Bullying traduction Turc
809 traduction parallèle
I wonder if that guy back there thinks he's bullying me.
Oradaki adamın bana dayılık taslayıp taslamadığını merak ediyorum.
You're bullying too hard, my dear, and there's a limit to bullying.
Zorbalık ediyorsun canım ve zorbalığın da bir sınırı var.
And I don't give that for your bullying and your fine talk.
Senin patronluk taslamana ve güzel konuşmana aldırmayacağım.
It's just that you enjoy bullying us.
Eziyet etmek hoşuna gidiyor.
Not a lace-ruffled bullying jaybird like...
Önüne gelene bilgiçlik taslayan maço bir kargayla değil.
It's enough to be hanged by bullying outlaws without having your private thoughts handed round to them for a joke. I said I'm sorry.
Kanunsuz zorbalarca asılmak bile yeterken özel düşüncelerimin alay konusu olmasına hiç dayanamam.
He'll not come here again, sneaking and whining and bullying.
Bir daha sinsice buraya gelerek mızmızlanıp dayılanamayacak.
As for you... your record as a noncom is full of nothing but bullying and brutality.
Sana gelince... onbaşıyken sicilinde, kabadayılık ve vahşetden başka bir şey yok.
or because it would have meant bullying and badgering a helpless old man.
Yada bunun yaşlı aciz bir adama zorbalık etmek sayılacağını yada onun canını sıkacağını bildiği için bunu yapmadı.
You can't get your way by bullying.
Milleti tehdit ederek yolunu bulamazsın.
You're the one who's bullying.
Tehdit eden sensin.
That asshole's bullying gets on my nerves.
O göt herifin zorbalığı sinirlerimi bozuyor.
You're bullying the witness!
Tanığı zorluyorsunuz!
- Stop bullying me.
- Bana zorbalık etmeyi kes..
Everybody's bullying me.
- Herkez bana zorba davranıyor.
- I'm not bullying you.
- Ben sana zorbalık etmiyorum.
He made enemies with his bragging and his bullying.
Palavra atıp zorbalık ederek düşman edinmiş olabilir.
I don't know what it's about, but it seems you're bullying a weak man.
Ne hakkında olduğunu bilmiyorum, ama görünüşe bakılırsa siz zayıf bir adama kabadayılık ediyorsunuz.
A messenger from Canterbury if you can spare the time from bullying your children.
Bir haberci. Canterbury'den. Çocuklarına dayılanmaktan vakit ayırabilirsen tabii.
Darling, I'm not bullying you.
# Hayatım, üstüne gelmiyorum.
Shame on you for bullying an old woman!
Utanın yaşlı bir kadına ettiğiniz zorbalıktan.
Yu Jiang, the bunch of you bullying a girl! This isn't fair
Yu Jiang, sen adi bir kabadayıdan başka bir şey değilsin!
They are bullying you
Sana kabadayılık mı ediyorlar?
She's only your half-sister, but she's bullying you...
O sadece üvey kızkardeşin, ama sana zulmediyor...
The Unicorn Clan has great influence and align themselves with the government bullying the people
Tek Boynuz at Haydut çetesi çok güçlü devlet katında bile adamları var heryeri haraca kesiyorlar
You are accused of bullying your way into international politics in North Africa, using oil as an excuse.
Bay Mattei petrolü bahane ederek Kuzey Afrika'da uluslararası politikalara müdahale etmekle suçlanıyorsunuz.
You're a bullying bastard!
kraliçe gibi olursun!
They were everywhere, bullying and arrogant.
Küstahça kafa tutarak her yerde dolaşıyorlardı.
You're just bullying your way through.
Zorbalıkla sözünü geçirmeye çalışıyorsun.
Right from the beginning... I was always trying to shape you... into my mold... bullying, badgering, never letting up.
Ta başından beri seni hep, istediğim şekle sokmaya çalıştım.
Stop bullying'everybody, Warren!
Millete dayılanmayı kes, Warren!
They are bullying your daughter.
Kızına saldırıyorlar.
Never came up in the first investigation, you bullying them.
Onlara zorbalık yaptığın ilk duruşmada gündeme geldi mi?
Bullying an old man
O sadece bir ihtiyar
You can't be called'Tigers'by... bullying the woman and kid like that!
Zayıflara... zarar vererek kaplan olunmuyor ama!
These loafers are bullying the entire market.
Pazarda zorbalık ayaklarını kullandılar
Bullying old people are you?
Yaşlı kişilere zorbalık mı yapıyorsun?
You are bullying me
Ayrıca buraya gelip bana kabadayılık yapma!
You'd better rest for a while and... think of a good way to fight ; we aren't forcing you But don't blame us for bullying you
dövüşe başlamadan önce... çok iyi düşünmeni öneririm, seni zorlamak istemeyiz sonra olacaklar için bizi suçlama!
Bullying defenseless persons
Savunmasız bir adama zorbalık yapmak.
Why are you bullying him?
Onu neden dövüyorsunuz?
Actually, they should be glad you're not bullying them.
Sen onları dövmediğin için şanslılar.
When I was a kid, I like fighting and bullying others.
Ben çocukken herkesi döverdim.
As long as they are my friends, I don't mind them bullying me... once in a while.
Onlar benim arkadaşım olduğu sürece.. İstedikleri gibi davranabilirler. bir anda olsa.
The Invincible Clan has been bullying us
WuDi Klanı bize de kafa tutuyor!
You beat the deliquents who have been bullying her.
Sen, onu taciz etmekte olan deliquentse vurdun.
- Yes. Stop bullying, Pippa.
- Sıkıştırmayı bırak, Pippa.
Who do you think you're bullying?
Sen kiminle kafa buluyorsun?
Haven't you had enough of bullying women for the time being?
Kadınlara zorbalık etmekten yorulmadınız mı hala?
Peach been bullying you again, is that it?
Peach yine kabalaşıyorsun.
Then you should apply yourself more diligently and stop the others from bullying you.
Anladım!