English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ B ] / Bridget

Bridget traduction Turc

1,778 traduction parallèle
I just spent my night watching Danny and Bridget simper and swoon over each other.
Tüm gecemi Danny ve Bridget'ın yakınmalarını ve, baygınlık geçirmelerini izleyerek geçirdim.
Who is Bridget?
Bridget de kim?
I didn't wanna watch Danny and Bridget, so I left.
Danny ile Bridget'i izlemek istemedim, ve oradan gittim.
Why did it have to be Bridget?
Neden Bridget olmak zorundaydı ki?
And Bridget?
Bridget'i de?
Danny and Bridget, they may not be kismet, but we all deserve a shot at a normal life.
Danny ve Bridget arasındaki ilişkinin olmaması gerekir belki, ama hepimiz bir şansı hak ederiz.
Bridget, it's OK.
Bridget, sorun değil.
Bridget, I know you probably can't hear me, but... I don't know what else to do.
Bridget, muhtemelen beni duyamıyorsun, ama başka ne yapabilirim bilmiyorum.
Bridget.
Bridget.
I think Danny's hurting Bridget and he's a psycho.
Danny'nin Bridget'in canını yaktığını düşünüyorum ve bence o bir psikopat.
I didn't deliberately trick Bridget into dating him because I'm really a horrible, vengeful ghost and I wanted her to suffer like I did?
Çok korkunç ve kindar bir hayalet olduğum için ve Danny ile çıkarak Bridget'in de benim gibi acı çekmesini istediğim için onu kandırmadım yani?
What if part of your closure is protecting Bridget?
Ya sonuçlanmasını istediğin şeyin bir parçası, Bridget'i koruyorsa?
How am I supposed to help Bridget if she doesn't want my help?
Eğer yardımımı istemezse, ona nasıl yardım edebilirim ki?
Maybe she isn't strong enough to face the trouble she's in or maybe it's you, not Bridget, that needs to make Danny stop.
Belki de içinde bulunduğu durumla yüzleşecek kadar güçlü değildir ya da Danny'i durdurması gereken Bridget değil, sensindir.
You know, you might scare Bridget with this crap, sweetheart, but you don't scare me.
Biliyor musun bu saçmalıklarla Bridget'i korkutabilirsin hayatım, ama beni korkutamazsın.
This isn't you, Bridget.
Bu sen değilsin, Bridget.
Look, Sally and me, it wasn't like how you and I are, Bridget.
Bak, Sally ile aramdaki ilişki, seninle olduğundan çok farklıydı Bridget.
Bridget, no, he's not sorry.
Bridget, hayır, o üzgün değil.
Bridget, no.
Bridget, hayır.
Bridget, do not believe him.
Bridget, inanma ona.
Bridget?
Bridget?
All night, I watched Danny and Bridget swoon over each other.
Tüm gece, Danny ile Brigdet'in sarılıp kaynaşmasını izledim.
Ever since you got back from talking to Danny and Bridget, it has been Amityville horror plumbing.
Danny ve Bridget ile konuştuğundan beri, ev tesisatı kendi kendine korku filmi çevirmeye başladı.
And, just up ahead, we have the home of Bridget Jones herself... Miss Renée Zellweger.
Ve hemen şurada da Bayan Renee Zellweger'in, yani Bridget Jones'un evi var.
Bridget's a litigator.
Bridget, dava vekili.
I don't think Bridget would appreciate that very much.
Bridget'ın bunu beğeneceğini pek sanmıyorum.
- Thank God. - Bridget, I could kiss you.
Bridget, seni öpmek istiyorum.
- He was watching me and Bridget.
Beni ve Bridget'ı dikizliyordu.
Daniel, you take Bridget, Sara and Lauren and check the upper floors.
Daniel, sen Bridget, Sarah ve Lauren'i al ve üst katlara bakın.
If they have Daniel already, Bridget's probably right.
Daniel ellerindeyse, Bridget muhtemelen haklı.
Stay with Bridget, okay?
Bridget'la kal.
Come on. - They got Bridget.
- Bridget'ı yakaladılar.
Bridget!
Bridget!
Where are you, Bridget?
Neredesin, Bridget?
Bridget, I'm coming!
Geliyorum, Bridget!
Bridget?
Bridget? Sara?
Bridget?
Bridget.
You're famous now.
Bridget Pierce? Dergi? Artık ünlüsün.
What, Bridget's not here yet?
Ne? Bridget daha gelmedi mi?
Uh, where's... Where's Bridget?
Bridget nerede?
Hey, Boston, uh, could you contact Pan Am operations, see if they could secure a location on a Bridget Pierce?
Boston, Pan Am merkez'e bağlanabilir misiniz? Bridget Pierce neredeymiş bakabilirler mi?
Well, Bridget must have called somebody.
Bridget mutlaka birisini aramıştır.
Bridget Pierce.
Bridget Pierce.
- Ciao, Bridget.
- Ciao, Bridget.
They don't mean Bridget, do they?
Bridget'tan bahsetmiyorlar değil mi?
Bridget loves Pan Am. She wouldn't quit.
Bridget Pan Am'i severdi, istifa etmezdi.
Uh, who? What, Bridget?
Kim, ne, Bridget mı?
Where's Bridget? ( Engine sputtering ) ( Rumbling )
Bridget nerede? Dört numara yakıt pompası kapalı.
That's right, Bridget.
Elbette Bridget.
Bridget and Priscella.
Bridget ve Priscella.
♪ must be catching ♪ ♪ ooh, it's love ♪ ♪ fish in the sea ♪
Uzun bir uçuş muydu? Bridget! Artık motorsiklet mi oldu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]