English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ G ] / Ghosting

Ghosting traduction Turc

56 traduction parallèle
Sometimes he comes ghosting over the plains... in the shape of a sneaking rustler... and sometimes... begging your pardon, Laura Belle... he stakes out the home... to the worthy and the God-fearing.
Bazen, düzlüklerden yılan gibi sinsice, yılan gibi süzülerek gelen bir hırsızdır O Bazen de... beni bağışla Laura Belle Zengin ve Tanrı korkusu olan bir evden de çıkıp gelebilir O.
You're ghosting'us, motherfucker.
Bizi izliyorsun piç kurusu.
Of course, Tangean ghosting powers.
Elbette, Tangeanlılar beyin gücüyle her yerden geçebilir.
The shadows line up, there's no ghosting, no matte lines.
Güzel bir iş. Gölge hareketleri doğru, matlaşma yok.
Unless you so hype on the ghosting life that you want her to join you.
Tabii hayalet olmaktan çok hoşlanıyor ve onun da sana katılmasını istiyorsan o ayrı...
Woods was ghosting us.
Woods bizi kekliyordu.
Sent that package with the de-ghosting mojo.
Beni hayaletlikten kurtaran o büyülü paketi sen gönderdin.
He's I.P. ghosting all over the place.
IP'si her yerde görünüyor.
We've been ghosting priority targets lately.
Son zamanlarda öncelikli hedefleri gözlüyorduk.
Is this what they teach you in ghosting school?
Sana izleme dersinde bunu mu öğrettiler?
Munez ghosting in.
Munez içeriye süzülüyor.
He was ghosting them.
Onları çarpıyordu
Besides, ghosting can be a huge deal for families of the dead.
Ayrıca bu durum ölenin ailesi içinde zor bir durum olsa gerek
- She's ghosting.
- Yankılanıyor.
- He's gone. He's ghosting.
- Öldü, yankılanıyor.
Blow this one up. As much as you can without ghosting it.
Şurayı, bulanıklaştırmadan büyütebildiğin kadar büyüt.
You're ghosting me a little tight.
Çok yakından izliyorsunuz.
Yeah, also known as a cold ghosting attack, an iceman attack.
Evet, "Soğuk gölge de" buna "buzcu hamlesi" de denir.
Ever since that movie was released in 1990, I have seen every conceivable variation of what I call ghosting.
O film 1990'da çıktığından beri "hayaletleme" dediğim o şeyin akla gelen her çeşidini gördüm.
- Hey, fam, she's ghosting'.
- Hey, millet, kız kaçtı.
- Can you do that ghosting through walls thing that manhunter does?
Martian Manhunter'ın yaptığı duvarlardan hayalet gibi geçme şeyini yapabilir misin?
That's, like, Ghosting 101.
Bu hayaletliğin birinci ilkesi.
It could just be ghosting.
Puslanma yapıyor olabilir.
And I would like to bring the Treasury's attention to a common computer-hacking practice called ghosting in which the hacker only needs access to a parasite computer to get it to do his or her will.
Maliye Bakanlığının dikkatini, yaygın olarak kullanılan ve "ghosting" adı verilen bir bilgisayar hackleme yöntemine çekmek istiyorum,... ki bu yöntemde hacker isteklerini gerçekleştirebilmek için konak bir bilgisayara ihtiyaç duyar.
Ghosting my computer.
Bilgisayarıma hayalet olarak sızmayı.
A meeting in Philadelphia about ghosting an autobiography.
Philadelphia'da bi toplantım var. Bir oto-biyografi hakkında.
He's ghosting.
Bir hayalet olarak yaşıyor.
This phenomena is known as "ghosting."
Bu "hayalet" olgusu olarak biliniyor.
Ghosting is when you don't have a trace of fear in you.
Hayaletlik, içinde korkudan zerre olmamasıdır.
I spent some time ghosting, then limbo... don't recommend it... and, uh, a witch brought me back as what you kissed.
Sonra Araf'a gittim. hiç tavsiye etmem bu arada. Bir cadı beni Araf'tan geri getirdi.
Technically, she did pass her drug test, monsieur le président, but afterward, the tester found ghosting.
Teknik olarak, bay başkan, uyuşturucu testini geçti,... ancak ondan sonra deney cihazı uçtu.
Ghosting.
İz üzerinden.
Who am I ghosting, Frank?
Kimi izliyorum Frank?
He's I.P.-Ghosting all over the place.
IP'si her yerde görünüyor.
Don't you get ghosting?
Gölgelenme olmuyor mu?
This must be some sort of neural ghosting from the previous consciousness transfer.
Bu önceki zihin transferinden sonra olan bir tür noral hayal görme olmalı.
[gasp] Who's ghosting who?
Kim kimi gizlice takip ediyor?
I think Miriam from the Jewish Museum is ghosting me.
Sanırım Yahudi Müzesi'ndeki Miriam beni gizlice takip ediyor.
He's been ghosting me.
O beni gizlice takip ediyor.
Ghosting you?
Gizlice takip mi ediyor?
Using your cabeza, this whole DIY ammo thing, that is your damn skill set, just like ghosting hostiles, both of the undead and the living variety, is mine.
Beynini kullanmak, kendi mermini kendin yapmak senin becerilerin, doğrudur. İster yaşayan ölü, ister canlı olsun tüm düşmanları ortadan kaldırmak da benim becerim.
I really didn't think you were the ghosting type.
Ortandan kaybolan bir tip olduğunu düşünmemiştim.
She accused me of ghosting him, and I get that she's 15 and by definition that makes her a bitch, but it's, like, really fucking with me.
Beni ortadan kaybolmakla suçladı. 15 yaşında olduğunu ve doğal olarak kaltak gibi davrandığını biliyorum ama kafamı gerçekten allak bullak etti.
No, no, ghosting.
Hayır, hayır, hayaletlendirme.
Yeah, well, I saw her, while I was astral ghosting into some dungeon.
Evet bir zindanın içine astral seyahat yaparken gördüm onu.
Sure. Until shit get complicated, and then you ghosting.
Tabi, taa ki işler karışana kadar.
As far as millennial breakup options go, ghosting him gets my vote.
Bu çağımız için bir ayrılık sebebi olsa da onu görmezden gelmeni tercih ediyorum.
Yeah, Marlo's ghosting.
Marlo hayalet gibi takılıyor.
It's called ghosting.
Buna "ghosting" deniyor.
Liza, Josh is ghosting you.
Liza, Josh seni gizlice takip ediyor ( stalklıyor ).
I don't think that Josh is ghosting me.
Josh'un beni gizlice takip ettiğini düşünmüyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]