Brut traduction Turc
34 traduction parallèle
"Brut," darling, "brut".
"Kaba" sevgilim, "kaba".
I only know they all wore Brut aftershave and reeked of Lavoris.
Tek hatırladığım Brüt tıraş losyonu kullandıkları ve yoğun bir ağız gargarası kokusu olduğu.
Got two cases of California Brut.
İki kasa Kaliforniya şarabı.
That was Brut.
Bu da tıraş kolonyasıydı.
- Are you wearing Brut?
- Brut mu sürdün?
It was the love of a brut, a savage. ( Speaking Italian ). A few days later, there was a Red Circle meeting.
Bu bir canavarın, vahşi aşkıydı, Bir kaç gün sonra, bir Kızıl Çember toplantısı vardı.
Want "Brut" or "Kouros"?
"Brut" mu "Kouros" mu istersin?
- Brut.
- Brut.
Chateau Brut'87?
Şato Brut'87?
.. you know, the macho, non-verbal, Sicilian mixed in with the Brut.. .. to cover the Francis that lives inside some inner self or something.
Saygıdeğer olamamış Sicilyalı bir maçodan, kaba birine Francis içindeki kadınlığı arıyor.
- lt's Brut.
Bu Brut.
I feel like I'm in the Brut center of the universe!
Kendimi evrenin Brut merkezine gelmiş gibi hissediyorum!
My ancestors demand of me. Brut?
Atalarım bana güveniyor.
All I can say she was escorted tonight by a charming little brut of a guy.
Tek bildiğim, çekici ve vahşi bir erkeğin ona eşlik ettiği.
Veuve Laurent Brut?
Veuve Laurent Brut?
So, of course, I spun the record for, like, a week straight, because who wouldn't want to listen to Art Brut for a week straight?
Tabii albümü bir hafta boyunca dinledim. Çünkü kim bir hafta durmadan Art Brut dinlemek istemez ki?
This is from Brut and Bronze and nothing by Fabergé.
Brut ve Bronze'dandı, Fabergc'den falan değildi. Farklıydı, o koku gibi değildi.
Oh, has he been a brut again?
- Yine kaba mı davrandı?
- He's not a brut.
- O kaba değildir.
Oh, Charles, brut ros? It's my favorite.
Charles, Brut Rose, en sevdiğim şarap.
A couple of pros tunnel into the vault, drill open a safe deposit box, leave nothing behind but the great smell of Brut.
Güvenli bir kasayı matkapla deler. Arkalarında da Brut kokusundan başka hiçbir şey bırakmazlar.
Maybe he recognized the great smell of Brut.
Belki de Brut'ün harika kokusunu tanımıştır.
Lefevre brut. Ohh.
Lefevre Brut.
I went and bought myself some shoes and some socks, some patterned trousers, and a bottle of Brut cologne.
kendime ayakkabı iki çift çorap, desenli pantolonlar ve Brüt marka parfüm aldım. Her zaman güzel kokmayı sevdim.
Brut?
- Brut mu?
Mozzie, they were out of the Gosset Brut, so I had them open a Grand Cuvee'96.
Mozzie, Gosset Brut kalmamış. '96 Grand Cuvee açtırdım.
Like some Brut, Old Spice, little Drakkar Noir maybe?
Brut, Old Spice, Drakkar Noir falan. Görüşürüz.
I'm terribly sorry to bother you, but... A bottle of Krug Brut was ordered to your guest's room by a visitor this afternoon.
Özür dilerim, rahatsız ettim öğleden sonra birisi misafir salonunuza bir şişe Krug Brut siparişi verdi.
Pouilly-Jouvet'52, plus a split of the brut.
Pouilly-Jouvet'52, bir de küçük bir şişe sek şampanya.
2005 Brut from right here in our very own Willamette Valley.
Otelin iyidilekleriye 2005 Brüt Buradan, kendi Willamette Vadisi'mizden.
is it Brut?
Brut mu?
Oh, don't tell me it's Brut!
Bana Brut olduğunu söyleme.
St. Francis the Brut.
Bana göre'Kaba'Francis.
Oh!
Brut?