English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ H ] / Here goes

Here goes traduction Turc

3,174 traduction parallèle
Well, here goes nothing.
Hadi bakalım.
Here goes nothing.
İşe yaramaz
Well, here goes another lame Saturday.
Sıradan, basit bir Cumartesi.
Here goes nothing.
Boşuna konuştum.
Here goes nothing.
İşte gidiyoruz.
Here goes.
Başlıyorum.
OK, here goes nothing.
Tamam, başka çare yok.
Here comes the Sabbath, there goes the cross.
İşte tatil günü geliyor, işte haç gidiyor.
But... here goes.
Dinleyin bakalım.
Here goes.
Şöyle başlıyor.
Right here goes back to when we used to crawl about as reptiles on our bellies.
Yavaşça ilerlemek için sürüngenler gibi karınlarımızı kullandığımız günler kadar eskidir.
It's a five-minute polenta and very delicious, because it goes perfectly with the stew here.
Bu beş dakikalık bir polenta. ve çok lezzetli, bu güveç ile mükemmel gider çünkü.
Food is one of these, so one of the basics here is appreciating the hard work that goes into it, so nothing here is made, you know... the short cut, because with patience and love and passion
Gıda bunlardan biridir, bu nedenle buranın temel fikri, bu işe harcanan emeğin takdir edilmesi... Yani burada hiçbir şey kısa yoldan yapılmıyor.
Same goes for you Mr. Yoo Hyun, what are you doing here?
Yoohyun, senin burada ne işin var?
Smurfette's hair goes in here, flows through the Smurf essence extractor, and finally, I have my Smurfilator!
Şirine'nin saçını buraya koyunca Şirin özü çıkarıcıya girecek ve sonunda Şirin gücüm olacak!
It goes under, comes back around, and it parks here.
Altına giriyor, geri dönüyor ve buraya park ediyor.
A little car bomb goes off here.
Arabalara az miktarda bomba yerleştiricez.
You're right. If it goes on like this, we'll be here for another four hours.
Haklısın, bu trafik de böyle giderse, bir dört saat daha beklemek zorunda kalacaksın.
Anything goes here.
Burda herşey var.
That goes here,
Bu buraya,
If everything goes right the way we hope it does I'm gonna end up getting out of here pretty quick so I'm not gonna have a chance to say a proper goodbye.
Her şey umduğumuz gibi giderse benim bir an önce ayrılmam gerekecek. Veda etme fırsatı bulamayabilirim.
It goes for five miles from here to the waterways that lead to the open ocean.
8 kilometre uzunluğunda buradan, okyanusa çıkan deniz geçitlerine kadar.
Here he goes.
Aha biri geliyor.
What I'm afraid will happen here is what probably happens in every goddamn therapist's office every time any poor couple goes in there.
burada olhmasından korktuğum şey herhalde her lanet olası psikiyatr'ın bürosunda olan şey.
Here it goes. Playback.
Tamam, şimdi yeniden oynat bakalım.
Nobody goes out of here!
Kimse burdan çıkmıyacak!
That's worst-case scenario. You two and the rest of the platoon are gonna stay here on standby. You'll be the primary assault force in case something goes down anywhere near America.
En kötü ihtimalle siz ikiniz ve müfrezenin geri kalani burada hazirda bekleyecek Amerika yakinlarinda bu is patlak verirse birincil saldiri ekibi siz olacaksiniz.
Nothing goes in here, right?
Kimse girmeyecek, tamam mı?
Here it goes, in the really important pocket for really important stuff.
Çok önemli şeyleri koyduğum çok önemli göze koyuyorum bak.
She waits till everyone goes to bed and then she moves her stuff down here.
Herkes yatana dek bekliyor ve yatağını buraya taşıyor.
If any money goes missing again he won't be the only dead guy around here!
Bu gece yeni ustabaşınız olacak.
Well, old Pipe here, he'll take off for three days anytime some bitch goes into heat.
İşte bunak Pipe.. 3 gün boyunca yola çıkacak. Bir sürtük kendini ateşe attığı zaman onları 5 mil öteden koklayabilir.
Anythings goes wrong between here and delivery, and thats cocaine goes overboard. And then you go overboard.
Denizaşırı giden kokainin teslimatında burası ile sevkiyat arasında yanlış bir şeyler olursa seni de denizler ötesine sepetlerim.
If something goes wrong, so just think of this place, I'm here.
Beni kaybedersen, tekrar burayı düşün. Burada bekleyeceğim.
Here it goes.
Evet. Şuna bakın. - Bunu yapabilir misin?
Up here, anything goes.
Buralarda herşey olabilir.
It goes without saying you to be here.
Bir şey söylenilmeden burada tutuluyorum.
Look, if you make that phone call, you might as well be an accomplice to everything that goes on here.
Bak, eğer o telefonu açarsan, burada dönen dolaplarla ilgili sen de suç ortağı sayılırsın.
J Right about now ; Watch this, watch this! Here it goes!
Daha hızlı, daha hızlı, daha hızlı...
Alright, here it goes.
Pekala, başlıyoruz.
And now every time a girl goes missing, she thinks it's her guy and she's in here breaking my balls.
Ne zaman bir kız kaybolsa, o adam olduğunu düşünüp buraya gelir ve bizi böyle sıkıştırır.
- Here he goes.
- Yapacak, bilhassa yapacak.
Here it goes.
Şöyle bir şey.
Is there a bus that goes through here?
Buradan geçen otobüs var mı?
Say, you always know about all the shit that goes on around here, do you know if any new people showed up on the island recently?
Söyle bakalım, buralarda olup bten herşeyi bilirsin adaya son zamanlarda hiç yeni biri geldi mi?
It goes from up there to here. And down to there.
Yukarıdan başlıyor... ve burada bitiyor.
Mine just goes born, here. Two steps? Yeah.
Niye burda doğmadın
If something goes wrong we get the hell out of here.
- Eğer ters giden bir şey olursa buradan defolup gideriz.
I'm here to see that goes our way.
Burada işlerin bizim yolumuzda gitmesi için uğraşıyorum.
Here he goes again.
Evet yine başlıyoruz.
If it's any consolation, I will make sure you are here with yourfriends when it all goes down.
Teselli olacaksa, bomba patladığı zaman senin ve tüm arkadaşlarının burda olduğundan emin olacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]