His wife died traduction Turc
398 traduction parallèle
That Louis Xang, or whatever, is in a slump after his wife died.
Louie Xang mıdır nedir eşinin ölümünden sonra çökmüş.
After his wife died?
Karısı öldükten sonra?
Thank you, but all he does since his wife died is read books.
Teşekkürler, ama karısı öldüğünden beri tek yaptığı kitap okumak.
He said I was the only woman he's been able to talk to since his wife died.
Karısı öldüğünden beri konuşabildiği tek kadının ben olduğumu söyledi.
He said his wife died tonight.
Karısının bu gece öldüğünü söyledi.
He wept when his wife died
Karısı öldüğünde ağlamıştı.
His wife died, and he is alone with the children.
Birkaç yıl önce eşi ölmüş, yedi çocuğuyla yalnız.
- His wife died a long time ago.
- Karısı öleli çok olmuş.
After Nekichi returned from the army, his wife died.
Nekichi askerden döndükten sonra karısı öldü.
His wife died.
Karısı ölmüş.
Before his wife died?
- Karısı ölmeden önce mi?
You pretend to be unaware of the vow he made when his wife died what vow?
Karısı öldüğü gün ettiği yemini bilmiyormuş gibi davranıyorsun. Ne vaadi?
The following year his wife died, and he was left a childless widower with an 8 rating and a 12 share.
Ertesi yıl karısı öldü ve 8 izlenme oranı, 12 izlenme payıyla çocuksuz bir dul haline geldi.
His wife died in an automobile accident two years ago.
Karısı iki yıl önce araba kazasında ölmüş.
Actually I came here about three weeks ago after his wife died.
Eşinin ölümünden 3 hafta kadar sonra geldim.
His wife died.
Karısı öldü.
But after his wife died, there was no stopping him.
Ama karısı öldükten sonra onu durduracak bir şey kalmadı.
Two years ago his wife died.
İki sene önce karısı ölmüş.
His wife died, poor soul, and he -
Zavallı adamın karısı ölmüş.
His wife died 2 years ago.
Karısı iki yıl önce öldü.
Until his wife died.
Karısı ölene kadar.
This guy's got proof his wife died of a heart attack two weeks ago. We've got no body.
Karısının iki hafta önce kalp krizinden öldüğüne dair kanıtı var.
Ten years ago when his wife died, he locked himself in for over a month.
On yıl önce... karısı ölünce, kendini bir ay içeri kilitlemişti.
I remember that before his wife died, they used to give out... the greatest caramel apples on Halloween.
Karısı ölmeden önce hatırlıyorum, Cadılar bayramında en harika karamelli elmaları yaparlardı.
His wife died a couple of years ago, and young Daniel, I think he's some kind of athlete.
Karısı birkaç yıl önce öldü, küçük Daniel da, galiba bir yerlerde sporcu.
His wife died of cancer six years ago.
Karısı altı yıl önce kanserden ölmüştü.
Since his wife died in the plane crash, he's over the edge.
Karısı uçak kazasında öldüğünden beri o uçlarda.
Ellen, his first wife, she died right after they came out here.
İlk karısı Ellen buraya gelmelerinden hemen sonra ölmüş.
A man died from looking at his wife.
Kendi karisina baktigi icin oelen var.
He needed a woman to look after his home when his other wife died.
Öteki karısı öldüğünde evine bakacak bir kadına ihtiyacı vardı.
His wife had died in an accident
Eşi bir kazada ölmüş.
His first wife died in childbirth, so he selected... the most beautiful woman in the village... and took her for his mistress.
İlk karısı çocuğunu doğururken öldü ve o da..... kasabanın en güzel kadınını seçerek kendi metresi yaptı.
His wife died, so he stopped coming around. It was a great loss to all of us.
Hepimiz için büyük kayıp oldu.
We had seven brothers in our country, of whom the first died a married man without issue, bequeathing his wife to the second.
Tanıdığımız yedi kardeş vardı. İlki evlendi ve öldü. Çocuğu olmadığından karısını kardeşine bıraktı.
The boss and his wife were kind enough to adopt her, after Oshizu's mother died.
Shizu'nun annesi öldükten sonra, patron ve karısı onu evlat edindi.
His wife had died a year before, and from their marriage, three sons and a daughter were alive...
Karısı bir yıl önce hayata gözlerini yummuştu, ve evliliklerinden hayatta olan üç oğul ve bir kızları vardı ;
These were the worst years of Muhammad's life For 3 years they suffered the hunger, thirst, cruelty of the open desert, but the year of grief was still to come, when Khatija, Muhammad's wife for 24 years died, when Abu Talib his old Protector died
Bunlar Muhammed in en kötü yılları idi üç yıl boyunca açlığa, susuzluğa çölün zalimliğine tahammül ettiler oysa en büyük ıstırap yılları henüz yaşanmamıştı.
Learn to your confusion that it is sixteen years ago since this man died in a shipwreck at sea with his wife and children when he was trying to save their lives from the persecutions in Naples and which caused the banishment of several noble families.
Şunu öğrenin de karıştırmayın... Bahsettiğiniz kişi öleli en az 16 yıl oldu. Pek çok soylu ailenin kaçmasına neden olan
This is the brother, his wife and their son who died in the wreck.
Bu kardeşi, bu karısı ve kazada ölen oğulları.
You wanna tell his wife that he died with his hand up some girl's dress?
Karısına elleri kızın elbisesinin içindeyken öldüğünü mü söylemek istersin?
His wife died.
- Eşi öldü.
A couple weeks ago we got a letter from his wife in Africa. - He died. - Is that so?
İki hafta önce Afrika'daki karısı yazdı.
The day Chiu-ming died his wife had just given birth to Chien-yuan.
Chiu-Ming öldüğü gün Chien-Yuan'ı doğuran karısının evinde çok kötü bir koku vardı.
Oh, my goodness. A cousin of mine died with his wife in some sort of an accident.
Kuzenlerimden biri karısıyla birlikte bir kazada ölmüş.
Originally, Tom Stratton not only died, but his wife went into premature labor, and the baby was stillborn.
Başlangıçta, Tom Stratton ölmeyip karısı erken doğum ünitesine girdi, ve bebek ölü doğdu.
His wife just died recently, and hes moved back down here.
Bir süre önce karısı ölünce tekrar buraya taşınmış.
His wife had died. His daughter was married, living in Havana.
Karısı ve evlenmiş olan kızı Havana da yaşıyorlardı.
He did built the church, that old witch, but for his wife, who died when he got involved with their daughter,
Kilise yaptırdı ama o yaşlı cadı öldükten sonra kızıyla ilişkiye girdiği karısı için..
His daughter got sick and died and his wife followed her.
Kızı hastalanıp ölmüş ve kızını karısı izlemiş.
Rudy was gonna drive up, and that would have been nice, but his wife's mother died.
Rudy olacak kadar sürücü oldu, ve o güzel olmuştur olurdu, ama karısının annesi öldü.
I remember something, uh, Theodore Roosevelt wrote when his first wife died in his twenties.
Bir şeyler hatırlıyorum, uh, Theodore Rooseveltwrote... ilk karısı öldüğünde... o yirmili yaşlardayken.
his wife 438
his wife left him 23
died 275
died in 24
his watch 21
his words 65
his work 33
his what 76
his wallet 24
his whole life 20
his wife left him 23
died 275
died in 24
his watch 21
his words 65
his work 33
his what 76
his wallet 24
his whole life 20