English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ A ] / Act like it

Act like it traduction Turc

1,257 traduction parallèle
Well, you sure don't act like it, you know?
Pek onun gibi davranmıyorsun, biliyor musun?
- Then act like it.
- Öyleyse bu şekilde davran.
Now you act like it was my fault.
Suçlu olan benmişim gibi davranıyorsun.
You act like it's a big achievement.
Bu büyük başarıymış gibi davranıyorsun.
Dang, girl. Act like it.
O zaman o şekilde davran.
AND I AM GONNA ACT LIKE IT.
Aynen öyle davranacağım.
- Well, you didn't act like it.
- Öyle davranmadın.
You should act like it more often.
Bu tür şeyleri daha sık yapmalısın.
We'll buy new planet and act like it's sacred.
Yeni bir gezegen satın alıp kutsalmış gibi yapacağız.
It's none of your business, but you act like it is.
Seni ilgilendirmez, ama sanki ilgilendirirmiş gibi davranıyorsun.
And they knew one thing : that a truely great country can go to war, and at the same time, act like it doesn't want to.
Ve onların bildiği bir şey vardı : Gerçekten büyük bir ülke hem savaşa girip hem de girmek istememiş gibi davranabilir.
- Act like it.
- Buna layık ol!
I didn't even have to act like it was coke no more.
Kokainmiş gibi yapmama [br] bile gerek yoktu artık.
It's like the last act of one of her operas and she's only 53!
Operalarının son sahnesi gibi sanki, ve daha sadece 53 yaşında!
It's exactly like the first act of "Boheme"!
Bohome nin ilk bölümü gibi aynen!
It's almost like they act when they smell a predator around... peeing on themselves and everything.
Sanki etrafta bir yırtıcı hayvan görmüş gibiydiler.
I really hate it when you act like that.
Nefret ediyorum böyle davranmasından.
I think it's outrageous to act like that.
Bence bu çok ahlaksızca.
It's like the act is over... and you get to the part she's been hiding.
Oyun bitmiştir... ve sen de kendini sakladığı yere varmışsındır.
So if anyone comes and asks about Norman or Cockney Cole, whatever... You just act like you're frozen stiff, get it?
Birisi gelir ve Norman veya Cockney Cole hakkında soru sorarsa ölü gibi soğuk davran, olur mu?
Then act like it. I've looked after you all my bloody life.
Buraya gelip bize yalan söylüyorsun.
You wanna act like you ain't giving it up, but I'm going to get that, just like I got you.
Seninle uğraşmayı bırakmamı istiyorsun, ama, seni becerdiğim gibi içindeki parayı da çıkaracağım.
You act like children, it's all you know!
Çocuk gibisiniz. Tek bildiğiniz bu!
Doesn't it seem like an act of discontent for the police force?
O halde aklından ne geçiyordu? Aklıselim bir yaklaşımla.
So, does it feel like the old act, George?
Peki eski oyuna benziyor gibi mi George?
But I have to see how this holds together and how it feels - - does it feel like an act?
Ama işe yarıyorlar mı görmem gerek ve nasıl hissedeceğim - - Bir oyun gibi gelecek mi?
I'm trying to say something... and you act like you don't get it.
Sana anlatmaya çalışıyorum ama anlamazlıktan geliyorsun.
"If I feel like it, can I lock the door?" "Yes." He'd ask my permission for everything.
Anahtarı aldılar, kilitleri açtılar benim ve Vitor'un silahını aldılar.
It looks like they want someone to act as a guarantor.
Bu gemicilik işinde bir kefil istiyorlar galiba.
They sort of act like there might be something going on, but they never do anything about it.
Aralarında birşey var gibi.
Act like I don't give a damn. Got it.
Korkunç biri gibi davranayım, anladım.
It's a cable show about four single women who act like gay men.
Dört bekar kadının homoseksüel erkekler gibi davrandığı bir dizi.
I'm sick to death of you using it as an excuse... to act like some fucking cunt from hell.
Bunu bir bahane olarak kullanıp... lanet bir kancık gibi davranman beni hasta ediyor.
Tendons in the back legs act like giant springs, storing energy as it lands, then releasing it to propel the animal forward again.
Arka bacaklardaki tendonlar dev yaylar gibi davranarak kanguru yere bastığı an enerjiyi depolar ve sonra bu enerjiyle hayvanı tekrar ileri iter.
You know, uh, Warren is going to come over here in a minute, and it would... it would be so great if you could just, you know, like, act like you don't know anything about the bet.
Warren az sonra... buraya gelecek. Ve sende... şöyle yapsan. Yani demek istediğim... iddiadan haberin yokmuş gibi davransan.
I'm going to say this once. Your screw-ups are costing me a lot of money and I don't like it.
Bunu bir kez söyleyeceğim ; her şeyi batırdın, bir sürü masrafa yol açtın ve...
And underground stuff like yours has been really subversive... and it's opened things up politically... but there's still plenty more to be done with them, too.
Ve seninki gibi aykırı şeyler, şimdiye kadar hep yıkıcı oldular. Politik olarak bir şeyleri açtılar, ama hala yapılması gereken çok şey var, anladın mı?
If we act like we're desperate to apprehend Stander... it makes us only look like we're scared of him. - Aren't we?
Stander'ı bu şekilde aradığımız ortaya çıkarsa... ondan korkuyormuşuz gibi görünür.
And I know I'm too old to act like this. It's nuts! First of all, please don't smoke.
böyle davranmayacak kadar büyüdüğümü biliyorum. çılgınlık işte.
He opened me like a flower of pain and it felt good.
Bir acı çiçeği gibi beni açtı ve hoşuma gitti.
If we install halogen lights up like this the lights will be a spring when you turn it on.
Eğer bu holejen ışıkları şu şekilde kurarsak ışıkları açtığımız zaman daha çok parlak olur.
It's like it's the bands that come after because they do it a little differently or they compromise the sound and so they break through or they have a little more of a mainstream act, kind of thing.
Bu, takip edenler gruplardır gibi bir şey çünkü onlar biraz daha farklı yaparlar veya müziği değiştirirler ki ortaya yeni bir şey çıksın ya da ana görüşe biraz daha ilave yaparlar.
I turned the light on again,'cause I didn't like it in the dark.
Işığı tekrar açtım, çünkü karanlıkta kalmaktan hoşlanmıyordum.
It's an act of nature, like rain turning into a river.
Bu doğanın bir hareketi, yağmurun nehire dönüşmesi gibi.
you must persuadeYoko it's not good to act like that some huge things happened, you always kept silent nothing to say!
Yoko'yla konuşmalısın hep kaçıyorsun... Bir şey olduğunda hiçbir şey demiyorsun. Susup kalıyorsun.
I act like I have it all together, but I am no stranger to adversity.
Çok düzgün biri gibi görünsemde zorluk çekmeye yabancı değilim.
Yes, but I never know where the maid puts that guide they send you, so I always wind up turning it on after a movie has already started and I don't like to come in on the middle of things.
- Hizmetçinin rehberi nereye koyduğunu bilmiyorum. Televizyonu açtığında film çoktan başlamış oluyor. Ortasından seyretmek istemiyorum.
Does it act all peaceful and Bambi-like and then suddenly attack like the rabbit in Monty Python? Your voice is probably scaring it away.
Önce Bambi gibi sakin davranıp sonra Monty Python'daki tavşan gibi ansızın mı saldırıyor?
And at the same time Act like it doesn't want to.
Nezleye virüsler sebep olur.
It's fine to act like Luther's schoolteacher?
Luther'ın okul hocası gibi davranman iyi mi?
It seemed like there was no act too vulgar to get her expelled.
Kovulmasına neden olacak kadar kaba bir davranış bulunmuyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]