Hot stuff traduction Turc
435 traduction parallèle
Tell me, hot stuff, exactly what is it you think we've done?
Söyle bakalım seksi kadın, biz ne yapmışız?
Of course, perhaps it's been... hot stuff like she is, she thought one of her men was getting too keen on diana baring and wanted her out of the way.
Elbette, belki de onun gibi alımlı bir kadın erkeklerinden birinin Diana Baring ile fazla yakınlaştığını düşündü ve kadını yolundan çekmek istedi.
Oh, here comes the bride, no less It's hot stuff, that fluffy dress
İşte gelin geliyor, başkası değil Çok çekici, o kabarık elbiseyle
Take the telescope and have a look at what you might call the hot stuff.
Bu teleskopu al ve hoş diyebileceğin şeylere göz at.
Hot stuff!
Çok hoş.
Hot stuff coming through.
Sıcak tabak.
He deals in hot stuff.
İyi maldan anlıyor.
Americans are hot stuff with planes, but on bikes they're useless.
Amerikalılar uçakta çok iyi olabilirler ama bisiklette mükemmel değildirler.
- He seems to think you're hot stuff, too. - He does?
- Senin çok yaman biri olduğunu düşünüyor gibiydi.
I told you two years ago you were hot stuff, that you'd have a sub one day.
İki yıl önce sana bir şey demiştim.
Thinks she's hot stuff
Kendini seksi zannediyor hala.
Think that quarterback's hot stuff? Well, let me tell you,
Oyun kurucunun mükemmel olduğunu düşünmüyor musun?
- Hot stuff.
Yemek sıcak.
Get your hot stuff out here!
Şu güzelliğini göster bize!
What'll she do with that hot stuff once the line closes?
Demiryolu kapandığında, o güzelliğini ne yapacak?
Stick around, hot stuff.
Burada bekle, yavrum.
Hot stuff here. Come on,
Haydi gel, buradakiler tehlikeli.
I got some hot stuff here.
Burada bazı tehlikeli şeylerim var.
You think you're hot stuff?
Kendini seksi mi sanıyorsun?
She's hot stuff, yes?
Çok ateşli, değil mi?
- Supposed to be hot stuff?
- Pek müthiş bir şeymiş?
You were hot stuff when you were 15 but now you're shit.
Eskiden güçlüydün ama şimdi bir boka yaramazsın.
She said, " I was reading this magazine and found it to be such hot stuff,
Cevap veriyor, "Dergiyi okuyordum ve o kadar atesIiydi ki,"
Warden Hazen thinks you're pretty hot stuff.
Reis Hazen meşhur biri olduğunu sanıyor.
By the time I got to him, he was covered with hot stuff.
Ben oraya erişene kadar, üzeri sıcak enkazla örtülmüştü.
You think you're pretty hot stuff...
Çok güzel olduğunuzu mu sanıyorsunuz? ...
- Hot stuff.
- Harika mal.
Hot stuff.
Harika.
- Outta the way. Hot stuff, hot stuff.
- Yoldan çekilin, sıcak.
- Hot stuff, give me a kiss.
- Fıstık, bir öpücük ver.
Hot stuff.
Dikkat edin.
I was at a party and a guy said he read an advance chapter of a book my wife was writing, and it was hot stuff.
Seni takip etmem gerekmiyor. Bir partide herifin biri..... karımın yazmış olduğu bölümlerden birini okuduğunu söyledi.
Yow, that's hot stuff!
Ne kıyak iş oldu!
Hey, hot stuff.
Hey, seksi şey.
Come on, hot stuff.
Hadi, ateşli şey.
- Hi, hot stuff.
- Selam, ateşli çocuklar.
There are some letters - they're hot stuff!
Bazı mektuplar var... Ateşli mektuplar!
Maintenance people are exposed to more hot stuff than anybody.
Bakım işlerindeki insanlar herkesten çok maruz kalmışlar.
Hot stuff coming through.
Sıcak yemek servisi geliyor.
Hot stuff!
Seksi kadın!
What's happening, hot stuff?
Ne oluyor?
Think you ´ re hot stuff ´ cause you got an hour or two jump on me, huh, Bozo? Look at me.
Son bir iki saat içinde beni nasıl alt edebileceğini mi planlıyorsun, güdük?
- That's da hot-a stuff?
- Acımı?
This stuff's pretty hot, anyway.
Bu şey sorun olmaya başlamıştı zaten.
Boy, was I hot. Hemingway stuff.
Vay be, Hemingway kadar yetenekli biriydim.
Not so hot, huh, when you haven't got the old green stuff going for you?
Pek sıcak gitmiyor, ha, yeşil mangırlar yanında yokken?
Oh, and we're going to start off by serving hot rolls and hot little cheese biscuits and stuff like that.
İlk olarak sıcak börek,.. ... peynir kroket falan servis edeceğiz.
Hot stuff.
- Ukala.
Tendrils of red giant star stuff spiral into a disc of accreting matter centered on the hot neutron star.
Kırmızı devden kurtulan yıldız maddesi bir sarmaşık gibi sıcak nötron yıldızının ağırlık merkezine sarılır.
All I know is this Mexican stuff is an extraordinary substance and every instinct I have tells me I'm onto something hot here and another 200 milligrams isn't going to kill anybody.
Tek bildigim, bu Meksika mantarı olağanüstü bir madde. Sezgilerim, burada çok önemli bir şey yakaladığımı söylüyor. Bir 200 miligram daha beni öldürmez.
Watching you stuff your face with hot dogs.
O sosisli sandvici tıkınman.
stuff 485
stuffed 27
stuffing 22
stuff happens 27
stuff like that 238
stuff it 26
stuff and nonsense 20
hot sauce 25
hot shot 39
stuffed 27
stuffing 22
stuff happens 27
stuff like that 238
stuff it 26
stuff and nonsense 20
hot sauce 25
hot shot 39