Hot dog traduction Turc
1,787 traduction parallèle
You better run, hot dog.
Kaçsan iyi edersin, küçük köpek.
- The hot dog stand.
Hot-Dog sırasından, evet.
Hot dog bun?
Sosisli sandviç?
Like, who knew you were such a hot dog?
Bu işte bu kadar iyi olduğunu kim bilebilirdi ki?
Two hot dogs, two sodas, please.
İki hot dog, iki soda lütfen.
You put too much relish on your hot dog and you got a tummy ache?
Sandviçine çok fazla sos koydun ve miden ağrıyor değil mi?
OH, IS THAT HOW LONG IT TOOK YOU TO SHOOT AND SKIN THE HOT DOG, TOO?
Babam öğretmişti, ben gençken. Bu bana birini anımsattı.
I'm just going to make him a hot dog.
Gidip, şimdi ona güzel bir sosisli yapacağım.
You want a hot dog?
Sosisli ister misin?
Frank's got beef with a certain hot dog vendor... and I was thinkin', if something bad... were to happen to one of his carts...
Frank sosislileri belli yerlerden alıyor. Düşünüyordum da o sosisli arabalarından birinde kötü bir şey olsaydı...
Just stopped in for a cold beer... to enjoy with my free hot dog.
Beleş sosislimin yanında soğuk bir bira içmek için uğradım.
To put mustard in the hot dog.
Sosisliye hardal koyman gerekiyor.
Uncle Andy, can I have another hot dog?
Andy Amca, bir tane daha sosisli alabilir miyim?
That's a hot dog, right, honey?
Sosisli sandviç, değil mi tatlım?
I can get a job at the hot dog place at the mall. I got fired.
Benzinlikte çalışan adamlardan biri, elinde bir işaretle binadan çıktı.
Congressman Long eating your hot dog.
O senin sosisini yiyor.
There's a job here working at Knutsford Cinema behind the hot dog counter.
Knutsford Sineması'nın orada bir iş var. Sandviç tezgahının arkasında.
Hey, did you hear the joke about the zen master who ordered the hot dog?
Hey, sosisli sandviç sipariş eden zen ustası hakkındaki espriyi duymuş muydun?
Now, the hot dog to hot dog bun ratio - why, for the love of mustard, are there never enough buns?
Sosisin ekmeğe oranını alırsak hardal hatırına, neden yeterince ekmek bulunmaz?
What kind of insufferable fool drops a hot dog?
Kaç acınası aptal, sosisini düşürebilir ki?
Now, I do have a question about the hot dog buns.
Size sosis ekmekleri hakkında bir sorum olacaktı.
You would think that someone in the hot dog industry would have some clue about this obvious anomaly.
İnsan sosisli endüstrisindekilerin bu tutarsızlıktan haberdar olduğunu düşünür hâlbuki.
How did you like your hot dog?
Yengeni beğendin mi?
They just call it a hot dog here.
Sadece burada yengen diyorlar.
Bite into a nice juicy hot dog.
Nefis sosisliyi ısırın.
May I suggest Vinnie's hot dog stand at the corner?
Size köşedeki Vinnie'nin sosisli sandviç büfesini tavsiye edebilir miyim?
I think he may have a hot dog with a bun.
Bence o bir hot dog almalı
I'll make you a hot dog.
Sana sosisli yapacağım.
You, get back in your chair and finish your hot dog salad.
Sen de sandalyene geri dön ve sosisli salatanı bitir.
Want a hot dog, hot dog?
Sosisli sandviç ister misin?
I think this hot dog sucks.
Bence bu sosisli sandviç berbat.
You won't be able to open a hot dog stand when I get through with you!
Ben olduğum sürece, köfteci dükkanı bile açamayacaksın.
- Enjoying the hot dog?
- Sosisli sandviç güzel mi?
I want a hot dog. I want a hot dog.
Sosisliden istiyorum.
- l want a hot dog.
- Sosisliden istiyorum.
- l want a hot dog.
- Ben sosisliden istiyorum.
Let her have a hot dog. It's Sunday.
Bugün Pazar, bırakalım sosisliden yesin.
Hot dog, hamburger.
Sosisli, hamburger.
Hot dog!
Vay anasını.
That's the main valve of the hot dog water recirculation system.
Sosisli Islama Suyu dolaşım sisteminin ana vanası.
The hot dog water's going to push us into the fan!
Sosisli ıslama suyu bizi fana doğru götürüyor!
I'm just saying that if somebody comes over here and yells at you for eating a hot dog with ketchup, like some sort of uncivilized yahoo,
Sana diyorum, eğer birisi gelip sana sosisi vahşiler gibi yiyorsun diye bağırırsa tek... -... sorumlusu ben değilim.
Once saw him do a Y with a scalpel in one hand and a hot dog in the other.
Bir defasında, Y kesisini, bir elinde neşter, diğerinde de bir hotdog tutarken yaptığını görmüştüm.
He was known for liking hot dogs.
Daha çok Hot dog sevmesiyle tanınan bir tipti.
- There's one of you finishing a hot dog.
Bir tane de sosisli sandviçini bitirirken çektiğim var. Peki.
Slapping the bongos? Or a good, old-fashioned hot dog race?
Yoksa eski tarz bir sosisli mücadelesi mi?
This hot actor type who has a dog named Taffy- - that means he's married, right?
Bir tane aktör kılıklı yakışıklı var. Köpeğinin adı Bonbon. Evlidir, değil mi?
I'm about to be fourteen. I could get a job at the hot dog place at the mall. So what are we gonna do now?
Dünyadaki herkes bir Amerikan kadar tüketim yapsa gezegenin ihtiyaçlarını karşılamak için dört Dünya'nın kaynakları gerekirdi ki bu da şu soruyu akla getiriyor dünyanın geri kalanı mı daha az tüketmeli yoksa biz mi?
Coach Taylor was in a hot-dog costume butt-fucking a pig.
Antrenör Taylor, sosisli sandviç kostümü giymiş ve bir domuza arkadan kayıyordu.
Yeah, I gotta grab my wife a hot-dog,... oignons.
Evet, ben de eşime sosisli almalıyım. Soğanlı.
Their Boss Kiyomori smells like a dead dog on a hot day.
Patronları Kiyomori sıcak bir gündeki it leşi gibi kokar.
hot dogs 113
dogs 267
doggy 93
dog food 22
doggie 88
dogen 20
dogmatix 17
doggett 48
dogs barking 59
dog barking 129
dogs 267
doggy 93
dog food 22
doggie 88
dogen 20
dogmatix 17
doggett 48
dogs barking 59
dog barking 129
dog shit 17
dog barks 84
dog head 21
doggone it 40
dog whimpering 16
dog whimpers 17
dog barking in distance 31
hot diggity 17
hot damn 161
hot date 39
dog barks 84
dog head 21
doggone it 40
dog whimpering 16
dog whimpers 17
dog barking in distance 31
hot diggity 17
hot damn 161
hot date 39