Dit traduction Turc
80 traduction parallèle
# Fourier nous dit :
# Fourier söyledi :
ll dit que votre passeport ne mentionne pas que voue êtes dans larmée.
Pasaportunuzda orduda yer aldığınızdan söz edilmediğini söylüyor.
And if we ain't hiking, we're getting dit-happy on that signal key.
Ve eğer koşmuyorsak, sinyal seslerinden kafayı yiyoruz.
Dit you see'L'Elisse'?
- "L'Elisse" yi gördün mü?
[Speaks French] No, no, no.
"Commandant Houghton dit, il y a trop d'activités dans la région..."
Bita dee naist gorovisch, dit.
Bita dee naist gorovisch, dit.
Panther. Dit, dit, dit...
- Panter...
Fine. But what else dit he say to you?
İyi de, sana başka ne söyledi?
Toe Blake, Dit Clapper, Eddie Shore, those guys were the greats.
Toe Blake, Dit Clapper, Eddie Shore, bu adamlar müthişti.
Dit sal die donders wys.
ALMANCA
You never showed up, but the doorbell rang once, and we all got real quiet and hid behind the furniture.
Du kom aldrig dit, men dörrklockan ringde en gång och alla blev tysta och gömde sig.
- Te l'a dit. Elle vit en la Republic Federal Allemand.
- Tebrikler, general.
Dit-dit...
Dit-dit...
Comment dit-on...? - Enemies.
-... düşmanları.
Dit is Overeaters Anonymous.
Dit is İsimsiz Oburlar Toplantısı.
"Et il dit en anglais..." And he says in English...
"Et il dit en anglais..." Ve İngilizce söylüyor...
- Hello, Aphro... dite.
- Merhaba, Afro... dit.
Il dit mon coeur
Il dit mon coeur ve Fransızca.
- Dit dit dit dit.
- Dit dit dit dit.
Dit dit dit.
Dit dit dit.
I'm Dit-O.
Ben Dit-O.
First up, we got DJ Dit-O!
Birinci olarak, DJ Dit-O geliyor!
All right, Dit-O, it's your time to shine, baby!
Peki, Dit-O, parlama zamanı bebek.
Actually, I thinkyour boy Dit-O did wet his pants.
Aslına bakarsan, sanırım sebib Dit-O pantola verdi
Et leur dit : "La Terre sera meilleure." And tell them "The Earth will be better."
Sözleri, "Dünya hastalanacak" olur...
Je leur ai dit que tu voulais apprendre I'anglais.
Je leur ai dit que tu voulais apprendre l'anglais.
Elle a dit que,'c'est de la folie.'
Elle a dit que,'c'est de la folie.'
Forward speed is most important when you're simply transporting goods or people from one place to another.
Daha da önemlisi gel-dit de her zaman değişebilir. Su çekildiğinde sahilde mahsur kaldığımızı düşünün.
Huh, no not exactly but I-I dit huh narrow down the unsolved Mp file based on you know gendre, age, skin tone ok
Hayır, tam olarak değil. Ama çözülmemiş kayıp dosyalarını, cinsiyete, yaşa ve ten rengine göre sınıflandırdım.
Dit alles hier is zever. - You, me... all of it.
Bunların hepsi saçmalık çünkü sen ve ben ölüyüz
Op 26 augustus 1883, barste de vulkaan op het kleine vulkanische eiland Krakatau uit, dit veroorzaakte één van de verschrikkelijkste natuurrampen in de geschreven geschiedenis.
Karakatoa'nın küçük bir volkanik adası kayıtlı tarihin en büyük doğal afetlerden birini yaratarak patladı
Dit is Krakatau met zijn 3 pieken.
Bu, üç zirvesiyle Krakatoa adası
Twentig miljoen ton zwavel werd de atmosfeer in gelanceerd dit veroorzaakte uitzonderlijke zonsondergangen overal ter wereld en dempte de temperatuur over de hele aarde tot ver in de twintigste eeuw.
20 milyon ton sülfür atmosfere salındı. tüm gezegende sıradışı gün batımlarına sebep oldu. ve küresel sıcaklıkları 20. yüzyıla kadar düşürdü.
But I dit hear you quit.
Ama işi bıraktığını duydum.
Oh, Catalina, you have that, um... * Comment est-ce qu'on dit? * how do you say...?
Oh Catalina, sen siz nasıl diyorsunuz?
Dit-Dit-Dit-Dit-Dit.
- Ona ne diyorduk?
Dit-Dit-Dit-Dit-Dit.
- Karavana. - Evet.
Dit you not heared the weatherforecast of tomorrow?
Yarının hava durumunu biliyor musun?
Yes i dit, But that does not mean this sailing on the earth moves.
Gördüm ama bu Dünya'nın hareket ettiği anlamına gelmez.
This has nothing to do with your father.
Dit heeft niets met je vader te maken.
You know I did not do this.
Je weet toch dat ik dit niet heb gedaan.
Where does this come from?
Waar komt dit vandaan?
Qc'est dit ici, uh, il pour tourner droite sur, uh, rue de chollet.
Qc'est dit ici, uh, il pour tourner droite sur, uh, rue de chollet.
Who is officially behind your mind reading lab here at DIT?
BUrada, DIT'ta senin şu akıl okuma laboratuvarının arkasında kim var?
- Ah, duh-duh.
- dit dit dit.
* dit-Dit-Dit little drummer man * * now i am a real sickie * guess i'll have to break the news * * that i got no mind to lose
- Ne zaman burada olacaklar?
Mais dit-on.
Ona benim "eşsiz bir dedektif" olduğumu söyle.
Wound # 7, from which it later falls out and is found in almost pristine condition on a stretcher in a corridor of Parkland Hospital.
1963'te üst katta Donanma İstihbarat Teşkilatı vardı. Ne tesadüf ki, Banister da FBl'dan önce DİT'teydi. Hep ne derler?
The government says it can prove it with some fancy physics in a nuclear lab.
Burası ClA. Burası da Gizli Servis. Burada da DİT.
- Remember? Wonk! Dit-dit.
Hatırladın mı?
Mais comme il est entré, il a dit qu'il avait la clé. Do you have keys?
Anahtarların mı var?