Empty your pockets traduction Turc
312 traduction parallèle
Empty your pockets!
Boşalt ceplerini.
- Empty your pockets.
- Ceplerini boşalt.
Empty your pockets.
Ceplerini boşalt.
Empty your pockets!
Ceplerini boşalt!
Guys, empty your pockets.
Millet, ceplerinizi boşaltın.
Empty your pockets.
Ceplerinizi boşaltın.
Be so kind as to empty your pockets.
Ceplerini boşaltırsan sevinirim.
Come on, all of you, empty your pockets.
Haydi hepiniz, ceplerinizi boşaltın.
Empty your pockets.
- Sus. Ceplerini boşalt.
- Empty your pockets!
- Ceplerini boşalt.
Empty your pockets, lad.
Ceplerini boşalt, evlat.
Empty your pockets when you're told!
Sana söyleneni yap, ceplerini boşalt.
Empty your pockets out right over there.
Ceplerini boşalt.
All right, empty your pockets.
Pekala, ceplerini boşalt.
Empty your pockets.
Ceplerini şuraya boşalt.
You. Get over here and empty your pockets.
Sen. Buraya gel ve ceplerini boşalt.
Would you empty your pockets of all metal, please?
Ceplerinizden metal eşyaları çıkartır mısınız, lütfen?
Welcome, and empty your pockets on the floor.
Hoş geldiniz, cebinizdekileri yere boşaltın.
We are going to empty your memory as we might empty your pockets...
Tıpkı ceplerini boşaltır gibi hafızanı boşaltacağız...
Empty your pockets out.
Ceplerini boşalt.
- Empty your pockets, Buddy.
- Ceplerini boşalt Buddy.
If you do not empty your pockets right now, I will call the police.
Ceplerini derhal boşaltmazsan, polis çağıracağım.
Empty your pockets on the bed.
Ceplerini yatağın üstüne boşalt.
Empty your pockets!
Hadi, ceplerini boşalt.
Empty your pockets.
- Ceplerinizi boşaltın, ayakkabılarınızı çıkartın.
- Empty your pockets out on the floor.
- Ceplerini yere boşalt.
Tennyson will fix your breakfast while you empty your pockets.
Sen ceplerini boşaltırken Tennyson senin için kahvaltı hazırlar.
Empty your pockets!
Ceplerinizi boşaltın!
And what is this with "empty your pockets"? I mean, what're you doing?
Şu "cebinizdekileri boşaltın" nedir, yani ne yapıyorsun?
Empty your pockets on this one!
Tüm cephanenizi sonuna kadar kullanın!
- Just empty your pockets, boy.
- Ceplerini boşalt, evlat!
Empty your pockets, hurry!
Ceplerini boşalt.
Empty your pockets out, the two of you.
İkiniz de ceplerinizi boşaltın.
Empty your pockets, let me see them.
- Neden? - Ceplerinizi boşaltın!
Empty your pockets... that's for the propeller, the paint...
Ceplerini boşalt pervane ve boya için para lazım.
Empty your pockets, please.
Ceplerinizi boşaltın lütfen.
First, I'd like you to empty your pockets quickly and open every purse.
İlk önce ceplerinizi hızlıca boşaltıp, tüm cüzdanlarınızı açmanızı istiyorum.
- Empty your pockets.
- Ceplerinizi boşaltın.
Wait a minute. Empty your pockets now.
Dur bir dakika, ceplerini boşalt bakalım.
Empty your pockets on the desk.
Ceplerini boşalt.
Empty your pockets, old man.
Ceplerini boşalt moruk.
Okay, everybody, empty your pockets.
Pekala, herkes ceplerini boşaltsın.
- Bart, empty your pockets.
- Bart ceplerini boşalt.
Next time I tell you to empty your pockets, you'll do it faster, won't you?
Bir dahaki sefere ceplerini boşalt dediğimde daha hızlı ol, tamam mı?
- Empty your pockets buddy.
- Ceplerini boşalt.
I said throw these out, quick.. - Empty your pockets.
Meydancı paraları arkadaşlar.
For security reasons you are to empty the contents of your pockets on the floor and back out of the apartment...
Güvenlik sebebiyle cebinizdekileri yere boşaltıp binadan çıkın.
- Empty your pockets.
- Hepsi bu. - Cebine elini at.
Empty your fucking pockets, asshole.
- Bak, bende hiç...
- Empty all your pockets, all of it.
- Bütün ceplerini boşalt, hepsini.
That explains the way of your pockets are always remain empty.
Bu cebinin neden daima boş olduğunu gösteriyor.