English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ B ] / Beer pong

Beer pong traduction Turc

164 traduction parallèle
It's better than watching frat guys playing beer pong.
Dernekçi adamların beer pong * oynamalarını izlemekten daha iyi.
It's, uh, beer pong time, gentlemen.
Bira içip ping pong oynama zamanı geldi, efendiler.
I was landing whales like Chapman when you two jerk-offs were playing beer pong in your frat basement and slipping roofies to the local high school girls!
Ben Chapman gibi balinaları avlarken... Siz iki hıyar bodrumda bira içme yarışı oynayıp... liseli kızların içkisine ilaç koyma peşindeydiniz.
Hey, Beer Pong!
Bak, masa tenisi oyunu!
- You won the beer pong championship.
- Beer Pong Şampiyonasını kazanmıştınız değil mi?
Not to you, and certainly not to Dr. Beer Pong!
Doktor Beer Pong'la da.
Beer pong.
Bira pong.
But tonight the kappa taus are hosting this beer pong event, which i'm not really sure what that is.
Bu gece Kappa Tau'lar şu bira pong olayını yapıyorlar ki ben ne olduğunu tam bilmiyorum.
Then skip beer pong, but know it's a lot of fun.
O zaman bira pongu boşver, ama çok eğlenceli olduğunu bil.
Beer pong rules and regulations differ all over the world.
Bira pongun kuralları dünyanın her yerinde değişiklik gösterir.
Adhering to the north american beer pong association regulations, two players square off on their respective sides, each taking a turn hitting a ping pong ball across a table with the aim of making their ball land in one of several cups of beer.
Kuzey amerika birlik düzenlemesine göre, iki oyuncu kendi köşelerine geçer, ping pong topuna vurmaya başlar ve toplarının bira kabına girmesi için uğraşır.
You know you could've skipped beer pong last night, right?
Dün geceki bira pong yarışmasına katılmayabilirdin bunu biliyorsun değil mi?
Just like you won beer pong and you rebuilt Vesuvius.
Bira kutusunu kazanmak için de, yanardağını tamir etmiştin.
Beer pong? Jazzercise? Women's soccer?
Bira tenisi, jazz dansı, kadın futbolu?
Why do you think the Woo Girls have to woo when they win a game of beer pong, or when a hot guy takes his shirt off?
Lily, sence neden vu-hu kızları, bira içme oyununu kazandıklarında ya da seksi bir adam gömleğini çıkardığında vu-hu'luyor?
Three, limit my beer pong enough to keep said scholarship, which I did, and...
Üniversite İçin Burs Al Üç, o bursu kaybetmemek için içkiyi azalt, aynen öyle yaptım, ve... 3. Bursu kaybetmemek için iyi notlar al!
- Yes, beer pong championships, man.
- Evet, bira masa tenisi şampiyonası.
Beer pong!
Bira masa tenisi!
Let's play beer pong!
Bira masa tenisi oyunu başlasın!
- I play beer pong every weekend.
- Her hafta sonu bira pong oynuyorum ya.
See, there was a time eons ago when beer pong was simply a fringe novelty game played by Cro-Magnons in cave-like garages using paddles.
Asırlar önce, Bira Pong kıytırık bir oyun olduğu zamanlarda mağara gibi yerlerde raket denen küreklerle ilkel insanlar tarafından oynanıyordu.
Welcome to the University of Ithaca's Beer Pong Finals, where tonight one of these eight teams will win full sponsorship from Ta Ta's Pub to compete for the National Collegiate Championship!
Ithaca Üniversitesi'nin Bira Pong Finallerine hoş geldiniz! Bugünkü 8 yarışmacından biri Ta Ta Barı'nın sponsorluğunda Üniversiteler arası şampiyonada yarışacak!
Girlfriends and beer pong don't mix. - I'm not glad you're here.
- Ben hiç de memnun değilim.
So do I get to wear your beer pong letterman jacket, you jock stud?
Peki şu sizin bira pong tişörtlerinizden ben de giyecek miyim, atletik erkeğim?
We actually won our beer pong tournament.
Biz aslında bira pong turnuvasını kazandık.
My friend and I are beer pong players, and we come requesting sponsorship for our team.
Arkadaşım ve ben bira pong oyuncularıyız ve takımımız için sponsor olmanı istemeye geldik.
- Beer pong?
- Bira pong?
And then, overwhelmed by the inter-gravitational pull of their mutual hotness, the beer pong girls engaged in a naked pillow fight.
Ve sonra birbirlerinin ateşli çekim güçlerinden dolayı şaşkına dönen bira pong kızları çırılçıplak yastık savaşına tutuştular.
I must now enter the glamorous beer pong dunking booth.
Şimdi büyüleyici bira pong düşürme kabinine girmeliyim.
You don't even play beer pong.
Sen daha bira pong bile oynayamıyorsun.
I'm a devout heathen, you're gonna cheat on your girlfriend with a beer pong model, Jake's stoned out of his fucking gourd, and Ass-rash here is a Muslim.
Ben dindar bir kulum zaten. Sen kız arkadaşını bira pong modeliyle aldatacaksın, Jake amı götü kaybetmiş kafası bi dünya. Götrash da Müslüman zaten.
Andy and Jake are actually beer pong players from the University of Ithaca, and technically I'm their manager, but really I just tag along to cause trouble.
Andy ve Jake aslında Ithaca Üniversitesi'nde bira pong oynuyorlar ve ben de teknik olarak onların menajeri oluyorum ama başımızı belaya soktum.
We're trying to get to Atlanta for Nationals, but we've got to go through Nashville first so that Andy can hook up with a beer pong model.
Atlanta'da ulusal yarışmaya gitmeye çalışıyoruz... Ama önce Andy bira pong modelini götürebilsin diye önce Nashville'e gitmeliyiz.
Beer pong 101.
Bira pong 101.
-... for the Beer Pong Nationals.
... ulusal şampiyonası için yerlerinizi alın.
Brought to you by Beer Pong America.
Bira Pong Amerika'nın sponsorluğunda.
Beer Pong America National finalists, take your positions.
Bira Pong Amerika Ulusal finalistleri yerlerinizi alın.
I thought you said girlfriends and beer pong don't mix.
Kız arkadaşlarla Bira Pong'u bir araya getirmenin iyi olmadığını söylemiştin galiba.
Well, Andy tried to follow up his You Tube success In The Buff with the Beer Pong Song.
Andy çırılçıplak şarkısındaki Youtube başarısını Bira Pong şarkısıyla denemeye çalıştı.
Jake now coaches Ithaca's National Champion Beer Pong Team, and we petitioned to make it an Olympic sport.
Jake ise Ithaca Ulusal Bira Pong Takımı'nın koçluğunu yapıyor ve biz de bunun olimpik bir spor olması için dilekçe verdik.
There's no way a nice frock and a catchy tune can compete with three ping-pong balls, two cigarettes, and a pint of beer.
Komik bir elbise ve dans şarkılarıyla... ... 3 ping-pong topu, iki sigara ve bir bardak bira ile yarışamam.
But never played beer-pong before either.
Ama bira pong da oynanamıştım.
One word, beer-pong.
Tek kelime bira pong.
Beer-pong started a winning streak against Omega Chis that I'm ready to defend to the death.
Bira pong Omega Chi'lere karşı ilk zaferimizdi ve bunun sonsuza dek devam etmesini istiyorum.
I did win at beer-pong.
Bira pongu ben kazandım.
You are the MVP of beer-pong.
Sen bira pong kralısın.
With beer bongs and hotties!
Bira pong ve seksi kızlarla!
Beer-pong.
- Bira-pon.
This is tragic, don't tell me you've never played beer-pong before, probie.
Acıyorum sana. Daha önce bira-pon oynamadığını söyleme sakın çaylak.
Beer-pong is a drinking game, the object of which is to take the Ping-Pong ball, and try and get it into the other team's cups.
Bira-pon, bir içki içme oyunudur. Amaç, pinpon topunu alıp karşı takımın bardaklarına sokmaktır.
I just don't think this is the time or the place to showcase my beer-pong skills.
Bira-pon yeteneklerimi sergilemenin ne yeri ne zamanı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]