English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ H ] / He's my dad

He's my dad traduction Turc

1,523 traduction parallèle
Listen, my dad- - he's not feeling so great, so he's gonna pass on a ride today.
Bak, babam kendini pek iyi hissetmiyor, bu gün gelemeyecek.
No. If my dad died before he had a chance to tell me He believed in me, in my abilities...
Babam bağı gerçekten benim için mi alacakmış yoksa Holly sırf oyumu almak için yalan mı söylemiş?
I wanted my dad, too, but the longer that he's here, it makes it worse on everyone.
Ben de kendi babamı istiyorum Ama burda ne kadar çok kalırsa işler herkes için daha da zorlaşır
She's complaining about the heat in New York, and how my dad won't pay to have an air conditioner installed, because he thinks it's...
New York'taki sıcaktan şikayet ediyor, Ve babamın klimayı taktırmak için para ödemeyeceğinden, çünkü babam bunun...
My dad's gonna kill you if he sees you.
Babam seni görürse, öldürür.
My dad's in town, and, uh, he wants to meet my husband.
Babam şehirde, ve, ah, kocamla tanışmak istiyor.
- He used to work for my dad.
Babam için çalışıyordu.
And don't bother with the test. He's not my dad.
Test için de zahmet etmeyin.
I just hope he doesn't get my dad's dainty hands and my mom's patchy facial hair, and, no, I didn't pluck those.
Umarım babamın narin ellerine ve annemin düzensiz yüz tüylerine sahip olmaz ve hayır bende onlardan yok.
"and then you stole my dad's money all away, so he got angry, and he killed my mother..."
"ve sonra babamın tüm parasını çaldınız, O yüzden babam kızdı, ve annemi öldürdü..."
My dad's coming today, so i'm just gonna wait here till he shows up.
Bugün babam geliyor, bu yüzden o gelene kadar burda bekliyeceğim.
Remember that day we were smoking in my dad's bathroom and he found us...
Babamın banyosunda sigara içtiğimiz.. .. o günü hatırlasana, o bizi bulmuştu..
Even though my dad couldn't be there, I felt like he was, in spirit.
Babam burda olamasa bile, ruhen burdaymış gibi hissettim.
Look, my dad, he hid your letters from me.
Babam mektuplarını benden saklamış.
Cross Bow Hunting Was My Dad's Solution Every Time I Did Something He Considered Unmanly Which Happened Once Or Twice
Ne zaman erkekçe olmayan bir şey yapsam babam hep yayla avlanmaya götürür.
My dad keeps pushing me... to kick butt at baseball, and... he says if I don't shatter Babe Ruth's home run record, he's gonna beat me savagely.
Babam bana... zorla beysbol oynatıyor, ve... eğer Babe Ruth'un rekorunu kıramazsam beni çok pis döveceğini söyledi.
My dad's getting transferred and he's moving the whole family down south to Alabama.
Babamın tayini çıktı ve ailece Alabama'ya taşınıyoruz.
My dad's a builder so he knows a lot about stone.
Benim babam bir müteahhit ve taşlardan iyi anlar.
My dad. He's around.
Babam. o buradalarda.
My dad will pay when he's back.
Babam döndüğü zaman ödeyecek.
Dad... well, he's my dad.
Babam ise, nihayetinde babam.
If my dad finds you here, he's gonna kill you.
Babam görse seni öldürür.
My dad took him to the vet because he's sick.
Babam onu veterinere götürdü. Çünkü o hasta.
- He's not my dad.
- O babam değil.
My dad hasn't come home and he's not at the bar.
Babam hâlâ eve gelmedi, barda da yok.
Okay, if you want to talk to my dad, he's at the company's warehouse.
Tamam. Babamla konuşmak istiyorsan, şirketin deposunda.
Well, Phil's a minor league baseball player, and he travels a lot, and my mom stayed home with me, but I knew it made her unhappy, so I figured I'd stay with my dad for a while.
Phil ikinci ligde beyzbol oynuyor. Bu yüzden de çok fazla seyahat ediyor. Annem de evde benimle kaliyordu ama bu durumun onu mutlu etmediginin farkindaydim.
My dad finds out what I've been up to, he's gonna crucify me.
Babam neler yaptığımı farketse, beni çarmıha gerer.
And hear this - he's coming into my house telling me about how he's my dad.
Ve evime gelip bana babam olduğunu falan söyledi.
my dad he's erm..
Babam...
But if I reach out to my brothers, I'm betting it'll make my dad feel good, wherever he is.
Ama kardeşlerimle el sıkışırsam, bahse girerim babam iyi hissedecektir, her nerede ise.
He helped me bury Dwight in my dad's empty grave.
Babamın boş mezarına Dwight'ı gömmeme yardım etti.
My dad is strong-willed and he's stubborn.
Babam çok iradeli ve inatçı.
He's my dad.
O benim babam.
Might have popped off my dad's sweater 21 years, two months and 24 days ago. The day he moved out and abandoned me.
Belki de 21 yıl, 2 ay ve 24 gün önce babam beni terk ettiği gün onun süveterinden kopmuştur.
Are you saying the car parts he found on my dad's property were...
Onun, babamın arazisinde bulduğu araba parçalarını...
He'll break down and he'll be crying and he'll say, like, " dad, the biggest fear I ever had in my life was being average Joe.
Duygularını kontrol edemeyecek ve ağlayacak ve diyecek ki " Baba, yaşamımdaki en büyük korku sıradan bir Joe olmak.
My dad looks like he won the lottery.
Babam sanki piyangoyu kazanmış.
He's like iron, my dad, cast iron.
Demir gibidir babam, tam demir.
It's my dad, he's in Boston.
Babamla ilgili. Boston'da.
That's not true, the cabby saw, but... my dad didn't... he stayed upstairs.
Doğru değil, taksici gördü. Ama babam görmedi. Arkamdan aşağıya inmemişti.
He's still my dad.
Ama o hala benim babam.
My mother was in a horrible mood, and... I went to my dad's office and said, "I wanna run away", and he said,
Annem berbat bir ruh halindeydi ve ben de babamın ofisine gidip dedim ki :
My dad's been calling... constantly... every day this week, like he's suddenly competing for
Babam bu hafta boyunca istisnasız her gün aradı.
Well, I tried... with my dad, but - - he's too busy with his exhibition.
Peki, babamla birlikte yazmayı denedim, ancak sergisiyle çok meşgul.
When my dad lost his job... that's when he started drinking.
Babam işini kaybettiğinde içmeye başladı.
Well, my dad left her when I was very young because he couldn't handle the commitment.
Olur, ben çok küçükken babam onu terk etmiş, çünkü sözünü tutmamış.
He works at my dad's bank.
Babamın bankasında çalışıyor.
You know,'cause of my dad's sciatica, he can't just sleep on the floor.
Babamın siyatiği olduğu için, yerde yatamıyor anlarsın ya.
Yeah, he's sort of my dad.
Evet, babam gibi birşey.
Oh, no. ... my dad thinks he's unkillable.
Ayrıca babam öldürülemez olduğunu sanıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]