Christian traduction Turc

I'm a Christian, Mr Kelly.

Ben bir Hristiyan'ım, Bay Kelly.

Do the Christian thing, see your brother into the ground, and then go back to where you came from.

İyi bir dindar olup kardeşini göm ve geldiğin yere geri dön.

- He was a good Christian man.

- İyi bir hristiyandı.

Look, you look like a nice, Christian girl.

Bak, akıllı bir Hristiyan kızına benziyorsun.

I'm a God-fearing Christian.

Tanrı korkusu olan bir hristiyanım ben.

Christian Louboutin SS Collection limited edition in pink.

Christian Louboutin SS Koleksiyonu, pembe sınırlı üretimi.

I told you they're Christian Louboutin SS Collection limited edition in pink you wench!

Christian Louboutin SS Koleksiyonu pembe sınırlı üretimi demiştim kevaşe!

Those Christian Louboutin limited edition's retail for $ 5890.

Bunlar Christian Louboutin sınırlı üretiminin 5890 dolarlık defolu ürünlerinden.

It ain't Christian to get divorced.

Hristiyanlıkta boşanmak yoktur.

So, now, you know, I'm gonna be straight with you,'cause you know I'm a Christian woman and you are now and always will by my Lord and savior and I will love you until the day I die.

Şimdi, biliyorsunuz, sizinle açık konuşacağım, çünkü... ben hristiyan bir kadınım ve sen her zaman benim... efendim ve kurtarıcım olacaksın, ve öleceğim güne kadar seni seveceğim.

She was a Christian, was she not?

Hristiyandı, değil mi?

Good Mormons, thank you for your Christian charity.

İyi Mormonlar, Hıristiyan merhametiniz için teşekkür ederim.

Valley Christian hoped everyone exactly as they escalate

Vadi Hristiyanları, herkesin, kendileri gibi tırmanmasını bekliyordu.

Who is the Christian who rides with you?

Seninle birlikte gelen Hristiyan da kim?

The Chinese... Saracen... Christian or Hindi.

Çinliler, Araplar, Hristiyanlar ya da Hindular...

You wish to resurrect him, Christian?

Onu diriltmek ister misin, Hristiyan?

Right, because releasing information that paints my client... a devout, born-again Christian... As a drug-taking, sex-crazed jock serves our case how?

Doğru, çünkü dindar bir Hristiyan olan müvekkilimi uyuşturucu alan ve seks manyağı bir sporcu olarak gösteren bir bilgiyi sızdırmak davamıza hizmet eder.

We'll give them a proper christian burial.

Onlara uygun bir Hıristiyan cenazesi yapalım.

If you won't listen to your parents, you're going to a Christian boarding school, where you will listen to God.

Eğer ailenin sözünü dinlemezsen Tanrı'nın sözünü dinleyeceğin Hristiyan yatılı okuluna gidersin.

Because I have decided to attend a Christian retreat where they can cure homosexuality.

Eşcinselliği tedavi edebiliyorlarmış.

So there's Christian heaven, Muslim heaven, gay heaven, straight heaven,

Yani Hristiyan cenneti, Müsüman cenneti eşcinsel cenneti, hetero cenneti var.

I had to park my ass underneath a Christian college, I'd be out at Pepperdine.

Pepperdine çıkışlıyım.

Hans Christian Andersen.

Hans Christian Andersen.

His name is Christian Donaldson.

Adı Christian Donaldson.

Just fuck off, Christian, I'm not doing this any more.

Defol git, Christian, artık bununla uğraşmıyorum.

Christian, is that you?

Christian, sen misin?

Yes, well, you're hardly a Nobel Prize-winner, are you, Christian?

Evet. Nobel Ödülü kazanamadın, değil mi, Christian?

Christian Donaldson is on the run with Becky, Ian and Grant.

Christian Donaldson, Becky, Ian ve Grant ile birlikte kaçıyor. - Ne?

I have Christian Donaldson and the others.

Christian Donaldson ve diğerleri bende.

I have Christian Donaldson.

- Christian Donaldson bende.

I'm a good Christian girl.

İyi bir Hıristiyan kızım.

This church wants a pastor who preaches a traditional Christian message.

Bu kilisenin geleneksel duaları bilen ve mesajlar veren bir rahibe ihtiyacı var.

Christian Andrews.

Christian Andrews.

- Can't we use Christian names?

- Hristiyan isimleri kullanamaz mıyız?

- My name is not a Christian name.

- Benim ismim Hristiyan ismi değil.

But if Christianity is to be judged by the misery it has caused mankind, who would ever be a Christian?

Ama Hıristiyanlık insanlığa getirdiği acıya göre değerlendirilirse kim Hıristyan olurdu ki?

He made me build my own tree house, and then he tore it down while I was at summer camp because instead of hearty, Christian nails,

Bana kendi ağaç evimi yaptırdı ve sonra ben yaz kampındayken onu yıktı.

My dad and ma were Christian people.

Annem ve babam Hristiyandı.

And he looks at it and he says, "Hey, George, this cat's a Christian."

Tabloya baktı ve "George, bu adam Hristiyan." dedi.

And I realized very quickly he was saying a Muslim can't pose as a Christian.

O an farkına vardım. Bir Müslüman'ın Hristiyan olarak poz veremeyeceğini söylüyordu.

Welcome to binding Christian arbitration.

Bağlayıcı Hristiyan arabuluculuğuna hoşgeldiniz.

Mrs. Toms is a widow, and a Christian woman who has something to share, so...

Bayan Toms bir dul ve paylaşacak bir şeyleri olan Hristiyan bir kadın...

I understand that she's become a Christian, herself, over the last couple of years.

Anladığım kadarıyla, son birkaç yıldır, kendi kendine Hristiyan olmuş.

My older brother, Christian, he didn't beat up my younger brother.

Abim Christian küçük kardeşimi dövmedi.

Christian.

Christian.

And I always do. I always tell you the truth, But if Christian knows that I'm here...

Sana her zaman doğruyu söyleyeceğim ama eğer Christian burada olduğumu biliyorsa...

Is Coulson talking to Christian?

Coulson Christian'la mı konuşuyor?

Oh, Christian will milk that for all it's worth.

Christian değeri için bunu güzelce sağacak.

My older brother, Christian,

Abim, Christian,

I take responsibility for my actions, Christian.

Ben hareketlerimin sorumluluğunu alıyorum Christian.

A most un-Christian landscape.

Hristiyanlığa aykırı manzarası olan hani.