Doing my best traduction Turc
535 traduction parallèle
I believe Herr Bomasch is really beginning to see that I am doing my best to help him.
Bay Bomasch kendisine yardım etmek için her şeyi yaptığımı galiba anlamaya başladı.
I'm doing my best to steer clear of trouble.
Beladan uzak durmak için elimden geleni yapıyorum.
I thought I'd be doing my best but I'm enjoying it.
- Elimden geleni yaptığımı düşünmüştüm ama keyif alıyorum.
I'm doing my best to keep the Miyaji family going.
Miyaji ailesini bir arada tutmak için elimden geleni yapıyorum.
But I'm doing my best!
Ama elimden geleni yapıyorum!
Doing my best.
- Benim için en iyisini yapıyorsun.
Secondly, I'm doing my best.
İkincisi, elimden geleni yapıyorum.
I'm doing my best.
Elimden geleni yapıyorum.
My Lord, I was doing my best to make you understand.
Lordum, anlamanız için elimden gelenin en iyisini yapıyorum.
I'm doing my best, sir.
Elimden geleni yapıyorum, efendim.
- I am doing my best, sir.
- Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum, efendim.
- I'm only doing my best.
- Elimden gelenin en iyisi yapıyorum.
- I'm doing my best. He's pressuring me.
- Elimden geleni yapıyorum.Bana baskı yapıyor.
I'm doing my best...
Anlamıyorum ama anlamaya çalışacağım...
I'm doing my best. - Not good enough.
Elimden geleni yapıyorum.
♪ Now behold in me an LDV ♪ For battle I'm just yearning ♪ Doing my best like all the rest
â ™ ª Now behold in me an LDV â ™ ª For battle l'm just yearning â ™ ª Doing my best like all the rest â ™ ª To keep the home fires burning â ™ ª Each evening stiff and starched
I'm doing my best, sweetheart.
Elimden geleni yapıyorum güzelim.
I'm doing my best, sir.
Elimden geleni yapıyorum efendim.
- Doing my best.
- Elimden geleni yapıyorum.
- I'm doing my best.
- Elimden geleni yapıyorum.
- I'm doing my best.
- En iyisini yapmaya çalışıyorum.
After all, I was already doing my best.
Zaten elimden gelenin en iyisini yapıyordum.
But I'm doing my best.
En iyi şekilde davrandım ben!
In the meanwhile, I will continue to indulge myself, and I will continue doing my best... in the good fight against dry rot and rust.
Ama o zamana kadar, kendimi kaptırıp, kuru ve paslı boğaza karşı... verdiğim savaşta, elimden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğim.
I'm doing my best, John.
Elimden geleni yapıyorum, John.
Doing my best.
Elimden geleni yapıyorum.
- l'm doing my best.
- İnanmaya çalışıyorum.
I'm doing my best, boss.
Elimden geleni yapıyorum, şef.
- I'm doing my best.
- En iyisini yapıyorum.
I'm doing my best to diagnose it.
Ben bunu teşhisi için elimden geleni yapıyorum.
I'm doing my best, although I find some of the rituals rather demanding.
Elimden geleni yapıyorum ama bazı ritüeller beni biraz zorluyor.
- Doing my best, sir.
Omzunla yüklen!
I was doing my best to resist her but at dinner, the fortune cookie predicted doom.
Ona karşı koymak için elimden gelenin en iyisini yapıyordum ama yemekte, kısmet kurabiyeleri kaçınılmaz sonu tahmin etti.
Tell Heaven I'm doing my best
Cennete söyle elimden geleni yapıyorum
The best way to get my husband to fire you would be not doing what I tell you to do.
Eşimin işine son vermesinin en kolay yolu, sana söylediklerimi yapmamandır.
And my best chance of doing it is here.
Ve bunu yapmak için en iyi yer burası.
I'm doing all the talking, I know, but these are my little girls and those are someone else's, my best friend's little boys.
Hep ben konuşuyorum ama... Bakın şunlar benim kızlarım şunlar da başkasının, en iyi arkadaşımın çocukları.
I'm doing my best.
- Elimden geleni yapıyorum.
I'm doing my best, okay?
Elimden geleni yapıyorum işte.
i was sitting here, doing better than my best.
- Ben burada oturuyordum, en iyi halimden bile daha terbiyeliydim.
At that moment I was I was furiously trying my best to convince myself that what I was doing was justified.
O sırada kendimi doğru olanı yaptığıma dair inandırmak için elimden geleni yapıyordum.
At that moment, I was I was furiously trying my best to convince myself that what I was doing was justified.
O sırada kendimi doğru olanı yaptığıma dair inandırmak için elimden geleni yapıyordum.
They're doing their best, but they're not doing my hip any good.
Ellerinden geleni yapıyorlar ama kalçama fayda etmiyor.
I'm doing what I consider best for the defense of my son.
Oğlumu korumak için en doğrusu ne ise onu yapıyorum.
I'm doing my bloody best, aren't I?
Elimden geleni yapıyorum, tamam mı?
Frankly, I think that my time would be best served doing the duties and responsibilities of a Starfleet captain.
Açıkçası, zamanımı bir Yıldızfilosu kaptanının... görevleri ve sorumluluklarıyla ilgilenerek geçirmemin en doğrusu olacağını düşünüyorum.
I'm terribly sorry it's turned out this way, Collie, but you have to understand my only interest is in doing what's best for you.
İşler bu hale geldiği için üzgünüm, Collie. Ama şunu anlamalısın. Benim tek amacım senin iyiliğin.
I was doing the best for my department.
Ben yalnızca bölümüm için en iyisi olduğunu düşündüğüm şeyi yapıyordum.
I am doing my very best.
En iyisini yapmaya çalışıyorum.
I'm doing my job the best I can.
İşimi elimden geldiğince iyi yapıyorum.
- I'm doing my best.
Onu ısıtmalıyım.
doing my job 35
my best friend 214
my best guess 17
my best 26
best wishes 40
best 297
bester 33
bestie 22
best friends forever 16
best friend 95
my best friend 214
my best guess 17
my best 26
best wishes 40
best 297
bester 33
bestie 22
best friends forever 16
best friend 95
best of luck to you 32
best part 17
best friends 96
best man 69
best of luck 134
best i can tell 20
best case scenario 44
best day of my life 17
best two out of three 20
best not 25
best part 17
best friends 96
best man 69
best of luck 134
best i can tell 20
best case scenario 44
best day of my life 17
best two out of three 20
best not 25
best case 40
best of three 18
best of all 38
best guess 60
best hope for peace 49
best hope for victory 20
bestyrer 18
doing 146
doing it 61
doing okay 34
best of three 18
best of all 38
best guess 60
best hope for peace 49
best hope for victory 20
bestyrer 18
doing 146
doing it 61
doing okay 34
doing great 68
doing the right thing 27
doing good 60
doing nothing 49
doing well 31
doing all right 23
doing fine 26
doing things 20
doing this 38
doing what 552
doing the right thing 27
doing good 60
doing nothing 49
doing well 31
doing all right 23
doing fine 26
doing things 20
doing this 38
doing what 552