English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ C ] / Come on upstairs

Come on upstairs traduction Turc

208 traduction parallèle
Now, you come on upstairs and get into bed.
Odaya çıkalım da yatağına yat.
It's only the very faintest chance, of course, but come on upstairs.
Çok ufak bir ihtimal elbette ama üst kata çıkalım.
Come on upstairs.
Yukarı gel.
Come on upstairs.
Ne güzel bir sürpriz.
Now, now, come on upstairs, and we'll see whether Mr. Jorgy is resting comfortably.
Haydi, haydi, yukarı kata çıkıp, Bay Jorgy'nin rahat uyuyup uyumadığına bir bakalım.
- Come on upstairs with me.
Üst kattaki gel benimle bir tarafdan bende kıyafetimi giyerim.
Come on upstairs, I'll get you something...
Yukarı çıkalım, sana bir şeyler vereyim...
Come on upstairs. There's somebody I want you to meet.
Yukarı gel, onunla tanışmanı istiyorum.
Come on upstairs.
Yukarı gelin.
Hi, the door's open. Come on upstairs.
Selam, kapı açık, yukarı çık.
Come on upstairs.
Hadi yukarı çabuk.
Here. Come on upstairs.
Yukarı gel.
- Come on, children, upstairs.
- Çocuklar, hadi, yukarı.
Come on, upstairs!
Yukarı çıkın!
Right upstairs, huh? Come on, send it, Jack.
Haydi, çal bakalım ahbap.
Come on, the girls are waiting for us upstairs. Come on.
Hadi, kızlar yukarıda bizi bekliyor.
Come on, Maria, let's us go sit upstairs for a while
Gel Maria, yukarıya çıkıp biraz dinlenelim.
Come on, sweetheart. Let's go upstairs.
Haydi, hayatım.Yukarı çıkalım.
Now, you come along upstairs and try on that suit of clothes.
Şimdi, haydi yukarı gel ve şu takım elbiseyi dene.
- They say everyone's upstairs. - Let's go in. Come on.
Dediklerine göre yukarıdalar!
Come on, go on upstairs and go to bed.
Haydi, yukarı çıkıp yatağına yat.
Come on back upstairs for five minutes.
Beş dakikalığına yukarı gel.
Do what he says, come on, upstairs.
Ne diyorsa onu yap, hadi yukarı çık.
Come on, I'll help you upstairs, and we'll have a long talk about men in general.
Haydi yukarı çıkalım. Sana erkekler hakkında anlatacağım çok şey var.
Come on, I gotta get you upstairs.
Haydi seni yukarı çıkaralım.
Come on then, number ten, upstairs.
Gelin, on numara, üst kat.
Come on, Lucius, we're going upstairs.
Gel Lucius yukarı gidiyoruz.
Come on, everybody upstairs.
Haydi. Herkes üst kata. - Üst katta kimse var mı?
Come on, let's go upstairs.
Hadi, yukarıya çıkalım.
- We're upstairs, come on.
- Üst kattayız.
Come on, take the coffee upstairs.
Hadi, yukarı kahve götür.
Come on, everybody upstairs.
Hadi, herkes yukarı.
Come on, upstairs!
Hadi, yukarı!
Come on, let's take this stuff upstairs.
Hadi, şunları yukarı götürelim.
Come on, go upstairs.
Çabuk!
Come on, Colin. I'm going upstairs now.
Haydi Colin, ben şimdi yukarı çıkıyorum.
- Come on, let's go upstairs.
Nasıl..? Aman Tanrım!
Now, honey, I'm just gonna go upstairs and try this on, and then I'll come make you a nice juicy steak, just like the dog had.
Hayatım, yukarı çıkıp, bunu takmak istiyorum ve geldiğimde sana leziz bir biftek hazırlayacağım köpeğin yediğinden.
Upstairs, come on.
Yukarıya çık, hadi.
Marcie, why don't you come upstairs, lie down, and have a good cry on my bed?
Marcie, neden yukarı çıkıp yatağıma yatıp, iyice bir ağlamıyorsun?
- Very funny. Come on. You go upstairs to your office.
Sen ofisine çık.
Come on, Peggy, let's go upstairs and see if we can piece some of your old bras together. That should tide you over till you can break in a replacement.
Gel Peggy yukarı çıkıp eski sütyenlerini birleştirmeyi... deneyelim.Yerine birşey bulana kadar seni idare eder.
Come upstairs and put something on.
Yukarıya çık da bir şeyler giy.
Come on, students. Upstairs
Haydi gençler yukarı!
- Come on, let's get you upstairs.
Hayır!
Come on, let's go upstairs and play strip Nintendo like adults.
Gel, üst kata çıkıp yetişkinler gibi çıplak Nintendo oynayalım.
Come on, honey, let's go upstairs.
Hadi hayatım, yukarı gidelim.
- Come on, let's go upstairs.
- Hadi, yukarı çıkalım.
He'd come upstairs late, and I'd just leave his dinner in the oven on "Warm."
Yukarı geç saatlerde gelirdi, ve ben de yemeğini ocağın üstünde "ılık" bırakırdım.
Come on, George, let's go upstairs.
Hadi, George, yukarı çıkalım.
Come on! Upstairs, "Bubbles".
Yukarı gel hadi, Baloncuk.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]