdurmaman gerektiğini anlamıyorsan açıklamamın yararı yok.
Если ты сама не понимаешь, то я не смогу объяснить.
Yararı yok.
Нет выбора.
- Ama bir yararı yok.
- Но это всё бесполезно.
Yararı yok Büyükbaba.
Это бесполезно. Я забастовала.
Yararı yok.
Это бесполезно.
Ama dönüp "İyi manzara, ha?" diyebileceğin biri yoksa bunun bir yararı yok.
Но зачем это делать, если тебе некому сказать : "Как красиво, правда"?
Yararı yok, çocuklar.
Ничего ребята.
Scotty bana harika bir şekilde cesaret veriyordu... Çiftliği işletmek adına, gel gör ki bir yararı yok.
Скотти предпринял мужественную попытку объяснить мне как управляется ранчо, но безрезультатно.
Bir yararı yok.
Это бесполезно.
Kendimi kandırmanın bir yararı yok.
Не надо себя обманывать.
Yararı yok. Fedakarlığına layık değilim.
Такому как я бесполезно работать у меня нет будущего.
Yararı yok Jonathan.
- Бесполезно, Джонатан. Слишком поздно.
- Yararı yok.
Ничего не выйдет.
Yararı yok, hadi gidelim.
Бесполезно, пойдем
Burda kalmanın yararı yok.
Ќет смысла оставатьс € здесь.
Yararı yok.
Бесполезно.
Bak, yardım etmek istemen son derece tatlı, ama yararı yok.
Очень мило, что вы хотите мне помочь, но это бесполезно.
- Bunun yararı yok, var mı?
- По-моему это бессмысленно.
Kahire'de bize yararı yok. Arabistan'da yararlı olabilir.
Он в Каире не нужен, так пусть едет в Аравию.
Hiçliğin kimseye yararı yok.
Кому нужен песок?
Yararı yok. Seni tanımıyorlar. Ben gideceğim.
Тебя и слушать не захотят.
- Saklanmanın yararı yok.
'Не стоит прятаться.
Onunla böyle konuşmanın bir yararı yok.
Бесполезнь объяснять, мистер Хиггинс. Она все равно не поймет.
Hiç yararı yok.
Все плохо.
- Yararı yok, Ian.
- Плохо.
Hayır, yararı yok.
Нет, нет. Это плохо.
İnsan tutuklama yetkisi yok ama araştırma yapabilir. Bence size yararı olur.
Он не имеет права арестовывать людей но он может вести расследование, по-моему, он будет вам полезен.
Ama artık bir yararı yok.
Но теперь уже всё равно.
Yararı yok Jekyll.
Все кончено, Джекилл.
Yararı yok tatlım.
Всё без толку, милая.
- Senin dostlarının bana yararı yok.
Друзья холодные!
Bay Spann, karınız bize işe yarar bir şeyler söyleyene kadar gerçekten yapabileceğimiz bir şey yok.
Мистер Спэнн, пока ваша жена не расскажет нам больше... мы ничего не сможем сделать.
- Yararı yok.
Бесполезно.
Yararı yok.
Не надо.
Yararı yok, ne yapabilirim?
Не смотри на меня так. Это бесполезно, что я могу поделать?
Açıklamanın yararı yok.
Не трудитесь объяснять, Пикеринг.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yoksa ben 17
yok mu 410
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok canım 523
yok birşey 158
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa o 24
yok etmek 16
yoksa seni öldürürüm 37
yok hayır 73
yok efendim 65